‘Muameleci’ yeniden seçildi

CHP’nin İstanbul’da iktidar olduğu ilçe belediyelerinde yapılan ihtisas komisyonu seçimleri CHP Parti tüzüğüne göre “kapalı oy açık tasnif” şeklindedir.

Haberin Devamı

Tüzüğe rağmen neredeyse hiçbir belediyede bu tüzük uygulanmıyor; ilçelerde belediye başkanı ve yakın şakşakçılarının belirlediği listeler parti grubuna geliyor ve sözde seçim yapılmış oluyor. AKP zaten bu yöntemi kullanıyordu; artık CHP de bu konuda AKP’yi örnek alıyor! Gerçi Kılıçdaroğlu da TBMM grup başkan vekilleri için atama yapıldığından seçim yaptırmıyor. İBB’de ise iki yıldır Canan Kaftancıoğlu ve Ekrem İmamoğlu’nun önceden oluşturduğu listeler parti grubunda oylanıyor, tabii ki seçim yok. En yakın örnek Beşiktaş Belediyesi İhtisas Komisyonları Seçimi oldu. 4 Nisan tarihinde Akatlar MKM’de kahvaltılı toplantı yapıldı. Başkan Rıza Akpolat komisyon seçimleri için seçim yapılmasını önerdi. Ancak meclis üyeleri “Siz daha iyi bilirsiniz başganım!” dediler ve tüzükte açıkça belirtilmesine karşın seçim yapılmadı. Değişen sadece meclis başkan vekili oldu.

Haberin Devamı

GÖZ YAŞARTAN ARSA!

Bu arada daha önce köşemizde gündeme getirdiğimiz, Ulus’taki “göz yaşartan arsa” ile ilgili yazımızın kamuoyunda büyük yankı uyandırmasına karşın, “eski tas, eski hamam” uygulamasının sürdürülmesi dikkat çekti. Beşiktaş eski ilçe başkanlığından meclis üyeliğine “sıçrayan” Sebahattin Öztürk’ün, kendisine yönelik “muameleci” tavrından vazgeçmeyerek yeniden İmar Komisyonu’na seçilmesi hiç hoş karşılanmadı. Arsa sahipleri, Öztürk’e “vekalet” verdiğine göre, muamelecilik işini garanti görüyorlar demek ki. Yani Meclis üyeleri, bundan böyle seçildikleri komisyonlarda görüşülecek konularla ilgili “vekalet” alabilirler, almayanı dövüyorlar zaten. Bu tür uygulamalardan hiç utanan yok mudur?

CHP’de artık yarış, eleştiri yoktur, aday da yoktur! Peki buna demokrasi mi diyeceğiz?

‘TEFLON’ RUTTE NEDEN KAZANIYOR

HOLLANDA çok güçlü bir ekonomiye sahip değişik bir ülke. Dünyanın en fazla ihracat yapan ilk on ülkesinden biri; Türkiye ile ticaret hacmi 8 milyar dolar civarında. Pek bilinmez ama doğrudan yabancı yatırımcılar arasında Türkiye’de en çok yatırımı olan ülkedir.

Hollanda üç hafta önce seçime gitti. Temsilciler meclisinin 150 üyeliği için 37 partiden 1579 aday yarıştı. Baraj yok. 1918’den beri ilk kez 17 parti meclise girdi. Hükümetin kurulması çok karmaşık, uzun zaman alır. Görüşmeleri arabulucular yürütür. Bugüne kadar koalisyonlar en uzun 225 günde, en kısa da 25 günde kurulabildi. Giderek de zorlaşıyor...

Haberin Devamı

Seçimde, özetle eski başbakan Mark Rutte’nin lideri olduğu sağ liberal Özgürlük ve Demokrasi Partisi (VVD) 35 sandalye (+2) elde etti. Sol görüşlü liberal D66 ise 24 sandalye (+5), İslamofobik Geert Wilders’in PVV’si 17 (-3), Sosyal Demokratlar 9 sandalye kazandı. Hıristiyan Demokratlar, Yeşiller ve Sosyalistler kayba uğradı. Sağ kanat güçlendi.

54 yaşındaki Rutte, partisini dördüncü kez birinci çıkarmayı başardı. Rutte dışında AB’de sadece bir hükümet başkanı bunu başardı: Angela Merkel. Rutte çok mu başarılı? 2010’dan beri Hollanda’yı yöneten Rutte, çeşitli skandallardan, eleştirilerden hep yara almadan kurtuldu. Hükümeti tekrar kurunca ülkeyi en uzun yöneten kişi olacak. Bu yüzden siyasette lakabı ‘Teflon-Rutte’ veya ‘Mr. Tefal’. Ona hiçbir şey bulaşmıyor. Hep sıyrılıyor. Sanki o Hollanda AŞ’nin CEO’su... Hatalı, yanlış giden şeylerin sorumluları bölüm şefleri.

Haberin Devamı

Rutte yine kazandı. Nasıl oluyor bu. Amsterdam Üniversitesi’nden siyaset bilimci André Krouwel şöyle diyor: “Seçmen hesaplaşmak, yeni bir deney, değişim istemiyor. Korona krizini yaşarken denenmiş Rutte ile devam etmek istiyor. Ona güveniyorlar. Rutte onlara mümkün olanın yapıldığı hissini de veriyor. Tavır almıyor. Suçlanamıyor. Her şey ondan kayıp gidiyor.” Lahey’li araştırmacı Rem Korteweg, Rutte’nin kriz halindeki insanların genellikle hükümetlerinin arkasında durmasından faydalandığını söylüyor.

Onunla ilgili her şey de belirsiz. Başbakan Mark Rutte hakkında fazlaca bilgi de yok. Bekar, Lahey’de üç odalı bir dairede yaşıyor. Saab marka eski bir özel otomobili var. Düzenli olarak meditasyon yapıyor. Her yıl kız kardeşi ve annesiyle bir hafta tatile gidiyor. Thomas Mann’ın kitaplarını okuyor. “Daha on yıl enerjim var” diyen Rutte’nin yeni bir Paris-Berlin-Lahey ekseni kurmaya çalıştığı söyleniyor.

GÜNÜN SÖZÜ

“Ey din hocası denilen kişiler, siz kendi inandığınız farklı dini bilgileri ve farklı Kuran yorumlarını halka anlatın ama lütfen ‘en doğruyu Allah bilir’ demeyi unutmayın!” Ayşe ERKLİ

MESAJ PANOSU

Haberin Devamı

KAMUOYUNDA büyük yankı uyandıran Kürşat Ayvatoğlu olayı ile ilgili olarak Kastamonu Belediyesi CHP Meclis Üyesi Av. Sibel Karakaş konunun araştırılması için özel bir komisyon kurulmasını önerdi. Ancak MHP’li Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu “Bizim denetleme komisyonumuz var, o gereğini yapar; başka komisyona gerek yok” diye talebi reddetti.

BİLİYOR MUSUNUZ?

Avukatlar ve gaziler

CHP İstanbul Milletvekili Turan Aydoğan’ın, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya, hâkimler ve savcılar aşılanırken, avukatların neden aşı takvimine taşınmadığını, “Hâkim ve savcılardan daha büyük risk altında olmalarına rağmen, avukatlar hâkim ve saçılardan neden ayrı tutulmuştur?” diye sorduğunu...

Haberin Devamı

MHP İstanbul Milletvekili İzzet Ulvi Yönter’in, terörle mücadelede yaralanmalarına rağmen gazi sayılmayan asker ve polislerin hak ettikleri gazilik unvanını TBMM gündemine taşıdığını...

ADANA Milletvekili Dr. Müzeyyen Şevkin’in, gazilerin faizsiz konut kredisi alabilmesi, çocuklarına iş imkânı sunulması ve aylıklarının eşitlenmesi konularında bir kanun teklifi verdiğini...

İSTANBUL Gazeteciler Derneği (İGD)’nin, 2020’de COVID-19 salgınından dolayı ertelenen olağan kongresinin hafta sonu yapıldığını ve Mehmet Mert’in 3’ncü kez seçildiğini... Konuşmasında “Gazetecilik ayrıcalıklı bir meslek olmakla birlikte, fedakârlık gerektiren ulvi bir meslektir. Önce parayı düşünenler başka iş yapmak zorundalar” dediğini...

VARLIKLI OLMAKTAN DEĞERLİ

“GÜCÜN ve mutluluğun temeli sağlıktır” diyen Benjamin Disraeli haksız mı? Yine, “İyi bir sağlık, varlıklı olmaktan değerlidir” atasözünü düstur edinmiş İngilizler, sağlığa paha biçilemeyeceğini, bundan daha güzel anlatabilir miydi? Hepimiz sağlıkçılarımızın, virüsle kahramanca savaşını destekliyor ve onlara, yaptıkları her şey için teşekkür ediyoruz. Aysel BEREKE-ANTALYA  

 

Yazarın Tüm Yazıları