Babacan’ın dedikleri ve tersini yapanlar

SAYIN Ali Babacan Bey geçenlerde bir konuşmasında, “Kişiler gelip geçicidir, herkes fanidir. Ama kurumlar ve kurallar iyi yerleştirilirse, o ülkelere biz ileri demokrasi diyoruz, o ülkeler zaten ileri ekonomi haline de gelir.

Haberin Devamı

Demokrasi iyi işliyorsa, öngörülebilirlik varsa, hukuk çerçevesi sağlamsa ve yargı iyi işliyorsa ekonomi de dayanıklı olur” demiş.
Sayın Babacan’ın tanımladığı modern, uygar insanların yaşadığı bir toplumdur. Üyesi olduğu parti ve bakanlığını yaptığı hükümetler, tüm bu dediklerinin tersini yapmışlardır: Yani mevcut kurumları ve kuralları tahrip etmişler, demokrasiyi yaralamışlar, öngörülebilirliği ortadan kaldırmışlar, hukuku yok denecek seviyeye indirmişler, yargıyı şimdi yasadışı ilan ettikleri kimselere teslim etmişler ve nihayet Kemal Derviş’in rayına oturttuğu ekonomiyi de inişe geçirmişlerdir. Tanıdığım ve hürmet ettiğim pek çok ekonomist ve işadamının saygı duyduğu Sayın Babacan bu söyledikleri ile içinde bulunduğu parti ve hükümeti nasıl bağdaştırmaktadır? Bunu bize bir anlatsa ne kadar mutlu olacağız. Çünkü o zaman belki “gene de uygar olabiliriz” ümidimiz canlanabilir. Hele hele Hürriyet’te Erdal Sağlam Bey’in dünkü (13 Nisan 2015) yazısını okuduktan sonra ödümün patladığını söylemeliyim. Bu şartlar altında şimdiki AKP ile hâlâ bir uygarlaşma ve zenginleşme ümidi var zannedenlere şaşırdığımı söylemek zorundayım.

Haberin Devamı

‘Balyoz’ adlı iftira furyası hakkındaki son haberleri bazı kimseler mevcut hükümetin seçim kaybetme telaşı içinde yasadışı ilan ettiği gruplara uzatmaya çalıştığı bir zeytin dalı olarak yorumluyorlar. Böyle korkunç bir ihanetin olmadığına inanmak isterim, zira varsa, Türk milleti canından çok sevdiği ordusuna yapılacak bu yeni saldırıyı daha ne kadar kaldırabilir, emin değilim.
A.M. Celal ŞENGÖR

Bir sevindim bir üzüldüm

- ERMENİ asıllı vatandaşımız Selina Özuzun Doğan’ın CHP’den milletvekili adayı gösterilmesine sevindim ve Atatürk’ün kurduğu partiye uygun olan bir davranış olarak algıladım.
Ancak Umut Oran gibi gelecek vaat eden değerli bir insanın aday gösterilmemesine partim adına çok üzüldüm. Amaç, Sayın Oran’ın geleceğini ve dolayısıyla partinin geleceğinin önünü kesmekse, Sayın Genel Başkan’a yakıştıramayacağım bir tavır olduğunu ifade etmek istiyorum.
Tacettin KORKUT

Haberin Devamı

‘Yüksek’ deyince yüksek olunmuyor

AKP’den milletvekili seçimlerine katılmak için başvuruda bulunan tüm adaylar, meslek beyanlarının önüne ‘yüksek’ ibaresini yazmışlar.
İhtimaldir ki başvuru formu doldurulurken yazdırılmış. Yüksekler sadece bizim anlayışımızın dışavurumu...
Anlaşılır gibi değil, bu nasıl bir kibir, nasıl bir ruh hali. Nasıl bir aldatmaca, nasıl bir kandırmaca! ‘Yüksek çiftçi’... Uydu mu abi? Uysa da olur, uymasa da sen yaz!
Düşünme, sadece söyleneni yap...
Sevginaz HAMEVİOĞLU

Elektrik firmaları kesinti yarışında

- 1-10 Nisan 2015 tarihlerine ilişkin Elektrik Kesinti Endeksi’ni (EKE) açıklayan Tüketici Birliği Federasyonu (TBF) üyesi, Siirt ili Tüketiciyi Koruma Derneği Genel Başkanı Enver Aytaç,
“10 günde toplam 17.170,5 saat elektrik kesintisi gerçekleştiğini, bunun geçen yıl aynı dönemdeki kesintiye göre % 22.7 artış kaydettiğini; yine bu süreçte kesinti süresinin en fazla olan ilk üç ilin dağıtım şirketlerinin
MEDAŞ, YEDAŞ, UEDAŞ; en az kesinti süresi olan ilk üç dağıtım şirketinin VEDAŞ, TREDAŞ, ÇEDAŞ ve kesinti süresinin en fazla olduğu üç ilin Konya, İzmir ve Antalya olduğunu” söyledi.

Haberin Devamı

Biliyor musunuz

- BERMAZ çevirme kanalının Elazığ’daki Hazar Gölü’nü kirlettiğini, bahar aylarında eriyen kar sularının yağmur ve sel taşkınlarıyla göle yoğunlukla mil akıttığını, Hazar Gölü’nde çevre katliamı yaşandığını...

Bir kişiye üç imam...

ANKARA merkezde, Opera’nın karşısına, en ‘kupon’ arsaya cami yapıyorlar. Gelip geçerken gördüğü, gözüne kestirdiği her yere cami yapın talimatı veriyor. Üç kez inşaatı denetledi, geçen kubbesi çöktü. 105 bin cami olan yerde sıkılmadan cami diye hâlâ kapı kapı gezip yardım istiyorlar. 600 kişiye bir doktor, bir kişiye üç imam düştüğü halde hız kesmiyorlar! Soru: Seçim çözüm mü?
Metin ALTAY

Haberin Devamı

Eşofmana izin yok...

AFYON Emirdağ Ceza ve İnfaz Kurumu’ndan bir grup mahkûm yazıyor: “Burası açık cezaevi. Bazı sorunlarımız var. Topluma kazandırma amaçlı burada bulunuyoruz sözde ama ilgisi yok. Yemekler kötü. Diğer bütün cezaevlerinde eşofman giyilebiliyor ama burada izin vermiyorlar. Akşam saat 10.00’dan sonra dışarı çıkmamıza izin verilmiyor, oysa burası açık cezaevi. Mahkûmların dışarıda oturma alanları yok. 270 kişiyiz, 100 kişi daha gelecekmiş. Başka illerden mahkûm getirdiler. Temizlik, işçi parası adı altında zorla para toplanıyor bizlerden.”

‘Halkın Nabzı’, dostlarıyla buluştu

MALTEPE’de çıkan Halkın Nabzı Gazetesi, ikinci yıllık dayanışma toplantısını cumartesi akşamı gerçekleştirdi.
7 Ağustos 2013 tarihinde İstanbul Anadolu Yakası’nda İshak Karakaş’ın genel yayın yönetmenliğinde ve Ahmet Tulgar’ın editörlüğünde yayımlanmaya başlayan haftalık siyasi gazete Halkın Nabzı tarafından İdealtepe’de Wonderland tesislerinde düzenlenen yemekli toplantıya çok sayıda siyasetçi ve gazeteci katıldı. Toplantıda konukları selamladığı konuşmasında gazetenin Genel Yayın Yönetmeni İshak Karakaş, kurumlaşma yönünde önemli adımlar attıklarını ve bunun kendilerine yeni sorumluluklar yüklediğini ifade etti.
Karakaş, konuşmasında “barış gazeteciliğini ve özgürlükçü çizgilerini medyanın geçtiği bu zor süreçte de sürdüreceklerini” vurguladı.
Gecede sunumlar Türkçe ve Kürtçe olarak çiftdilli yapılırken, gazetenin yönetici ve yazarları bazı kurum temsilcileri ve kişilere birer teşekkür plaketi verdi.
Gecede şükran plaketi verilen isimler HDP Eşbaşkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ, ÖDP Eşbaşkanı Alper Taş, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gazeteci yazar Yalçın Bayer, HDP İstanbul İl Eşbaşkanları Ayşe Erdem ve Cesim Soylu, Hayat TV, IMC TV, İsmail Beşikçi Vakfı Başkanı İbrahim Gürbüz, İstanbul Tabip Odası Genel Sekereteri Dr. Samet Mengüç, işadamı Halil Yılmaz oldu. Kılıçdaroğlu’nun ödülünü Adalar Eski Belediye Başkanı Mustafa Farsakoğlu aldı.
Gece Kürtçe ve Türkçe müzik dinletisi ve halaylarla sona erdi.

Haberin Devamı

Vatikan’ın Türkiye’yi, soykırım ile itham etmesi ciddi değildir

BİRLEŞMİŞ Milletler İnsan Hakları Komitesinin, Vatikan politikalarının, çocukların cinsel istismarına yol açan prensipleri, sistematik olarak desteklediği bulgularını içeren, raporları bulunuyor....
Papazlara yönelik cinsel taciz iddialarına karşılık olarak, 150 milyon dolarlık bütçe ayrıldığı, ve bugüne kadar, çocuk kurbanlara ve yakınlarına 50 milyon dolar tazminat ödendiği biliniyor..(Sigorta şirketlerinin tespitleri doğrultusunda..)
Bağımsız komisyonlarca yapılan araştırmalar sonucu, 1945-2010 tarihleri arasında, aralarında Almanya, Belçika, Avustralya, Kanada, ABD gibi devletlerin de bulunduğu bölgelerde, çocukların cinsel olarak istismar edildiğine dair raporlar, arşivlerde...
Vatikan, gerek, şaibeli finansal ilişkileri ve gerekse de, çocukların cinsel istismarı bakımından tartışılan ve güvenilmez bir sicile sahip..
Devlet olarak yönetilen bir ruhani topluluğun etik ve dini akideler bakımından tartışmalı icraatlarına rağmen, uluslararası hukuk bakımından geçerliliği olmayan suçlamalar ile Türkiye’yi, soykırım ile itham etmesi, ciddiyetten uzak, tuhaf bir ironiyi ortaya koyuyor..
Süheyla MEYDANCI

Yalova Valisi’nin yeni marifetleri

YALOVA’da bir okul ziyareti sırasında matematik öğretmeni Halil Serkan Öz’ü kıyafetleri nedeniyle azarlayarak sınıftan kovan ve ölümüne sebep olan Yalova Valisi Selim Cebiroğlu’nun ‘sabıkalı’ olduğunun ortaya çıktığını... Zeytinburnu Kaymakamı olarak görev yaptığı dönemde Büyükelçi Galip Balkar Anadolu Lisesi’nde görev yapan Seyfi Güzel ve Endüstri Meslek Lisesi Müdürü Mehmet Ağırsoy’u da mağdur ettiği belirlendi.
Öğretmensözlük.net sitesinde Yalova valisi Cebiroğlu’nun vukuatlarının yer aldığı bir yazı yayınlandı.
Daha önce Zeytinburnu’nda görev yapan Cebiroğlu’nun Büyükelçi Galip Balkar Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğretmeni Seyfi Güzel ile 2007 yılında tartıştığı ve Güzel’iin sicil notunu düşürdüğü öğrenildi.

Yazarın Tüm Yazıları