Gökyüzünü SAJF kurtaracak

Pandemi nedeniyle uçak seferleri hâlâ çok az. Hiç uçulmadığı günler bile oldu. Gökyüzü belki de gerçekten bir nefes aldı. Oksijenine doydu. Ama 2019 yılına baktığımızda milyonlarca uçak seferi ile karbon emisyonu neredeyse tepeler yaratıyordu. Yukarısı kirleniyor. Geçici çözüm SAJF. Bir tür atık karışımı. Horul horul yakılan jet yakıtı kerosen içine katılıyor.

Haberin Devamı

Elektrikli otomobiller yeryüzünün kirliliğinin çehresini değiştirecek. Hele büyük kentlerde egzoz dumanı ve çıkan kurşun hepimizin yaşamına giriyor. Metaller vücudumuza saplanıyor. Ama şimdi çok ağır olsa da elektrikli otomobiller yeryüzündeki büyüyen felaketi değiştirecekler. Avrupa ve Amerika da elektrikli otomobil kullanımı katlanarak artıyor.

Gökyüzünü SAJF kurtaracak

EN AZ 7-8 YILI VAR

Bizde henüz çok ağır. Şarj istasyonları dahil sistemin birçok eksiği var. İnsanlar hala dizel otomobiller alıyorlar. Bizdeki değişimin nereden baksanız 7-8 yılı var. Tümüyle değil tabii. Elektrikli uçaklar gökyüzüne de çıktı. Ama sayıları az. Menzilleri düşük. Hala pil sanayii ya da bataryalar yeterince uzun enerji vermiyorlar.

Haberin Devamı

BU İŞİN ÇÖZÜMÜ NE?

Gökyüzünün yakıt konusundaki kesin çıkış yolu sıvı hidrojen. En iyi yakıt. En temiz yakıt. Hidrojenle uçan küçük uçnaklar yapıldı. Ama asıl önemli olan havayolu sanayiinin bu işi benimsemesi. Hidrojen yakıtı ile çalışan bir uçağı yapmak çok da kolay değil. Bugünkü teknolojide büyük değişimler gerektiriyor. Sıvı hidrojen, jet yakıtı için olanlardan yaklaşık üç kat daha büyük yakıt tankları gerektiriyor. -240 derecede tutulması gerektiğinden, ısı sızıntısı çok önemlidir, bu nedenle yüksek düzeyde yalıtılmış küresel veya kompakt silindirik tanklara ihtiyaç duyulur ve bu da uçak hacmini ve sürüklenmesini önemli ölçüde arttırır. Uçak imalatçıları çoğu zaman yaptıkları bir modeli uzatarak, motorlarını daha verimli yaparak falan işi maliyetleri en az 25-30 kat katlayıncaya kadar sürdürürler. Yani hidrojenle çalışan, gökyüzünü kirletmeyen uçaklarla uçmak için daha nereden baksanız 15-20 yıl var.

SAJF TAM OLARAK NEDİR?

Adından da anlaşılacağı gibi SAJF, mevcut petrol bazlı yakıtlara yenilikçi, emisyon azaltıcı bir alternatiftir ve çoğu yemeklik yağ, bitkisel yağlar, evsel katı gaz, atık gazlar, şekerler, amaca yönelik olarak yetiştirilen biyokütle ve bazı mahsuller gibi hammaddelere dayanmakta ve tarımsal kalıntılar. Yapısı nedeniyle, SAJF kullanmak,fosil yakıtlara kıyasla karbon yaşam döngüsü emisyonlarında önemli düşüşler anlamına gelir.

Haberin Devamı

DÖNÜŞÜMDE EN KISA YOL

Havacılığın iklim eylemini hızlı bir şekilde temizlemesi gerekiyor. 2008’de havacılık liderleri, 2050 yılına kadar karbon emisyonlarını 2005 seviyelerinin yarısına düşürmeyi taahhüt ettiler. Şimdi bazıları karbonsuz uçuştan bile bahsediyor. Daha iyi uçaklar, havaalanları ve operasyonlar önemlidir, ancak bu hedeflere ulaşmak için hiçbir şekilde yeterli değildir. Böylesine dramatik bir değişikliğin temelinin, fosil yakıtlardan düşük karbonlu veya karbonsuz enerjiye geçiş üzerine inşa edilmesi hedefleniyor. Havacılık endüstrinin karbon emisyonunu daha hızlı şekilde azaltmak isteyen CST Koalisyonu liderlerinin, umut verici bir seçenek olan Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı (SAJF) üzerinden ilerlemeyi hedeflediği anlatılıyor. Mevcut uçaklar ve yakıt altyapısıyla tamamen uyumlu olan SAJF; kentsel atıklar, tarımsal kalıntılar ve atık yağlar gibi yenilenebilir hammadde kaynaklarından sentezlenerek elde ediliyor. Hazırlanan raporlar da, SAJF kullanılarak bugüne kadar çeyrek milyondan fazla ticari uçuşun gerçekleştirildiği belirtiyor. Günümüzde SAJF üretimi henüz çok düşük bir miktarda yapılıyor. 2019’da tüm dünyada, ticari havayollarının kullandığı toplam 300 milyon ton jet yakıtına karşılık, dünya genelinde toplam 200 bin tondan daha az SAJF üretimi gerçekleşti. Gökyüzünün kirlenmesi, iklim değişikliği gibi çok sorunun tek çözümü SAJF olmayacak elbette. Ama uçak sanayinin kollarımı sıvaması için yakarının da beklemeye çok tahammülü yok artık.

Haberin Devamı

HAVA TAKSİ DOLMUŞ OLDU

Bugüne kadar gördüğümüz prototip hava taksi araçlarının çoğu iki kişilikti. İlk biraz daha dolmuş görevi yapacak 5 kişilik bir model ortaya çıktı. Bir bakıma hava taksi anlayışı yerini hava dolmuşa bırakacak. Bu arada önemli bir gelişmede güç ile ilgili. Var olan Drone taksilerin havada kalış süreleri çok kısa. Ama şimdi yakıt pili ile bu süre 3.5 saate kadar çıkıyor. Hidrojenden burada yararlanılacak.

Gökyüzünü SAJF kurtaracak

Ulusal hava sistemlerine kolayca entegre olabilecek modeller için yapılan çalışmalara Amerikan Sivil Havacılık Otoritesi FAA’de öncülük yapıyor. Dikine kalkış yapan ve dikine inen Drone yapısallığındaki hava taksi oluşumlarından biri de Türkiye’de. İnsansız hava araçları üretiminde dünya çapında bir başarı yakalayan Baykar makina bir model üzerinde çalışıyor. Proje, endüstrinin geliştirdiği bu tasarımların gelecekte diğer hava trafiğiyle nasıl güvenli bir şekilde etkileşime girebileceğini görmek için yenilikçi kentsel hava hareketliliği (UAM) araçlarını veya elektrikli dikey kalkış ve iniş araçlarını (eVTOL’ler) test etmek için endüstri ile ortaklık yapıyor.

Haberin Devamı

AAM misyon entegrasyon müdürü Davis Hackenberg, “Araç ortaklıklarımız NASA ve AAM’deki sektör başarısı için kritik önem taşıyor” dedi. “Bu ortaklıklar, standardizasyonu, sertifikasyonu ve nihayetinde güvenli ve ölçeklenebilir UAM operasyonları için operasyonel onayı destekleyecek olan veri toplamamızın temel taşıdır.”

Wisk ve Alaka,her iki ortak da , kendi otomasyon ve araç tasarımlarına odaklanan operasyonel güvenlik senaryolarını değerlendirmek amacıyla 2022’de başlayacak ilk Ulusal Kampanyaya (NC-1) hazırlanmak için diğer ortaklıklara katılacak.

Wisk’in tamamen elektrikli eVTOL hava taksisi ve Alaka’i’nin Skai adlı eVTOL hava taksisi, bu uçuş testi ve değerlendirmesi serisinde gösterilmek üzere tasarlandı. Alaka’i, hidrojen yakıt hücreleriyle çalışan yeni teknolojileri getiriyor. Her iki tip araç tasarımı ve tahrik sistemleri, Ulusal Kampanya’nın kentsel, banliyö, kırsal ve bölgesel ortamlarda yolcu ve kargo taşımacılığı için gelişmekte olan havacılık pazarlarındaki çeşitli araç geliştiricileri ve üreticileriyle etkileşim kurma misyonunu sürdürmesini sağlayacak.

Haberin Devamı

ÖN KOLTUK BARİYER OLDU

Elbette maske zorunluluğu uçak kabinlerinde virüsle baş etmenin bir numaralı gücü. Uçak içindeki havanın hastane ameliyathanelerinden çok daha hızlı değişimi ya da doğru şekliyle temizlenmesi ikinci en önemli faktör. Ama ön koltuğun hakkı da ödenemez. Yolcuların, uçuşların büyük kısmında aynı yöne, karşılarına bakmaları ve karşıların da öndeki koltuğun arkasını görmeleri ciddi bir değer taşıdı. Maske biraz burundan düşse de karşı yöne bakıldığı için bir nedenle parçacıklar nefesle karşıya çarpsa bile üstten gelen havalandırma hareketi ile yere yönleniyor. En ön sırada oturuyorsanız bunda da karşınıza gelen ayırımım panosu bir bariyer oluşturdu.

Gökyüzünü SAJF kurtaracak

TEHLİKE GEÇMEDİ

Bu yüzden uçak içi dezenfektan işlemi yapan firmalar özellikle koltuk arkalarını daha titiz bir şekilde temizlediler. Aynı şey yemek için ya da başka bir nedenle açılan koltuk masalarına uygulandı. Ellerin çok fazla temas ettiği masalar ciddi bir bicimde dezenfekte edildi. Halen de sürüyor. Henüz tehlike geçmiş değil. Belki 2024 yılına kadar uçaklarda maske zorunluluğu sürecek. Aşı bir anda çare olacak bir şey değil. Bu yüzden havacılığın zararı da büyümeye devam edecek.

Salgının neden olduğu hasarın tam boyutu asla bilinemeyebilir. Sadece havayolları için kayıplar 2020’de 120 milyar doların üstünde. 2021’de en az 50 milyar dolar olacak. Seyahat ve turizm, kilitlenmeler ve aile ayrılıklarıyla ilgili 46 milyona varan iş kaybının neden olduğu muazzam bir sosyal ve zihinsel zarar var. Herkesin yeniden gönül rahatlığı ile uçabilmeleri çok önemli. Uçaklar sanılanın aksine belki de bir AVM’de dolaşmanın yanında çok daha risksiz görünüyor.

UZAKTA BİRİNİN YANINDA OTURMANIN RİSKİ NEDEN DÜŞÜK?

* Oturma pozisyonu: Uçakta çoğu zaman başka bir kişiye bakmaktansa öne bakacak şekilde oturursunuz. Bu, başka birinin dışarı attığı nefeste nefes alma şansı açısından büyük bir fark yaratır.

* Koltuk arkalıkları: Salgının yayılmasının önündeki diğer bir engel, yüksek koltuk arkalıklarının sağlam bir bariyer görevi görmesidir.

* Yüksek hava akış hızı: Araştırmalar, bir uçaktaki hava akışının (tavandan zemine) damlacık yayılmasına diğer benzer ortamlara veya taşıma modlarına göre daha az iletken olduğunu göstermiştir.

* Hava değişimi: Modern jet uçakları, virüsleri, bakterileri ve mantarları yok etmede yüzde 99.9 + etkili hastane sınıfı Yüksek Verimli Partikül Hava (HEPA) filtreleriyle birlikte yüksek hava akışı ve değiştirme oranları sunar. Kabin havası her 2-3 dakikada bir değiştirilir.

Yazarın Tüm Yazıları