Doğru zamanlama ve doğru poz

Uzun süredir sahne fotoğrafları çekiyorsunuz. Bu ilginiz nereden geliyor?

Yaklaşık 12 yıldır sahne fotoğrafları çekiyorum. Sahne fotoğrafçılığına olan ilgim, Türkiye’de bu alanda bir eksiklik olduğunu fark etmemle başladı. Fotoğrafçılar baleyi bilmediklerinden, fotoğraflanması gereken pozları, bale sanatçılarının gözünden göremiyorlar. Böyle olunca da istediğimiz kareler ortaya çıkmıyor. Bir bale sanatçısının da bu işi yapabileceğine ve bu alandaki eksikliği kapatabileceğine inandım. O zamana kadar severek yaptığım fotoğrafçılığı sahne anlamında profesyonel olarak sürdürmeye karar verdim. Benim ve birçok arkadaşımın, dans ettiğimiz yıllar boyunca, sahnede çekilmiş, hemen hemen hiç fotoğrafımız yok. Bu aslında bizler için çok üzücü.

Son yıllarda Devlet Opera ve Balesi’ndeki neredeyse tüm eserlerin fotoğrafları sizin imzanızı taşıyor. Böyle bir arşive sahip olmak ne ifade ediyor?

Bu benim için çok gurur verici bir durum. Gerçekten de 10 binlerce kareden oluşan bir arşivim var ve bu aynı zamanda Devlet Opera ve Balesi’nin de arşivi. Şimdi olduğu gibi, bundan 50 sene sonra da çok kıymetli olacaklar.



DANSÇI GÖRMEK DAHİ İSTEMEDİĞİMİZ FOTOĞRAFLAR OLABİLİYOR

Her fotoğrafçı için gösteri sanatları son derece renkli ve cezbedici bir alan. Peki, bu işin duayeni olarak sahne fotoğrafçılığında neye dikkat etmek gerekiyor?

Dünyanın en iyi fotoğrafçısı bile olsanız, balede ne çekmeniz gerektiğini bilmiyorsanız, çektiğiniz fotoğrafların bu işin icracıları için hiçbir önemi yok. Bu yüzden bale fotoğrafı çekecekseniz, ilk dikkat etmeniz gereken kural, doğru zamanlama ve doğru pozu yakalamak. Örneğin, sanatçının pozunun, teknik olarak olması gereken açılarda fotoğraflanmaması, bütün fotoğrafı bozar. Bazen fotoğrafçılara çok güzel görünen bir kare, bizler için görmek dahi istemediğimiz bir fotoğraf olabiliyor. Ayrıca fotoğrafları internet ortamında paylaşacaksanız, mutlaka bir bilene danışmanız gerekiyor.



Siz de bir bale sanatçısısınız. Dansçı olmanın fotoğrafçılığınıza katkısı ne oldu?

Dansçı olmamım fotoğrafçılığa katkısı çok büyük tabii ki. Böylece ne çekmem gerektiğini ve bale sanatçılarının ne görmek istediğini çok net bir şekilde biliyorum. Bir dansçının, sahneye çıktığı andan itibaren, bir sonraki adımının ne olacağını biliyorum. Dansçıların yapacağı harekete göre, anlık olarak fotoğraf makinamın enstantane ayarını ayarlayabiliyorum.

Fotoğrafçılığınızın baleye katkısı oldu mu peki?

Bir sanatçı olarak, eğer fotoğraflanacaksam, nasıl daha iyi fotoğraf verilir, bunu öğrendim diyebilirim.



İNANILMAZ HEYECANLI

Vizör arkasından bir eseri izlemek nasıl bir duygu?

Aslında çok keyifli. Bir yandan makinanın ayarlarını kontrol edip, diğer yandan sahnedeki dansçıyı takip etmek ve o an geldiğinde, ‘acaba istediğim kareyi çekebilecek miyim’ düşüncesi, inanılmaz heyecanlı.

Fotoğraflamaktan en çok keyif aldığınız eserler hangileri oldu ve neden?

Kesinlikle klasik baleler. Mesela Kuğu Gölü’nü çok seviyorum. Benim için çok fazla çekilebilecek poz var. Uyuyan Güzel de aynı şekilde. Böyle olunca çekim bitip, bilgisayar başında fotoğraflara baktığımda, birbirinden güzel, çok fazla sayıda fotoğrafa sahip olabiliyorum.

Aktif olarak baleyi bıraktıktan sonra fotoğrafçılığa devam etmeyi düşünüyor musunuz?

Kesinlikle devam edeceğim.

Sahne fotoğrafçılığı size farklı kapılar açtı mı?

Pek bir kapı açtığı söylenemez, sadece sahne fotoğrafçılığıyla uğraşanlar arasında tanınır oldum.