Fiyat yükselince markalı zeytinyağı ihracatı öne geçiyor

EYLÜL ayı başlarında Akhisar Ticaret Borsası Genel Sekreteri Gökben Dikili Altaş’dan mesaj geldi:

Haberin Devamı

- Akhisar Zeytin Hasat Şenliklerimizi bu yıl ne yazık ki ülkemizde yaşanan tarifsiz acılar nedeniyle iptal ediyoruz.

Ankara’da 102 kişiyi aramızdan koparan iki canlı bomba sonrası aynı konuyu Ayvalık Ticaret Odası önerdiğindeki “Hasat Günleri Komitesi” de düşündü. Komite şu karara vardı:

- Biz “Hasat Günleri”ni eğlenmek için değil, zeytin ve zeytinyağına ilgiyi artırmak için düzenliyoruz. Acımızı yüreğimize gömüp işimize odaklanmak zorundayız.

Ayvalık Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyeleri Halil Cevdet Kantarcı ve Sezai Madra’nın rehberliğinde “11. Ayvalık Uluslararası Zeytin Hasat Günleri” için yola çıktık. Ayvalık’ta ilk göze çarpan slogan şu oldu:

- Zeytin Varsa Hayat Vardır.

Ayvalık Belediye Başkanı Rahmi Gençer, “Hasat Günleri”nin etkisine işaret etti:

Haberin Devamı

- 10-11 yıl önce ülkemizde kişi başına yıllık zeytinyağı tüketimi 800 gramdı. Bugün 2 kiloya kadar çıktı. Bunda “Hasat Günleri” vesilesiyle medyanın zeytin ve zeytinyağına gösterdiği ilginin önemli payı var.

Ayvalık Ticaret Odası Başkanı Benhan İbrahim Kantarcı, Türkiye’de zeytin ağacı varlığının 167 milyona ulaştığını vurguladı:

- Hem kişi başına yıllık tüketimi 3 litreye çıkarmaya, hem de ihracatı artırmaya çalışacağız. Bunun için de çiftçiye kilo başına 70 kuruş, ihracata da kilo başına 1.3 liralık desteğin artırılması gerekiyor.

Ayvalık zeytinyağı için 2007’de coğrafi işaret aldıklarını anımsattı:

- Son 10 yılda ülkemizin yıllık ortalama zeytinyağı üretimi 140-150 bin ton dolayında seyretti. Bunun 5-6 bin tonunu Ayvalık zeytinyağı oluşturdu. Tağşiş ve yol kenarlarında satılan markasız-sağlıksız ürünler önemli sorun olarak karşımızda duruyor.

Sezai Madra’dan ayrıntılı veri istedik, Ayvalık Ticaret Odası Zeytinyağı Komitesi Başkanı Aysun Uygun’u işaret etti. Uygun, 2014 rekoltesinden söze girdi:

- Geçen yıl zeytin rekoltesi 1 milyon 108 bin tondu. Zeytinyağı üretimi de 170 bin ton dolayındaydı. Zeytinyağı üretimi bu yıl 140 bin tona inecek gibi.

İhracata değindi:

- Zeytinyağı ihracatımız 2013’te 26 bin tondu. 2014’te 15 bin tona indi. Bu yılki beklenti 20 bin ton.

Haberin Devamı

İhracatın parasal değerini sorduk, Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı olan kayınbiraderi Emre Uygun’u arayıp doğru bilgiyi aldı:

- Geçen yıl 100 milyon dolarlık zeytin, 66 milyon dolarlık da zeytinyağı ihracatı gerçekleşti.

İhracata yüklenmek gerektiğinin altını çizip, kendi şirketleri Monteida’dan örnek verdi:

- Avustralya, Çin ve Japonya’ya küçük de olsa ihracatımız var.

Zeytinyağı ihracatının ne kadarının markalı olduğunu merak ettim, Emre Uygun’a danıştı:

- 2014’te 15 bin tonluk zeytinyağı ihracatının 10 bin tonu markalıydı.

Markalı ihracatın “dökme”yi geçmesi ilgimi çekti, Emre Uygun şu noktanın altını çizdi:

- Fiyat yükselince markalı ihracat öne geçiyor. Fiyat düşünce “dökme” ihracat artıyor.

Haberin Devamı

Türk zeytinyağının dünyada hak ettiği yeri ve değeri bulmasının yolu markalı ihracattan geçiyor...

  

Büyükelçi ‘yağcı’ oldu

 

Fiyat yükselince markalı zeytinyağı ihracatı öne geçiyor

EMEKLİ Büyükelçi Naci Sarıbaş’la “11. Ayvalık Uluslararası Zeytin Hasat Günleri”nin Küçükköy bölümünde karşılaştık:

- Demsa’nın gemi teslim töreni için Seul’e gelmiştiniz. Ben o sırada Seul Büyükelçisi idim.

Eşi Gülden Sarıbaş, kartını uzattı:

- Zarbalı Ayvalık...

Sonra Ayvalık Zeytinyağı Pazarı’ndaki standlarına uğradım. Gülden Sarıbaş, dedesi Hulusi Zarplı’nın öyküsünü anlattı:

- Rahmetli Büyükdedem Balıkesir tarihine 41 bayrak adamdan biri olarak geçen Zarbalı Hulusi Bey, 1922’de Ayvalık’a yerleşerek zeytinyağı, un ve sabun üretip, İstanbul’da kuzeni Zarbalızade Ferid Bahaeddin ile beraber satışa sunarlar. “Zarbalı” markamızın kökeninde bu tarih var.

Naci Sarıbaş’a döndüm:

Haberin Devamı

- Emekli olunca üretim ve ticarete mi yöneldiniz?

- Aslında geçmişimde ticaret var. “Çıtır” markasıyla patates işi yaptım. Babam yaptığım işi sevmedi. Ben de Dışişleri’ne girdim.

“Yağcı” olan büyükelçinin kısa öyküsü böyle...

Yazarın Tüm Yazıları