Paylaş
Başkanlığından oldu.
717 yıl hapisle yargılandı.
Hatta hüküm bile giydi...
Ama Trump’ın bu zamana kadarki en zor sınavı İran’dır.
Yukarıda saydıklarımın hepsinde Trump ezilendi.
Haksızlığa uğrayandı.
Hakkı için savaşandı.
Bu sefer öyle değil.
Geçen haftadan beri söyledikleri kendi tabanını böldü.
Barış vaadine inananları dünya çapında illallah ettirdi.
Yıllardır ilmek ilmek işlediği “Trump savaşa sokmaz” algısını sarstı.
“İsrail’in saldırısı mükemmeldi” diye böbürlenen...
“Tahran’ı boşaltın” diye korkutan...
“Hamaney’e bol şanslar” diye suikasta göz kırpan Trump biraz frene bastı.
İran’a “İki hafta mühlet” dedi.
Trump’ın kafası fena karışık.
BİR YANDA:
- Aylardır yürüttüğü diplomasi süreci...
- ABD’nin savaşa sürüklenme ihtimali...
- Kendi tabanını tamamen kaybetme riski...
- Sonsuza kadar 2. Bush vakası olarak hatırlanma korkusu...
DİĞER YANDA:
- Amerika’nın İsrail karşısındaki acizliği...
- İran’ın nükleer programını yok etme dürtüsü...
- Molla rejimini düşüren ABD Başkanı olma hayalleri...
- Karizmayı çizdirmemek var...
Trump karar veremiyor.
Fayda/zarar analizini çözemiyor.
Vurmasa bir dert, vursa bin...
İran ile çıkacak bir savaş...
Amerikan askerlerinin eve tabutlarla dönmesi...
Petrol fiyatlarının fırlaması...
Tabanının seni terk etmesi...
Seneye ara seçimlerde Kongre’nin kaybedilmesi...
Ve yitip gitmiş bir 2’nci dönem.
Bu ihtimallerin hepsi gerçek.
Kim bilir...
Belki de pazar günü siz gazetenin arka sayfasını çevirmiş bu yazıyı okuyorken bu çöküş süreci başlamış bile olabilir.
Ne uğruna?
Kontrolden çıkmış Netanyahu’nun şahsi emelleri için mi?
Yoksa gerçekten İran’ın vurulmasına inandığı için mi?
Bu soruya ben cevap vermeyeyim.
En iyisi Trump’a cevabı Trump’ın kendisi 14 yıl önceden versin.
“Başkanımız İran’la savaş başlatacak çünkü müzakere etme yeteneğinden tamamen yoksun. O hem zayıf ve hem de etkisiz.”
Sayın Başkan...
Obama İran ile savaş başlatmadı.
İyi kötü de olsa bir anlaşma bile yaptı.
Gel sen, sen ol...
14 yıl önce gördüğün hatayı kendin yapma.
KAÇ PARA BİR NOBEL
ARTIK eminim... Trump sıkı bir Hürriyet okuyucusu olmuş.
Çarşamba günü Trump’a seslenip... “Böyle Nobel kazanılmaz. İran’ı vurma” dedikten iki gün sonra Nobel takıntısını hatırladı.
Açık yaraya tuz basmış, eski sevgiliyi hatırlatmış gibi kötü hissettim.
Nereden yazdım da hatırlattım...
Önce “Nobel’i benim kazanmam lazım” dedi.
Sonra da “Ne yaparsam yapayım bana vermeyecekler biliyorum” diye sitem etti.
Trump-Nobel ilişkisi bana İbrahim Tatlıses’in oğluna flüt alamaması sahnesini getirdi.
Madem Trump’a vermiyorlar, biz alsak?
Kaç para bir Nobel?
ALLAH SÖYLETTİ
“FREUD Sürçmesi” der yabancılar...
Ben “Allah söyletti” demek istiyorum.
ABD’nin BM Büyükelçisi Dorothy Shea, BM Güvenlik Konseyi’ndeydi.
Başladı İran’ı kötülemeye.
Daha iki cümle anca etmişken demesin mi...
“İsrail bölgede kaos, terör ve acı yaymıştır.”
Bir can havliyle hemen düzeltmeye çalıştı. “İran” dedi ama iş işten geçmişti.
Yaa... İşte böyle.
Önündeki kâğıda yazsalar bile beyin dile bildiğini okutuyor.
“FREUD Sürçmesi” der yabancılar...
Ben “Allah söyletti” demek istiyorum.
ABD’nin BM Büyükelçisi Dorothy Shea, BM Güvenlik Konseyi’ndeydi.
Başladı İran’ı kötülemeye.
Daha iki cümle anca etmişken demesin mi...
“İsrail bölgede kaos, terör ve acı yaymıştır.”
Bir can havliyle hemen düzeltmeye çalıştı. “İran” dedi ama iş işten geçmişti.
Yaa... İşte böyle.
Önündeki kâğıda yazsalar bile beyin dile bildiğini okutuyor.
NE DENİR
“İNCİL bize İsrail’i desteklememizi emrediyor” dedi Senatör Ted Cruz.
Bu sebeple ABD’nin İran’ı bombalaması gerekirmiş.
Amerika’da pek severler önüne gelene “radikal İslamcı terörist” yaftası takmayı.
Peki İncil emretti diyerek İran’ın bombalanmasını isteyen bu Senatöre ne denir?
FENA TIRSTIM
GEÇENLERDE gece yatmadan önce Instagram’da kaydır Allah kaydır “reels” izliyorum.
Karşıma tuhaf bir şey çıktı.
Yapay zekâyla Müslüm Baba’ya farklı farklı isimler için “İyi ki doğdun” dedirtmişler.
Benim karşıma çıkan isim, Washington’daki dostlarımdan birinindi.
Attım kendisine. Maksat geyik...
Ne dese beğenirsiniz?
“Dün doğum günümdü.”
Şoka girdim. Dondum. Şaştım kaldım.
Ve fena halde tırstım.
Eş dostla konuştuğumuz ürünün şak diye reklam olarak karşımıza çıkmasına alışmıştım ama...
Birinin doğum gününü reels ile hatırlatacak kadar ilerledi mi bu işler?
Teknoloji, yapay zekâ falan...
Artık bunlarla ilgili her türlü komplo teorisine inanırım.
Paylaş