‘Emin’ misiniz, ‘emin’ci olduğuma

Önceki gün sözüne yüzde 100 güvendiğim tribünden bir arkadaşımla karşılaştım.

Haberin Devamı

Özleşmişiz, oturduk sohbet ettik uzun uzun.
Konu elbette Bursaspor idi.
Sohbet özel olduğu için ismini açıklamayacağım.
Yanlış anlaşılmasın, delikanlıdır öyle gözünü budaktan sakınmaz ama konuyu başka bir mecraya taşımamak için ismi şimdilik bende saklı kalsın.

ŞAŞIRDIM!

Benim ile ilgili “Emin”ci yakıştırması yapıldığını söyledi arkadaşım.
Şaşırdım ve güldüm elbet.
Bursaspor’un başkanlarına ve yöneticilerine her zaman saygı gösterdim.
Çok değerli kongre üyelerinin seçtiği başkana ve yönetim kurulu üyelerine saygı göstermeyeceğim de kime göstereceğim.
Eleştirilerim de nezaket kuralları çerçevesinde olur.
Benim üslubum bu.

‘İSTİFA ET’ DEMEDİM!

Mesela bugüne kadar köşemde hiçbir başkan, yönetici veya teknik direktör için “istifa et” diye yazmadım.
Eğer iyi yönetilmediğini düşünüyorsam kulübün, en ağırı “lütfen güven tazeleyin” demişimdir başkan ve yöneticilerine mesela.
Teknik direktörler için de yazmışımdır mutlaka hoşlarına gitmeyen.
Onlara da en ağırı 5’e 2 pas antrenmanı önermişimdir.
Futbolcuları da lisanı münasip ile uyarmışımdır.
Yani bu tavır beni “taraf” yapmaz bence.

Haberin Devamı

HEM ALKIŞLAR HEM ELEŞTİRİRİM

İkinci başkan Emin Adanur ile de genel manada aramız iyi.
Aradığımda arada telefonu açar, bazen ise açmaz ve hatta dönüş yapmaz.
Yönelttiğim sorulara yanıt verir.
“Aramızda kalsın” dediklerini de yazmamışımdır.
Öncekilerde olduğu gibi.
Ayrıca herkes gibi düşünmek zorunda değilim.
Beğendiğim zaman alkışlarım, beğenmediğim zaman eleştiririm.

‘KİMSE’Cİ OLMADIM!

Küçük bir örnek vereyim; çok uzun zamandır Bursaspor’un Süper Lig’e çıkmasının neredeyse imkansız olduğunu yazan benim.
Ben 1995 yılından bu yana Bursaspor’u takip ediyorum.
Ve bugüne kadar ne Remzi’ci, ne Erkan’cı, ne Fikret’çi, ne Mesut’çu ne de Emin’ci oldum.
Sevdiğim başkanlar da oldu.
Hiç sevmediklerim de.
Ancak işimle özelimi hiç karıştırmadım.
Kişisel beklentim de olmadı kulüpten bugüne kadar.
Levent Kızıl başkanın hediye ettiği 2 forma dışında Bursaspor’dan ücretsiz aldığım başka bir şey olmadı.
Ha bir de sanırım 1997 yılında Bursaspor’un deplasmanda Vanspor ile oynadığı maçta elim çok üşüdüğü için tek sol eldiven almıştım futbolcuların birinden.
Tekrar ediyorum; Emin Adanur Bursaspor’un seçilmiş yönetim kurulunun üyesidir, ikinci başkanıdır.
Kendi deyimiyle yönetim lideri.
Emin Adanur, başkan Hayrettin Gülgüler, ve diğer yöneticiler görevde oldukları sürece sırf işgal ettikleri makam nedeniyle bile saygı görmeyi hak ederler.
Aksi bir durum var ise...

Haberin Devamı

SÖYLEYEN İSPATLASIN!

Emin Adanur, Hayrettin Gülgüler veya diğer yöneticilerle başka bir bağım olduğu düşünülüyorsa...
Söyleyen, iddia eden ispatlasın.
Ya da açıklasın Emin Adanur, Hayrettin Gülgüler veya başka bir yönetici...
Ama eğer yoksa...
Neyse...

‘KİMSE HAYAL KURMASIN’ DERİM

Gaziantep ile oynanan Ziraat Türkiye Kupası maçına gelince.
Bir yakınımın cenazesi nedeniyle tamamını izleyemedim ama özet olarak iyi bir futbol oynamış Bursaspor.
İyi futbol ileride iyi sonuçlar getirir ama kimse hayal kurmasın hala bence.
Play-off bile sürpriz.
*
Matematiksel şans var mı?
Evet var!
Şampiyonluk şansı bile mevcut.
Her şey Bursaspor’un hayal ettiği gibi olursa elbet.
Akılcı takviye yapmak...
Mevcut kadroyu güçlendirmek...
Futbolcuları yüreklendirmek, tekrar motive etmek...
Yapılması gereken bu sanırım.

Yazarın Tüm Yazıları