Nezaket gösterip, başkanı, yöneticileri veya sezon başından beni sana şans veren, destekleyen teknik direktörün Mustafa Er’i aramadı.
Sözleşme ile fotoğraf çektirip sosyal medyadan paylaştı ama her zaman seni destekleyen taraftarlara ilişkin tek bir söz etmedi.
Üstüne üstlük yakın akraban Ayhan Akman, televizyon ekranlarından senin asgari ücret karşılığı ter döktüğünü açıkladı.
Ama aynı Ayhan Akman, sana 2 yıldır Ali Akman’a sözleşme yenileme ve ücretinde iyileştirme teklifi edildiğini söylemedi nedense.
Babası da benzer açıklamalarda bulundu.
*
“Balıkesirspor karşısında alınan yenilginin Ali Akman ile ne ilgisi var?” dediğinizi duyar gibiyim.
Vakıfköy’den takviye ile yepyeni bir kadro kuruluyor.
Ve Tuzlaspor maçına öyle çıkılıyor.
Futbolun kalitesinden bahsetmek bile aslında haksızlık olur ama yine de fena oynamadı gençler.
Evet rakibin daha fazla pozisyonu vardı ama...
Sonuçta Bursaspor da galibiyeti çok istedi.
Oynama isteğinden belliydi.
*
Maç öncesi 8’i futbolcu, 1’i teknik heyet, 2’si de A Takım personeli olmak üzere 11 COVID-19 vakası tespit edildi Bursaspor’da.
4 oyuncunun sakatlığını da eklersek.
Varın siz hesap edin eksikleri.
Dile kolay 12 futbolcu.
Altyapıdan alınan 9 takviye edildi kadroya.
Rakip lider...
Giresunspor baskılı başladı ve 14 dakikada 2 gol bulup maça ağırlığını koydu.
Peki kızmalı bu durum için?
Ali Akman’a mı yoksa mevcut ve eski yönetime mi?
Ya da medyaya çıkaralım faturayı.
Ali, vefasızlık gösterdi, tamam.
Gerekirse kadro dışı bırakılsın.
Takımdan ayrı tek başına çalışsın.
Bu bir seçenek.
İlk 6 ve hatta ilk 3 için planlar yapılmaya başlanacaktı belki.
Ama olmadı...
İlk 45 dakikada bariz üstünlüğü vardı Bursaspor’un.
Net pozisyonları cömertçe harcadı ve devreye 1-0 önde girmeyi bildi.
İkinci yarının ilk bölümünde de iyi top çevirdi yeşil beyazlı takım ama ne olduysa son 30 dakikada oldu.
*
Bursaspor’un yapması gerekeni, Altınordu yaptı.
Adana Demirspor’un kadrosu oldukça kaliteli ve tecrübeli.
Süper Lig’de bile tutunabilecek düzeyde.
Geçen sene kaçırdıkları Süper Lig biletini bu yıl alabilmek için çok konsantre Adana temsilcisi.
Saha içinde de saha dışında da organize olmuş durumdalar.
O nedenle bu maçta aslında pek çok kişi belki de Bursaspor’un genç oyunculardan kurulu kadrosuna pek şans tanımıyordu.
Bursa hariç.
*
Gün geçmiyor ki yeşil beyazlı bir futbolcunun transfer haberi yapılmasın.
Veya “Sözleşmeyi fesh ediyor” söylentileri çıkmasın.
Doğruluk payı var elbet pek çoğunda.
Eleştirmek için yazmıyorum yanlış anlaşılmasın.
*
Olaya olumlu pencereden bakarsak;
Bursaspor belki alt ligde ama ruhu Süper Lig’de ilk 3’te.
Bir üst tura yükselebilirdi Bursaspor ama elenmesi de “normal” bence.
Sonuçta Süper Lig ekibi ile karşı karşıya geldi.
Ve tecrübe devreye giriyor bir şekilde.
Bazen tecrübe girer kazanmak için devreye, bazen de mücadele.
Ama hem tecrüben varsa ve bir de üstüne mücadeleni de ortaya koyarsan skoru lehine çevirebilirsin.
*
Antalyaspor bunu çok iyi yaptı.
Çok eleştirdim Başkan Kamat’ı bu sürece kadar.
Hala da eleştirilerimin arkasındayım.
İletişim anlamında hala istenilen düzeyde değiller.
Oysa kendisinin kongre sürecinde “şeffaflık” sözü vardı.
*
Eleştirebiliriz Başkan Kamat’ı ama hakkını da vermek lazım.
Son dönemdeki performansı alkışlanacak düzeyde.
Bu nedenlerin başında yanlış teknik heyet seçimi, gereksiz yere fazla tranfsferlerin yapılması geliyor. Zaten ciddi bir mali zorluğun içinde olan kulüp, ek ve gereksiz transferlerle daha da borçlandı. Buna pendemi nedeniyle kulüp gelirlerinin de azalması eklenince iyice darboğaz yaşandı.
Borç yükü iyice artan yeşil-beyazlı kulüp, Süper Lig hedefine de ulaşamayınca kulüp zorunlu olarak olağanüstü kongreye gitti.
Tek aday Erkan Kamat, ekibi ile birlikte adeta “ateşten gömlek” giydi. Devam eden pandemi önlemleri gelir kapılarını kapattı Kamat ve ekibinin. Transfer tahtası açılamadı, teknik heyet konusunda belki de zorunlu olarak daha az maliyetli olması nedeniyle Mustafa Er ve ekibi tercih edildi. Transfer tahtasının açılamaması belki de 2020 yılının Bursaspor için tek olumlu gelişmesiydi. “Bazen xer görünende hayır vardır” sözünü doğrularcasına transfer yapılamadığı için mecburi altyapı oyuncularına yöneliş beraberinde beklenmedik bir başarı getirdi.
Yerli ve yabancı oyuncu transferi gerçekleştiremeyen Bursaspor, kadrosunu altyapıdan yetişen oyuncularla takviye etmek zorunda kaldı. Bir önceki sezon alınan oyuncular mali sıkıntı nedeniyle sözleşmelerini tek taraflı fesh ederken alan iyice gençlere kaldı. Pek çok kişi bu kadroyla Bursaspor’un çok başarısız olacağını düşündü ama tersi oldu. Gençler parladı ve yıldızlaştı. Bu pencereden baktığımızda 2020 yılının Süper Lig’e çıkamamak dışında Bursaspor açısından iyi geçtiğini söyleyebiliriz.
2021 yılında ise aslında Bursaspor kulübü başkanı, yönetimi ve teknik heyetinin işinin çok daha zor olduğunu düşünüyorum. Sonuçta taraftar bu kadronun başarılı olabileceğine inandı. Genç oyunculardan sürekli standart bir performans da beklemek yanlış olur.
Bence eğer hedef Süper Lig ise bazı bölgeler için takıma takviye yapılmalı. Ayrıca eğer yuvadan erken uçmasını istemiyorsa Bursaspor yönetimi biran önce bu gençlerle masaya oturmalı ve ücretlerinde iyileştirme yaparak sözleşmelerini uzatmalı. O zaman gitse de bir kısmı başka takımlara, en azından kulübe para kazandırmış olur. Son dönemde kentte bir birliktelik sezinliyorum. Sanıyorum 2021 yılının ilk ayında bu konuda da hareketlilik yaşanabilir Bursaspor’da...
Eğer bir şekilde transfer tahtası açılsaydı.
“Eksik bölgelere takviye” diyerek transferler yapılsaydı.
Belki de bugün başka şeylerden bahsediyor olurduk.
Vakıfköy’e güvenmek doğru hamleydi.
Mali sıkıntı Bursaspor’un doğruyu bulmasını sağladı.
Gençler her geçen gün daha iyi oynuyor.
Maç yaptıkça tecrübe kazanıyorlar...
Maç yaptıkça oyuna ağırlıklarını daha iyi koymayı başarıyorlar.
Bir haftada 3 maç çıkaran, kupada Göztepe karşısında 120 dakika mücadele edip sahadan 5-4 galip ayrılan genç oyunculardan kurulu Bursaspor’un tecrübeli ayaklara sahip İstanbulspor karşısında tökezleyebileceğini düşünüyordum doğrusu.
Bursaspor, baskı yaparak maça başlamak istedi ancak rakibin karşı baskısı sonrası afalladı bir anda.
5 ve 12. dakikalarda gelen goller moral motivasyonunu da aşağı çekti yeşil beyazlı takımın.
Ama 30. dakikadan itibaren Bursaspor kendi gibi oynamaya başladı.
Net pozisyonlar yoktu ama istek ve arzu üst seviyedeydi.
*
İkinci yarıda skor değişir mi diye düşünürken ev sahibi takım skoru 3-0 yaptı.
Fiziği muazzam.
Oyunu okuma becerisi üst seviyede.
Futbol zekası 10 üzerinden 10.
Son vuruşları tam isabet.
Önce bir maşallah diyelim.
Ziraat Türkiye Kupası’nda attığı 4 golle Göztepe’yi adeta ‘Kör’ etti Batuhan.
Çok güzel goller attı ama bir o kadar da mütevazıydı sahada.
Doğrusu usta işi bir galibiyetti.
Konuk Karadeniz temsilcisi oyuna ve topa hakim taraftı.
Kaliteli kadrosuyla oyunu Bursaspor yarı alanında tutmayı bildi.
Bursaspor da aslında buna çok itiraz etmedi.
Deplasman taktiği uyguladı evinde resmen.
Defansını sıkı tuttu.
Orta alanda top çalmaya çalıştı.
Belli ki Mustafa Er, kulaklarını çekmiş gençlerin.
Bandırma’daki maçın ilk yarısında enerjisi iyiydi Bursaspor’un.
3. dakikada Burak Kapacak, yakın mesafeden öyle bir gol kaçırdı ki adeta saç baş yoldurdu.
Bu pozisyon iyi mücadelenin habercisiydi aslında.
Bandırma da kötü değildi.
Futbol anlamında ilk 45 dakika zevkli geçti.
İlk yarının uzatma bölümünde tecrübe devreye girdi ve Özer harika bir golle takımını 1-0 öne geçirdi.
*
Hatlar arasında ciddi bir kopukluk vardı.
Özellikle ilk 45 dakikada bırakın gol pozisyonunu aklı başında bir atak girişimi bile göremedik.
Bursaspor’un teknik sorumlusu Fazlı Tan da maç sonrası “Biz galibiyeti hak edecek oyun ortaya koyamadık” diyerek konuyu özetledi.
Bursaspor bırakın galibiyeti puanı hak edecek bir oyun sergileyemedi.
Doğrusu ben bu takımdan “elektrik” alamadım.
Elbette zaman zaman bu aksaklıklar olacaktır.
Genç kadrodan “süreklilik” beklemek onlara da haksızlık aslında ama bu tür durumlarda oyuncuları motive edecek hamleler yapmak lazım gecikmeden.
Kadrodaki oyuncuların yaş ve tecrübelerini de değerlendirsinler.
Ve hala aynı fikirdeyseler onlara söyleyecek sözüm yok.
Maçın neredeyse tamamında rakibine üstünlük kuran, bir anlamda oyunu rakip kaleye yığan Bursaspor, biri uydurma penaltı ve 2 basit golle sahadan yenik ayrıldı.
*
Bu kadro, kalecisinden savunmasına, orta alanından hücuma kadar tüm oyuncularıyla alkışlanmalı.
Bazı oyuncular normal performanslarının altında kaldılar.
Olabilir...
Teknik Direktör Mustafa Er, genç oyuncularını dinlendirmek adına kupa maçlarında rotasyona gidiyor.
Gençler dinleniyor, sahaya daha genç olanlar sürülüyor.
Yani 19-20 yaşındakiler dinleniyor, 17-18 yaşındakilar oynuyor.
Bundan daha keyifli bir şey olabilir mi?
Bence yok...
*
Tek kelimeyle muazzam.
Pandemi sürecinde tribün kareografisinde Bursaspor, Süper Lig takımları dahil sanırım açık ara önde.
Vakıfköy’e, altyapıya gönderme yapan bu çalışmaya şapka çıkarmak lazım.
Tebrikler Bursaspor taraftarları.
*
Maça gelince.
Bursaspor’un genç kadrosu pişiyor.
Bursaspor durdurulamıyor
Uzun süre birlikte oynadıkları için birbirlerinin ne yapabileceğini gayet iyi biliyorlar Bursasporlu futbolcular.
Paslar otomatik yapılıyor...
Kanat hareketlenmeleri de ona göre gerçekleşiyor.
Hatalı paslarda mutlaka bir “özür” işareti var...
Gol sevinçleri bile sanki farklı.
Yedek kulübesindekiler daha fazla seviniyor gol atandan, sahada olandan.
Ve tüm oyuncular Mustafa Er’in ne istediğini çok iyi biliyor.
En önemlisi de bu zaten.
*
Oyuncu hamlelerinde bile aslında neyin aksadığını, teknik heyetin ne yapmak istediğini sahadakiler hemen anlıyor.
Bir bakıyorsunuz değişiklik sonrası kurgu otomatik olarak değişiyor.
Keçiörengücü maçında da benzer bir tablo vardı.
Önce rakibi bir tarttı Bursaspor.
Sonra ona göre bir kurgu belirledi.
Penaltıdan da olsa üstünlük golünü buldu yeşil beyazlı takım.
Golden 2 dakika sonra kaçan net gol olsa farklı skordan bile konuşabilirdik.
*
Çok kaliteli bir mücadele vardı sahada.
İlk yarıda iki takım da çok önemli pozisyonlar buldu.
İkinci yarıda da durum fazla değişmedi.
Karşılıklı ataklar ve kalecilerin başarısı.
Bursaspor durdurulamıyor.
Bursaspor yine önemli bir maçta daha 3 puan almayı başardı.
Tebrikler gençler...
TAHTA AÇILSIN MI?
Tecrübe olarak bu takımın Süper Lig’e yükselme anlamında sıkıntı yaşayacağını düşünenlerdendim.
Düşüncemde hala tam olarak bir değişiklik yok aslında.
Çünkü ligin sonuna doğru sadece saha içi mücadelesi yetmeyecek.
Saha dışında da ayak oyunları olacaktır.
Bu gençler saha içini çözer de...
Saha dışı ayak oyunları ile mücadele edilebilir mi?
Çok emin değilim.
*
Ama görüyoruz ki alt ligde de olsa tüm Türkiye, Bursaspor’un maçlarını ilgiyle takip ediyor.
Ünlü spor adamları, sanatçılar, sosyal medya üzerinden genç oyunculara methiyeler düzüyor.
Devre arasında alınacak oyuncuların katkısı yeterli olur mu?
O da büyük bir soru işareti.
Hele Bursaspor’un borç yükünü düşünürsek...
O nedenle transfer tahtası açılsın mı?
Bilemedim doğrusu...
KALECİLERİN GÜNÜ
Hem Bursaspor kalecisi Ataberk Dadakdeniz hem de Keçiörengücü Metin Uçar, bana göre günün iki formda ismiydi.
Ataberk, rakibin skoru dengelemesine, hatta öne geçmesini, Metin ise Bursaspor’un farka gitmesini önledi.
Maçta öyle hırslı bir mücadele vardı ki sahanın en iyileri kaleciler oldu.