3 F (Fado, Fadima, Futbol) 1 F’ye (Fransa) karşı

Euro 2016’da perde, bu geceki finalle kapanıyor. Bir tarafta Salazar’ın “Yıllarca ‘3F’yle (Fado, Fadima ve Futbol) yönettim” dediği bir ülkenin temsilcisi, öte tarafta evinde bir kez daha kupayı kucaklamak isteyen Fransa… Geceye Ronaldo mu Griezmann mı damga vuracak, göreceğiz. Finali, ayrıntılarıyla masaya yatırdık...

Haberin Devamı

CRISTIANO RONALDO

‘Babam için’...

 

 

O, kuşkusuz günümüzün en önemli futbol fenomenlerinden. Tek bir problemi var; Messi’yle aynı dönemde oynamak. Hali, hareketi, tavrı, golleri, başarıları sürekli Arjantinli meslektaşıyla kıyaslanıyor. Kulüpler düzeyinde her türlü başarıyı tattı ama milli takım formasıyla tıpkı Messi gibi ‘Resmi’ bir şampiyonluğu yok. Eğer Portekiz, bu gece Fransa karşısında ‘Mutlu son’a ulaşırsa, yakın bir zaman önce Copa America’daki başarısızlık nedeniyle milli takımı bırakmaya karar veren Messi’ye karşı büyük bir moral üstünlük kazanacak ve kıyas düzlemlerinde uzun süre bu başarı konuşulacak. Euro 2016’da geç açıldı ama nihayetinde ‘Dört turnuvada gol atan tek futbolcu’ unvanının yanı sıra Platini’yle birlikte ‘Avrupa Şampiyonaları Tarihi’nde en çok gol (9) atan oyuncu apoletini taktı. Bu gece atacağı olası bir gol, onu Platini’nin önüne taşıyacak.

 

Haberin Devamı

Yoksul bir aileden geldi, futbol onun için aynı zamanda bir sınıf atlama aracı oldu. Babasını 2005’te kaybetti. Cristiano, babasına ilişkin onunla ne yazık ki gerçek anlamda sohbet edemediğini, çünkü sürekli sarhoş olduğunu söylüyor. Ve ekliyor: “Erken ölmesi konusunda çok öfkeliyim, çünkü bütün başarılarımı babamın görmesini, beni seyretmesini isterdim.” Kuşkusuz bu ‘Freudyen yara’, erken yaşta baba olmasına kapı araladı, kendisini konu eden belgeselde konuya ilişkin şunları söylemişti: “Genç yaşta baba olmaktı dileğim; çünkü yaşadıklarıma onun tanık olmasını, babam vasıtasıyla yaşamadıklarını onun yaşamasını istiyordum.” Bu gece babasına ve oğluna layık olmak için elinden geleni yapacağı muhakkak…

 

Portekiz diktatörü Salazar, “Ülkeyi yıllarca ‘3F’ (Fado, Fadima ve Futbol) ile yönettim” sözüyle tarihe geçmişti.

 

‘3F’deki Fado, 19. yüzyıl çıkışlı Portekiz halk müziğidir. Fadima ise 1917’de Hz. Meryem’i gördüğünü iddia eden üç çobanın yaşadığı ve sonradan kutsal bir yer olarak kabul edilen köyün ismidir.

 

 

Haberin Devamı

ANTOINE GRIEZMANN

Dedesi Portekizli...

 

 

İlginçtir, anne tarafından Portekizli, hatta dedesi Amaro Lopes, Paços de Ferreira’da top bile oynamış. Çocukken tatilini dedesinin yanında, Portekiz’de geçiren Antoine’ın kariyeri, doğduğu yer olan Mâcon’un takımında başladı. Bir dostluk maçında Real Sociedad’ın ilgisini çekti ve San Sebastian’ın yolunu tuttu. Mavi-Beyazlılardaki ışıltılı performansı, onu Atletico Madrid’e taşıdı. İki sezondur Diego Simeone’nin oyundaki temel taşlarından birisi.Çok hızlı ve son vuruş itibariyle etkileyici bir stile sahip olan Griezmann, gol sonrası sevinçleriyle de ilgi çeken bir futbolcu. Turnuvanın başında Deschamps onunla birlikte Pogba’yı ‘İlk 11’den kesmişti ama sonrasında oyuna dahil olduğu anlarda kalitesini hatırlattı ve golünü attı. Yarıfinalde Almanya ağlarını iki kez havalandırıp Fransa’yı finale taşıdıktan sonra ülkesinin eski yıldızlarından Thierry Henry ona ilişkin “Artık bir kahramanımız var, çok büyük bir oyuncu” yorumunu yapıyordu. İlginçtir, 13 Kasım 2015’te Stade de France’da Fransa, Almanya’yla hazırlık maçı oynarken IŞİD Paris’i kana buluyordu. ‘Maviler’in o gece sahada ter döken iki oyuncusundan Lassana Diarra’nın kuzeni olaylar sırasında hayatını kaybederken Griezmann’ın kız kardeşi de Bataclan Tiyatro Salonu’ndaki katliamdan sağ kurtulmayı başarıyordu. Eğer bu gece bir futbol mucizesi olmazsa Griezmann turnuvayı ‘Gol Kralı’ unvanıyla kapatacak. Ve muhtemeldir ki yakın bir zaman içinde bütçesi daha büyük Avrupa takımları, onu Atletico’dan kopararak kadrosuna katmak için uğraş verecek.

 

Haberin Devamı

DESCHAMPS TARİHE GEÇECEK...

 

Eğer bu geceki finali Fransa kazanırsa Didier Deschamps, bu turnuvayı hem futbolcu (ki şampiyon takımın kaptanıydı) hem de teknik adam olarak kazanan ilk isim olacak. İtalyan Dino Zoff, futbolculuğunda kupayı 1968’de kazanmış, teknik direktör olarak katıldığı turnuvada ise 2000’de takımı İtalya, Fransa’ya kaybetmişti.

 

 

FİNALE NASIL GELDİLER?

 

Portekiz açıkçası finale daha kolay yoldan ulaştı. Ronaldo ve arkadaşları, gruptan üç beraberlikle çıktı, sonrasında turnuvanın ışıltılı takımı Hırvatistan’ı uzatmada yendiler, Polonya’yı penaltılarla geçtiler, final biletini de Galler’i 2-0 mağlup ederek aldılar. Altı maçta, 90 dakika içinde sadece Galler’i yenebildiler. Fransa ise gruptan yedi puanla çıktı, genel olarak çeyrek finaldeki İzlanda maçına kadar futbol açısından tatmin edici bir görüntüden uzaktılar. Yarıfinalde Almanya’yı geçerken de oyun üstünlüğü ve topa hâkimiyeti rakipteydi ama sonuç getiren darbeler onlardan geldi.

 

Haberin Devamı

İZLANDA RANDEVULARI!

 

İki takım da turnuvaya ‘Gönüllerin şampiyonu’ olarak veda eden İzlanda’yla oynadı. Portekiz grup aşamasında ‘Kuzey’in çocukları’yla 1-1 berabere kalırken Fransa çeyrek finalde 5-2’lik bir galibiyetle İzlanda’nın peri masalına son verdi.Fransız cephesi daha verimli...Portekiz’i bu turnuvada iki isim ayakta tuttu; üçer gol atan Ronaldo ve Nani. Fransa cephesi ise bu alanda daha verimli: ‘Maviler’de altı golle ‘Krallık’ta en üst sırada oturan Griezmann’ın yanı sıra üçer golle rakip ağları sarsan Giroud ve Payet ön plana çıkıyor.

 

TARİHE TANIKLIK ETMEK İÇİN...

Uluslararası futbol arenasındaki ilk büyük çıkışını Eusébio’lu takımla 1966 Dünya Kupası’nda yapan Portekiz’in büyük turnuvalarda şampiyonluğu yok. Bu gece ‘Mutlu son’a ulaşırlarsa, stattaki taraftarları tarihe tanıklık etmiş olacak.

 

Haberin Devamı

‘HAT-TRİCK’ YAPMAK İSTİYOR...

Tarihinde bir Dünya Kupası Şampiyonluğu (1998), iki de Avrupa Şampiyonluğu (1984 ve 2000) bulunan Fransa, bu gece evinde kazanarak koleksiyonunu genişletmek istiyor.

 

NASIL OYNUYORLAR?

Portekiz öncelikle sağlam defansıyla dikkati çekiyor. Savunmanın orta göbeği finalde Pepe ve Fonte’ye emanet edilecek gibi. Teknik direktörlük kariyeri Portekiz’le Yunanistan arasında şekillenen ve Porto, Benfica, AEK, Panathinaikos, PAOK gibi ekiplerin yanı sıra Yunanistan Milli Takımı’nı da çalıştıran Fernando Santos, Portekiz’e sonuca yönelik bir futbol oynatmayı tercih etti. Turnuva ilerledikçe Renato Sanches’i daha sık kullanmaya başlayan 61 yaşındaki teknik adam kondisyonundan dolayı Quaresma’yı da oyun sonlarında sahaya sürüyor. Portekiz, Nani ve elbette Ronaldo’nun iş bitiriciliği ve klasıyla sonuca gidiyor. Lakin bu ikili, Fransa karşısında geride kalan altı maçta buldukları hareket alanlarını yine bulur mu, işte orası muamma.
Didier Deschamps’ın Fransa’sı ise hem sağlam defansı hem de dinamik orta sahasıyla dikkat çekiyor. Kapalı savunmalara karşı Dimitri Payet’in kreatif futbolu devreye giriyor. Pogba, Matuidi, Sissoko enerjik ve yıpratıcı futbollarıyla oyun hâkimiyetini sağlıyorlar, forvet arkasında Griezmann üstün yeteneğiyle, Giroud da iş bitiriciliğiyle gole ulaşıyorlar. Turnuva performansları ve kâğıt üzerindeki artıları göz önüne alındığında finalin favorisi kuşkusuz Fransa ama Portekiz’in de tecrübeli ayaklarıyla kupaya uzanması mümkün.

 

LUİS NANİ

Geçen sezon gözümüzün önündeydi. Lakin Fenerbahçe’deki inişli-çıkışlı performansı çok beğenilmedi. Euro 2016’da ise Portekiz’in en önemli isimlerinden biri olduğunu bir kez daha hatırlattı. Valencia’ya transferiyle de kuşkusuz Sarı-Lacivertli taraftarları üzdü ve “Elimizden böyle bir değeri kaçırdık” hissiyatıyla baş başa bıraktı.

 

DİMİTRİ PAYET

Biliç’in West Ham’ında harikalar yarattığı sezonun ardından Euro 2016’da da klasını konuşturdu. Açılış maçında Romanya’ya attığı gol sonrası sosyal medyada tezgâhtarlık yaptığı günlerdeki videosu sıkça paylaşıldı. Oğlunun “Babam dünyanın en iyi frikikçisi” saptaması da turnuvanın en sempatik görüntülerinden biriydi.

 

TURNUVA BAŞARILARI

Portekiz’in en büyük başarısı, evinde düzenlenen Euro 2004’teki finalistliği... Scolari yönetimindeki takım, o turnuvada Yunanistan’ın ‘defansif futbolu’na boyun eğmiş (Mavi-Beyazlılara grupta 2-1, finalde de 1-0 olmak üzere iki kez yenilmişlerdi) ve tarihi fırsatı kaçırmıştı. Şimdi yine finaldeler ve rakipleri ‘ev sahibi’ Fransa.‘Maviler’ ise Avrupa Futbol Şampiyonası tarihinde bu maçla birlikte üçüncü kez final oynuyorlar. Fransa, daha önceki iki finali (1984 ve 2000) de ‘Şampiyon’ unvanıyla tamamladı. İlkinde Platini ve arkadaşları İspanya’yı 2-0, ikincisinde de Zidane ve tayfası İtalya’yı 2-1 (‘Altın gol’le) yenmişti.

 

Yazarın Tüm Yazıları