Dayatmanın adı ‘kriter’ olmuş
TRUMP birkaç gün önce Suriye’ye yönelik tüm yaptırımları kaldırdı.
TRUMP birkaç gün önce Suriye’ye yönelik tüm yaptırımları kaldırdı.
Dikkatimizden kaçmıyor...
Bir süredir ABD, Suriye’nin alt ve üst yapısına yönelik yatırımlarda da rol oynuyor.
Trump, Şara’ya güveniyor.
En azından şimdilik.
Şimdilik dememin bir sebebi var.
Çünkü benim dikkatimi çeken şey ise biraz daha farklı.
Hatırlarsınız geçen aylarda ilk olarak Dışişleri Bakanı Rubio rahatsız edici birkaç şey söylemişti: “Biz Suriye’ye yardım etmezsek Suriye hükümeti birkaç hafta içinde çöker. Destansı iç savaş çıkar.”
“Şam havucu-Washington sopası” demiştim o zamanlar bu yaklaşım için.
Bana tehditkar gelmişti.
Bu hafta yaptırımlar kalktıktan sonra Trump’ın Suriye Özel Temsilcisi ve Türkiye Büyükelçisi Tom Barrack bir bilgilendirme toplantısına katıldı.
Diyor ki...
- “Biz Suriye’ye hiçbir şey dayatmıyoruz.”
- “Talep etmiyoruz.”
- “Demokrasi götürmüyoruz.”
- “Sadece bir şans veriyoruz.”
E süper... Ama bitmedi. Bir dizi kriterimiz var. İzleyeceğiz diyor...
Neymiş bu kriterler?
- İsrail ile anlaşılıp Abraham Anlaşmaları’na katılınacak.
- Yabancı savaşçılar entegre edilecek.
- ABD’nin birlikte savaştığı SDG korunacak.
- Aleviler, Dürziler ve Kürtler güvence altına alınacak.
Dayatmanın adı kriter olmuş gibi sanki.
Gerçi Trump, Şara ile görüştükten sonra Beyaz Saray da 5 şart sıralamıştı.
Ama orada söylenmeyen şeyi Büyükelçi Barrack ya ağzından kaçırdı ya da o aracılığıyla ilk kez söylendi.
“SDG korunacak.”
SDG dediğimiz terör örgütü YPG/PKK.
Lakin anlamadığım bir şey var...
Elçi, aynı hafta içinde SDG’nin YPG ile bağı olduğunu ve terörle bağlantıları olduğunu itiraf etmişti.
Bir yanda terör bağını görürken diğer yanda Şara’ya “koru” talimatı geçiyordu.
Hatırlarsınız...
SDG, Suriye ordusuna entegre edilecekti.
Hatta en son Ankara “Süreç hızlansın. Hiç adım atılmıyor” diye de uyarmıştı.
Yaptırımların kaldırıldığı gün Barrack’ın bu uyarıyı yapması bir tesadüf mü?
Bilemiyorum.
Gördüğüm şey şu...
Aylardır Şara’ya net bir mesaj veriliyor.
Yatırım yapıyoruz.
Önündeki engelleri kaldırıyoruz.
Ama gözümüz üzerinde.
“Kriterlerimiz” de bunlar.
Kriterlere uymadın mı?
Olacakları Rubio açık açık söyledi.
ROMA İMPARATORU I. TRUMP
CUMA günü ABD’nin bağımsızlığının 249’uncu yıldönümüydü.
Her yıl 4 Temmuz’da ülke çapında eğlenceler düzenlenir, konserler verilir, devasa havai fişek gösterileri izlenir.
Ama Trump 250’nci yıla özel şimdiden başladı planlamaya.
Beyaz Saray’ın bahçesinde kafes dövüşü müsabakaları yaptıracak.
Evet, evet... Bildiğiniz kafes kurulacak.
Sonra da binlerce davetlinin önünde dövüşçüler birbirini pataklayacak.
Trump kendine “Kral” demişti ama kral falan değil bu...
Bildiğin Roma İmparatoru I. Trump.
Kaybedenleri de aslanlara yedirir mi acaba?
KAYBEDİYORSUN İSRAİL
ÖYLE zalimlikler yaptı ki İsrail.
Öyle bombalamalar, öyle katliamlar.
Amerikalının bile vicdanını sızlattı.
Quinnipiac Üniversitesi bir araştırma yayınladı geçenlerde.
Soru şu:
Kimi daha çok destekliyorsunuz?
İsrail mi Filistinliler mi?
Demokratlar 2017 yılında 13 puan farkla İsrail diyormuş.
Peki durum şimdi nasıl mı?
43 puan farkla Filistinliler diyorlar.
Hele 18-49 yaş arası fark 57 puana çıkıyor.
ABD’nin İsrail baskısıyla İran’ı bombalamasına da hiç destek çıkmamıştı.
Yüzde 30’larda kalmıştı.
İsrail milyarlarca dolar dökerek Amerika’da kazandığı sempatiyi Gazze’de bombaladığı o masum canlarla birlikte yitirip gidiyor.
Propaganda peki?
Onu yiyen de pek kalmadı.
KİM OLMAK İSTEMEZDİM
TRUMP’ın 5 aydır fena zorbaladığı bir isim var.
ABD Merkez Bankası Başkanı Jerome Powell.
Powell faizleri indirmiyor diye neler demedi ki...
- Ahmak
- Aptal
- Beceriksiz
- Mankafa
- Ezik
- Mal
- Moron
Washington’da kimin yerine geçmek istemezsin deseler herhalde açık ara Powell derdim.
2 HAKLI ZAFER
TRUMP’ın niyet edip de başaramadıklarını...
Taahhüt edip de döndüğü sözleri çok yazdım.
O zaman bir de haklı zaferlerini de yazmak lazım.
1- Aylardır Kongre’nin geçirmesini çok istediği bütçe yasasını sonunda geçirtti.
İmzayı da attı. Büyük zafer.
Beğenin ya da beğenmeyin Trump, Kongre’nin tek hakimi.
2- Biden döneminde istatistiklere göre 10 milyon civarı... Trump’a göre 21 milyon göçmen yasadışı yollarla ABD’ye girdi.
Trump geldiği gibi sınırları kapatma sözü vermişti.
Geçen ay sınırlardan yasadışı geçiş 8 bine düşmüş.
Biden dönemine göre yüzde 90 azaltmayı başarmışlar.
Sezar’ın hakkı Sezar’a.
Bu işi becerdi.
