Çocuklar her şekeri yemesin!

Bandırma Kaymakamı Günhan Yazar, okul kantinlerinde bulunan “mısır ve glikoz şurubu” gibi sağlığa zararlı tatlandırıcılı ürünleri büyük ölçüde kaldırdıklarını anlatarak, konuyu kamuoyu gündemine getirdi.

Haberin Devamı

Bugün birer yetişkin olan ve sokaklarda salçalı ekmekle büyüyen bizler için şekerin zararlı olduğunu söylemek çok güç gelebilir ama aradan geçen yıllar ve yiyecek sektörünün ürünleri ucuza mal etme isteği karşımıza şeker hastası çocukları çıkardı. Ayrıca bu maddelerin vücut direncini kırdığı da biliniyor.
Dünya evde yapılan biber salçası kadar masum değil ve çocuklar okullarda, sokakta o çok sevdikleri yiyecek ve içeceklerle zehirleniyor. Bugün bir rahatsızlık görmeyebiliriz, ancak önümüzdeki yıllar içinde bu zararlı tatlandırıcıların insan vücudunu nasıl tahrip ettiğine hepimiz tanık olacağız.
Yazar’ın bu alanda ortaya koyduğu çaba ve yaklaşım çok güzel ama yalnız başına yeterli değil. Biz tüketicilere ve yetişkinlere çok görev düşüyor. Önce yetişkinler o zararlı ürünleri satın almama kararları alıp uygulamalı ki, çocuklara örnek olabilsin. Ayrıca çocuklar yalnızca okul kantinlerinde değil, ailelerinin yanında da bu yiyecek ve içecekleri tüketebiliyorlar. Kısacası ‘çocuklar mutlu olsun’ diye ellerine tutuşturulan, yiyecek ve içecekler onların Azrail’i. Artık bu konuda umarım ailelerde bir şeyler yapar ve Yazar’ın okul kantinlerinde başlattığı bu uygulama evde de devam eder. Tıpkı çocuğun eğitimde olduğu gibi beslenmesinde de en önemli nokta ailesi ve evidir.

Haberin Devamı


ŞİİRLER VE ŞARKILAR ESKİMEZ


Geçtiğimiz günlerde kuruculuğunu Fatma Sibel Salı’nın yaptığı Kavram Temel Lisesi’nin mezuniyet törenine katıldım. Herkes içi mezuniyet, bir hayatın bitim bir başkasının başlaması anlamına gelir ama bu çocukların mezuniyetleri biraz farklıydı.
Lisenin kurucusu Fatma Sibel Salı, hüznü ve mutluluğu birlikte yaşadıklarına değinerek “Onları kendinden emin bilgili görgülü yaşamı seven yaşatmayı görev bilen bireyleri sizlere tekrar takdim ediyorum. Sağlık, mutluluk diliyorum; ahlaklı ve başarılı olmanızı istiyorum” dedi.
Yeni mezunlar, Adnan Yücel’in “Yer Yüzü Aşkın Yüzü Oluncaya Dek” isimli şiirini ve Zülfü Livaneli’nin “Ey özgürlük” şarkısını koro halinde seslendirdiler. Bir şiiri koro olarak okumanın ne denli zor olacağını düşünün ama bu çocuklar her bir dizeyi hissederek okudu ki, yıllar boyu ne kendileri ne de mezuniyete katılanlar bu anları unutmayacak. Şiirini gençler okuduğunda işte o zaman şair iki kez şairdir artık. Umarım hedefledikleri yerleri kazanırlar, hayatları nice şiirler daha güzel olur. Gençliğimi bir şiirle bana geri verdikleri için mutluyum. Şiiri sevmek insanları, doğayı, hayvanları sevmekle eşdeğerdir. Şiir hayatın birkaç dizeye yansımadır. İşte o yansıyan hayattan direnmeyi öğrenebiliyorsak insan oluruz. Şiirler ve şarkılar eskimez o şiir okuyan çocukların hepsi artık birer genç ve hep öyle kalacak…

Yazarın Tüm Yazıları