Tuncel Kurtiz unutulmadı

Ödül töreninde siyaset, sanat ve basın camiasından birçok isim bir araya geldi. Şükrü Tunar Kültür Merkezi’nde geçen cumartesi akşamı gerçekleştirilen törende siyasetçiler anlamlı mesajlar verdiler. Ödüllerin siyaset, sanat ve basın camiasından öne çıkan isimlere kamuoyu yoklaması sonucu verildiği bildirildi. Törene katılanlar Tuncel Kurtiz’in sesinden Kazdağları’nı dinleyerek, merhum sanatçının 2010 yılında Güre beldesinde çekilen görüntülerini izledi.

Edremit Belediye Başkanı Kamil Saka töreni “Hayatını sanata ve çağdaş bir geleceğe adamış, ülkemizin usta sanatçılarından Tuncel Kurtiz’in anısına düzenlendiklerini söylerken “Ülkemizin içerisinden geçtiği bu zorlu dönemde, doğruları söylemenin ötesinde, dik ve onurlu bir duruş sergilemenin de takdir edilmesi gerektiğini belirtmek isterim. İşte bugün, bu dik ve onurlu duruşu sergileyen önemli konukları Edremit’imizde misafir ediyoruz. Helal olsun yürekli insanlara” dedi.

23 daldaki ödüller kime verildi, internetten bulunabilir. Bizim ödülümüzü eski Genel Yayın Müdürü, CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu verdi. Berberoğlu “Aslında Bayer’in ödülünü ben vermeyecektim. ‘Eğer bunu atlarsam hayatımda kendimi affettem’ dedim ve beni kayırdılar. Yalçın Bayer, benim gibi yüzlerce yeteneksiz, bir işe yaramayan adamı gazeteci yaptı. Bilinmesini isterim” diye takıldık... Berberoğlu’nun hamlesine karşın elimizi vermedik ve ona sarılarak ödülü aldık.

Daha sonra topluca Çamlıbel Mahallesi’ne (köyüne) gidilerek mezarı ziyaret edildi Kurtiz’in. En güzel mezar onundu; üzerinde hiç taş yoktu, çiçekler yeni açmaya başlamıştı. Dualar okuduktan sonra Zeytinli Çayı kenarına gittik. CHP’nin 20. Kır Yemeği’ne binlerce vatandaş katıldı.

Bir yazar onun için ‘deli aktör’ diye yazmıştı. Filoloji, felsefe, psikoloji, sanat tarihi okumuş, yine de tatmin olmamıştı; onun aradığı İda’nın dereleri, ırmakları, şelaleleri, yemyeşil ormanları ve ünlü ozan Homeros’un destanlarıydı...

O da efsane bir kişilik olacaktı artık.

İNÖNÜ NE KADAR ÖZLENMİŞ...

ERDAL İnönü yaşasaydı 90 yaşında olacaktı. Eşi Sevinç İnönü ‘Erdal İnönü’yü özlemle, sevgiyle anmak için’ dostlarına bir davet yaptı. Bizim hesabımıza göre 280 kişi gelmişti, gene de siyasetçiler ağırlıklıydı, ama bilim adamları ve gazeteciler de çoktu; daha doğrusu SHP’liler... Sevinç İnönü “Onu ve zekâsını çok özlüyorum” dedi. Aile mensupları dışında görebildiklerimiz bazı isimler şöyle: Murat Karayalçın, Fikri Sağlar, Ali Topuz, Atilla Aytaç, Aykut Nuhoğlu, Hikmet Çetin, Osman Korutürk, Tarhan Erdem, Ali Haydar Erdoğan, Kadir Gökmen Öğüt, Mustafa Kul, Yüksel Çengel, Ziya Halis, Oğuz Kaan Salıcı, Dursun Bulut, Oktay Ekşi, Uğur Büke, Özdem Sanberk, Doğan Kuban, Mehmet Kabasakal, Burhan Şenatalar, Şule Bucak... Cihat Hazardağlı’nın İnönü’nün plastip heykeli ile hasret giderdi. Herkes İnönü’yü ne kadar özlemiş öyle!..

TÜKETİCİYİ ELEKTRİK ÇARPACAK

ELEKTRİK Piyasası Kanunu’nda değişiklik yapıldı. Tahsil edilemeyen ve kayıp kaçak başlığı altında tüketiciye fatura edilen, -Yargıtay tarafından hukuka aykırı bulunan uygulama- ‘teknik olmayan kayıp’ başlığı altında yasal hale getirildi. ‘Ödenmeme’ durumunda yapılacak işlemler, EPDK tarafından çıkarılacak yönetmelikte belirlenecek. Kanun metninden, fatura bedeline itirazların sadece fatura tutarının yüksekliği ile sınırlandığı, ‘teknik/teknik olmayan kayıp’ gibi alt başlıklara ait bedellere itiraz edilemeyeceği anlaşılıyor. Sonuç olarak, toplama-çıkarma işlemi doğru yapılmışsa, itirazın bir sonuca varması mümkün değil, ‘hakkaniyet’ ile tüketici arasındaki bağ kesiliyor.

Kanun yapma faaliyetinin temel amacı adaleti tesis etmektir.

Toplumsal düzen ve adalet arasındaki zorunlu ilişki gereği, yurttaş yararı en önemli ‘norm’ ölçütüdür. Söz konusu yasa; kayıp kaçak konusunda tüketicinin,

-Yargıtay Genel Kurulu kararına rağmen- temel bir insan hakkı olan ‘hak arama’ hakkının sınırlandırılması...

Hukuka aykırılık/uygunluk konusunda, Yargıtay içtihadının dolanılması, kamu yararından ziyade, dağıtıcıların yararını gözetmesi ve dolaylı vergi ve haksız kaynak aktarılması konularında yeterli şeffaflığı taşımmaması nedenleri ile...

Anayasa’nın sosyal hukuk devleti ilkesi ve temel hak gerekleri bakımından çelişkiler taşımaktadır.

Neylan GEZİCİ

ALMANLARIN KATKISINI UNUTMAYALIM

ALMAN Parlamentosu’nun Ermeni soykırımını tanımak konusunda almak üzere olduğu karar hem tarihsel olarak temelsizdir hem de politik olarak Almanya’nın çıkarlarına terstir. Kısacası bu Alman politikacıların yaptığı kocaman bir yanlıştır. Ancak bu yanlışı Alman halkına mal etmek daha da büyük bir yanlıştır.

Hele Türkiye’de bazı politikacıların Alman halkına ağza alınmayacak kelimelerle hakarete yeltenmesi affedilemeyecek cahilce, terbiyesizce bir davranıştır. Alman halkı, insan medeniyetine en büyük katkıları yapmış, uygar, bilgili, görgülü bir halktır.

Bu konuda tereddüdü olan, İngiliz gazeteci ve tarihçi Peter Watson’un “The German Genius: Europe’s Third Renaissance, the Second Scientific Revolution and the Twentieth Century” (Harper Collins Publishers, New York, 2010) adlı hacimli eserini okumalıdır.

Sadece benim konumda Almanların Türkiye’ye yaptıkları katkı da muazzamdır. Alman halkına hakarete yeltenen boş kafalı ve terbiye fakiri kişiler, son 14 yılda Türkiye’nin içine düşürüldüğü durumdaki sorumluluklarını düşünseler çok daha faydalı bir iş yaparlar.

Alman Parlamentosu’nun yaptığı yanlışta onların ‘değerli yalnızlık’” gibi zırvalıklarla oluşturdukları pay Alman politikacılarınınkinden az değildir.

A. M. Celal ŞENGÖR - İstanbul, ABD, Rusya, Avrupa, Almanya, Avusturya Bilimler Akademileri üyesi

BİLİYOR MUSUNUZ?

- İSTANBUL Barosu, Türk Hukukçu Kadınlar Derneği’nin düzenlediği ‘Kadın Cinayetlerinde Haksız Tahrik İndirimi ve Takdiri Hafifletici Sebepler’in tartışılacağı panelin yarın 13.00’te Çağlayan Adliyesi Konferans Salonu’nda yapılacağını...

- ELEKTRİK Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ne yönelik olarak Genel Kurul’da konuşan CHP İstanbul Milletvekili Didem Engin, Bakan Berat Albayrak tarafından Meclis’e sunulan bu kanun teklifi alelacele Meclis’ten AKP oylarıyla geçebilir, ama toplum vicdanında silinemez bir iz bırakacaktır” dediğini...

- CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in de aynı Bakan’a 2014-2015 yıllarında illere göre yapılan kamu ve özel sektör yatırımlarını, faaliyete geçen ve enerji sağlayan lisanslı kuruluşları, lisans alıp da faaliyeti olmayan firmaları sorduğunu...

- CHP Ankara Milletvekili Gülsün Bilgehan’ın, Kadın Bakan Fatma Betül Sayan Kaya’ya, Cumhurbaşkanı’nın kadınlık konusundaki sözleri nedeniyle “Bu sözlerin ardından kendi tercihiyle anne olamayan kadınların toplum karşısında küçük düşürülmesi ve ayrımcılığa maruz kalması için bakanlıkta herhangi bir çalışmanın yürütülüp yürütülmediğini” sorduğunu...