Merkez’in kararı kritik

Piyasalar siyaset ve enflasyona odaklandı. Eylül enflasyonunun bir miktar yüksek geleceğini TCMB, önceki raporunda aktarmıştı. Şimdi piyasaların gözü Merkez Bankası’nın 23 Ekim’de alacağı faiz kararında. Faiz indirimine devam edebilir mi? Piyasaların ilk tepkisi bunun zorlaştığı izlenimini veriyor. TCMB politika faizi halen yüzde 40.5 seviyesinde. TÜFE yüzde 33.29 olduğuna göre TCMB’nin faiz indirimi için kullanabileceği bir marj halen var gibi görünüyor.

Haberin Devamı

PİYASALARDA dalgalı seyir devam ediyor. Borsa İstanbul’da yükseliş hareketi satışla karşılaştı. Döviz ve gösterge tahvil faizinde ise mevcut trendler korunuyor. Döviz kurlarında yükseliş, gösterge tahvil faiz oranında ise birkaç gündür görülen tepki çıkışına rağmen düşüş eğilimi söz konusu. Para piyasaları sermaye piyasalarına göre daha sakin ve dengeli görülüyor.

MERKEZ ÖNGÖRMÜŞTÜ

Piyasalar son günlerde siyasi gelişmeler ile enflasyon konusuna odaklandı. Eylül ayına ait enflasyon verileri cuma günü açıklandı. TÜFE, bir önceki aya göre yüzde 3.23 artış, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 25.43 artış, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 33.29 artış olarak gerçekleşti. Beklentilerin üzerinde, yüzde 2.04 olan ağustos ayı enflasyonunu ve  İTO’nun İstanbul için açıkladığı yüzde 3.19 oranını aştı. Eylül ayındaki yüksek gelen enflasyonda eğitim ve gıda oldukça etkili oldu. Aylık fiyatlar gıdada yüzde 4.62, eğitimde yüzde 17.90 artış gösterdi. Okulların açılması ve gıdada yazın bitmesiyle mevsimsellik etkisinin azalması bu açıdan önemli. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Enflasyonun ana eğilimi dezenflasyonun süreceğine işaret ediyor. Okulların başladığı eylül ayında eğitim grubu ve ilgili diğer kalemler aylık enflasyona yaklaşık 0.7 puan katkıda bulundu. Zirai don ve kuraklık kaynaklı gıda enflasyonu uzun dönem eylül ayı ortalamasının 3 puan üzerinde gerçekleşti ve aylık enflasyona 1.1 puan katkı yaptı” derken olayı eğitim ve gıdadaki fiyat artışlarına bağladı.

Haberin Devamı

TCMB geçen ay ki toplantı özetlerinde eylül enflasyonun bir miktar yüksek gelebileceğine dair vurgu yapmıştı. Şimdi hesaplar yeniden yapılıyor, deyim yerindeyse denklem yeniden kuruluyor denilebilir. Eylül enflasyonu bir defaya mahsus yüksek geldi, ekim ayında olağan seyrine döner mi? Piyasanın buna ikna olması bu aşamada zor. Ekim enflasyonunu görmek isteyecektir. Kurlarda düşüş olursa ikna olabilir. Öyle bir sinyal henüz yok. Gıda fiyatları üzerinden gidecek olursak ‘eylül böyle ise ekim ayında da devam edebilir’ diyenler de çıkacaktır. Bu varsayımları daha da yürütmek mümkün. Asıl şimdi piyasalar Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) ne yapacağını merak ediyor. Eylül enflasyonuna rağmen 23 Ekim toplantısında faiz indirimlerine devam edebilir mi? Piyasaların ilk tepkisi bunun zorlaştığı yönünde. Ayrıca TCMB Başkanı Fatih Karahan’ın cuma günkü “para politikasını uzun bir süre sıkı tutmalıyız” açıklaması ileriye yönelik projeksiyon açısından referans niteliğinde.

Haberin Devamı

Enflasyon verisinin açıklanmasıyla Borsa İstanbul’a bankalar öncülüğünde gelen satışlar ve gösterge tahvil faizindeki yükseliş bu açıdan önemli bir sinyal. Faiz kararları için en önemli referansların başında enflasyon geliyor. Enflasyon düşüş eğilimine girdiği için geçtiğimiz toplantılarda TCMB faiz indirdi. Son enflasyon verisiyle şimdi bu fiyatlama konusu ve algı sorgulanıyor. En azından bir süre için beklenti kırılması olasılığı belirdi. TCMB politika faizi halen yüzde 40.5 seviyesinde. Yıllık enflasyon (TÜFE) yüzde 33.29 olduğuna göre TCMB’nin faiz indirimi için kullanabileceği bir marj var gibi görünüyor. Ancak faiz politikasının enflasyon ile mücadele açısından bir miktar reel faiz sunması gerekiyor. Faiz getirisi azaldığı taktirde döviz başta olmak üzere diğer yatırım alternatiflerine ilgi artabilir.

Haberin Devamı

Merkez’in kararı kritik

FAİZ İNDİRİMİ DEVAM EDERSE

Enflasyon üzerinde kur geçişkenliğinin etkisi bilinen bir durum. Olayın bir de banka mevduat faiz ayağı var. Haziran ayında bankaların TL mevduat hedefi yüzde 60’ın üzerine çekilmişti. Bankalar bu hedefleri tutturmak için kısa vadeli mevduat faiz oranlarını yüzde 45-50 bandına kadar yükseltmiş, TCMB faiz politikasıyla bankalar arasında kısa vadede bir uyumsuzluk oluşmuştu. TCMB faiz indirimine devam ederse bu uyumsuzluk daha da artacak. Mevduat faizlerinden vadelerine göre alınan yüzde 15-17.5 oranında bir stopaj var. Bu açıdan bakılınca kazanç bakımından enflasyon ile arasındaki fark azalıyor, net getiri düşüyor. Güvenli liman olarak görülen, enflasyona karşı önemli ölçüde koruma sağlayan ve faizde kalmak isteyen tasarruf sahipleri elbette olacaktır. Bunun yanında azalan getiriye bağlı olarak riskli varlıklara yönelim de olasılık dahilinde.

Haberin Devamı

Riskli varlıklar için 24 Ekim’deki CHP davası başta olmak üzere siyasi gelişmelerin seyri önem kazanıyor. Siyasette öngörülebilirlik artarsa orta vadede zaten primsiz olarak değerlendirilen hisse senetlerine ilgi artışı olabilir. Ancak bu aşamada dalgalı seyir bir süre daha korunacak gibi görünüyor. Enflasyon verileri Borsa İstanbul’a olumsuz yansırken temkinli görünümün devamında etkisi söz konusu. 

YABANCI ALIMLARI DEVAM EDİYOR

TCMB verilerine göre yabancı yatırımcıların hisse senetleri ve tahvil bonodaki alımları son iki haftadır devam ediyor. 26 Eylül ile biten haftada; yabancı yatırımcılar hisse senetlerinde 158 milyon dolar, tahvil bonoda 415 milyon dolarlık alım yaptılar. Son iki haftada hisse senetlerinde 566 milyon dolara, tahvil bonoda 593 milyon dolara ulaşan bir alım söz konusu. CHP kurultay davasının 24 Ekim’e ertlenmesiyle oluşan olumlu havanın etkisiyle alım yaptıkları anlaşılıyor. Yabancıların son dönemde Türkiye mali piyasalarına ilgileri daha çok siyasi gelişmelere göre şekilleniyor. Aynı hafta TCMB rezervleri ve yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatında yükseliş görüldü.

Haberin Devamı

TCMB brüt rezervleri 4 milyar dolarlık artışla 182 milyar dolara yükselirken altının etkisi sürüyor. Altın fiyatlarındaki yükseliş TCMB rezevlerinin yükselmesine katkı yapıyor. 182 milyar dolarlık brüt rezervin 96 milyar doları altın, 86 milyar doları dövizden oluşuyor. Yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatının ise 241 milyon dolarlık artışla 204 milyar dolara yükseldi. Dövize yönelim ivme kaybetmiş görülüyor.

DIŞTA İYİMSERLİK SÜRÜYOR

 ABD’de hükümet kapanması piyasalarda sınırlı etkiye neden oldu, dış piyasalarda olumlu hava sürüyor. Kapanmanın etkisiyle istihdam dahil piyasa için oldukça önemli görülen bazı ekonomik veriler yayınlanamadı. Faiz kararları için enflasyon ve istihdam verilerinin önemi bilinen bir durum. Fed’in faiz indirimlerine devam edeceği beklentisi dış piyasalarda olumlu havayı desteklemeye devam ediyor.

 Petrol fiyatlarındaki arz fazlası fiyatlaması bugünkü OPEC+ toplantısından 500 bin varil üretim artışı beklentisiyle devam etti.

 Altın ve gümüşte çıkış hareketi gücünü koruyor. Fed faiz indirim sürecine bağlı olarak altın primlenince halen 2011 zirvesinin altında bulunan gümüş de ayrıca ilgi görüyor. ABD 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4.12, Euro/dolar paritesi 1.1742, dolar endeksi 97.71, altının ons fiyatı 3.886 dolar, gümüş 47.99 dolar, brent petrol 64.25 seviyelerinde seyrediyor.

Merkez’in kararı kritik

BORSA DESTEKLERE YÖNELDİ

Borsada çıkış hareketi direnç seviyelerinde satışla karşılaşınca tekrar destek noktalarına yönelim başladı. 10.830-10.770 ilk destek ve tutunma noktaları olarak görülürken sonraki destekler 10.600-10.500 ve 10.260 seviyelerinde. Yukarı yönlü hareketlenmelerde ise ilk dirençler 11.200 ve 11.350 noktalarında bulunuyor. Kısa dönem için ise sonraki dirençler olan 11.540-11.600 seviyeleri önemini koruyor. Satış baskısı süren endekste destek noktalarında tepki alımları görülse de güç kazanması olasılığı zayıf görülüyor.

Merkez’in kararı kritik

Yukarıda yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir, yatırımcı profilinize uymayabilir.

Yazarın Tüm Yazıları