Yenilenebilir enerji öne geçti

COVID-19 salgın günlerini seyir defterine yazmaya devam ediyoruz.

Haberin Devamı

Salgın ölüm getirdiği için yarattığı diğer etkilere bakma cesaretini gösteremiyoruz. Eve kapandığımız için hava kirliliğinin azaldığını, karbon salımının düştüğünü, hayvanların insanların yaşadığı yerlere geri döndüğünü anlatan haberlere ara ara denk geliyoruz ama kulak arkası ediyoruz daha büyük derdimiz olduğu için. Bugün elektrik üretiminde, Türkiye’nin bu salgın dönemindeki durumunu, bir günlük tüketim üzerinden değerlendirerek, aslında planlama ile dünyayı daha yaşanır bir yapabilme şansımızın olduğunu görelim istedim.Elime geçen veri 6 Nisan 2020’ye ait. 6 Nisan’da günlük elektrik tüketiminde, yenilenebilir enerji kaynaklarından yapılan üretim miktarı, toplam tüketimin neredeyse yüzde 69’u. Tüm yıllardaki rakamlara ulaşabilmiş değilim ama bu rakamın Türkiye için rekor olma ihtimali de var. Daha önce günlük bazda yenilenebilir enerjiden elde edilen günlük elektrik enerjisinde üst rakam bir kaynağa göre yüzde 58 ile 1 Nisan 2018’de olmuş. Gelelim o günkü döküme:

Haberin Devamı

AKARSU HES 16,44 

BARAJLI HES 29,98

RÜZGAR 16,58

GÜNEŞ 0,13

JEOTERMAL 4,07

BİYOKÜTLE 1,65

YENİLENEBİLİR TOPLAM 68.85

İTHAL KÖMÜR 9,29

DOĞALGAZ 6,45

DİĞER 0,12

LİNYİT 15,2

FOSİL YAKITLAR TOPLAM 31,06

GENEL TOPLAM 99.91

Gördüğünüz gibi bu durum bir yandan karbon salımının azalması açısından memnuniyet verici diğer yandan yerli üretim açısından. Düşünsenize doğal gaz ve ithal kömüre paramız gitmiyor. Bakın bu anlamda genelde de bir olumlu gidiş görülüyor. Enerji Bakanlığı’nın internet sitesinde; “2018 yılında elektrik üretiminin yüzde 37,3’ü kömürden, yüzde 29,8’i doğal gazdan, yüzde 19,8’i hidrolik enerjiden, yüzde 6,6’sı rüzgardan, yüzde 2,6’sı güneşten, yüzde 2,5’i jeotermal enerjiden, ve yüzde 1,4’ü diğer kaynaklardan elde edilmiştir” deniliyor.Yine aynı sitede 2019 Eylül ayı sonu itibarıyla bu rakamlar; “Yüzde 31,4’ü hidrolik enerji, yüzde 28,6’sı doğal gaz, yüzde 22,4’ü kömür, yüzde 8,1’i rüzgar, yüzde 6,2’si güneş, yüzde 1,6’sı jeotermal ve yüzde 1,7’si ise diğer kaynaklar şeklindedir” ifadesiyle gelişimin karbon salımı düşük kaynaklara yönelmekte olduğunu da gösteriyor.Ancak bir sıkıntılı durumu da ifade etmeliyim.Türkiye’de günlük elektrik tüketimi 800-900 MWh civarında. 6 Nisan’da ise bu rakam ancak 657 Mwh olabiliyor. Yani normal tüketimin 3’te 2’si kadar. Bu da çarkların durmaya başladığının habercisi.Yine de yenilenebilir enerji kaynaklarının kapasitelerinin tamamının kullanılmadığını da belirtelim.Türkiye, güneş ülkesi malum.Almanya, yenilenebilir enerjide bazı günler tüketiminden fazlasını üretir durumda. Bizde niye olmasın. Kalın sağlıcakla.

Yazarın Tüm Yazıları