Sevil Erkuş

AFAD Başkanı, Hürriyet’e konuştu

16 Mart 2018
Afrin kent merkezini kuşatmasının ardından Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), kent merkezinden ayrılmaya çalışan siviller için güvenli bir koridoru açıkta bıraktı. Afrin’den ayrılmaya çalışan yüzlerce araçlık konvoyun görüntüleri medyaya yansırken, Afet ve Acil Durum Yönetim Başkanlığı (AFAD) ve Türk Kızılayı da buradan gelecek nüfus hareketini karşılamak için hazırlık yapıyor.

Hürriyet’e konuşan AFAD Başkanı Dr. Mehmet Güllüoğlu, Afrin kent merkezinden göç dalgasını karşılamak üzere güneyde İdlib bölgesi ve doğuda Fırat Kalkanı bölgesinde kamp hazırlıklarına başladıklarını anlattı. AFAD, aynı zamanda Zeytin Dalı Operasyonu kapsamında Afrin’de ele geçirilen köylerdeki sivillerin ihtiyaçları için de insani yardım ulaştırıyor.
Suriye krizi bugün yedinci yılını geride bırakırken, Güllüoğlu, Fırat Kalkanı bölgesi, İdlib ve şimdi de Afrin’den olası göç dalgası için AFAD’ın yürüttüğü çalışmaları şöyle anlattı:

FIRAT KALKANI’INDA KALKINMA PROJELERİNE GEÇTİK

“AFAD olarak biz öncelikle erişimimizin olduğu bölgeler, Fırat Kalkanı ve İdlib bölgesine diğer sivil toplum kuruluşlarıyla elimizden gelen yardımı yapıyoruz. Fırat Kalkanı’nda tipik bir güvenlik operasyonundan çok daha öte bu insanların geri dönebilecekleri bir şehrin, kasabının, köyün yeniden ayağa kaldırılması çalışması yapılıyor. Fırat Kalkanı bölgesinde artık hastane okul inşası gibi, hayatın normalleştirilmesi için kalkınma projeleri yürütüyoruz. Suriye’nin bir geleceği olacaksa artık bu faaliyetleri konuşmaya başlamakla olacak.


Yazının Devamını Oku

Ankara çok değişti ama insanları değişmedi

4 Mart 2018
Büyükelçi Eitan Na’eh yıllar sonra Ankara’ya döndüğünde şehri oldukça değişmiş bulduğunu, kentin ne kadar büyüdüğünü görünce çok şaşırdığını anlatıyor ve ekliyor: “Ama insanların değişmediğini gözlemliyorum.”

İsrail Büyükelçisi Eitan Na’eh, hem başkentin hem de Türkiye siyasetinin yakın tarihine aşina bir isim. 1993-1997 yıllarında, henüz otuzlu yaşların başındayken İsrail’in Ankara Büyükelçiliği’nde görev yapmış.
Turgut Özal’ın yeni vefat ettiği günler. O dönemi anlatırken “Çok ilginç zamanlardı. Türkiye’nin değişim zamanlarıydı” diyor.
İsrail ile Türkiye arasında ilişkilerin normalleşmesinin ardından, 2016 yılında Ankara’ya atanan Büyükelçi’nin avantajlarından biri de ülkenin ve siyasetinin dokusuna yabancı olmaması.
İsrail-Türkiye ilişkilerinin derin bir travma atlattığı yılların ardından Ankara’ya gelen Büyükelçi Na’eh, iki ülke arasında siyaseten hâlâ iniş çıkışlar yaşanıyor olsa da geleceğe dair umutlu. Özellikle de iki ülke insanları arasındaki bağdan ve temeli Akdenizliliğe inen benzerliklerinden dolayı...
Na’eh ile Ankara’da müdavimi olduğu Ankara Kalesi’ndeki Kirit Kafe’de buluştuk. Artık ahbap olduğu esnafın dükkânlarını dolaştık. Büyükelçi yıllar sonra Ankara’ya döndüğünde şehri oldukça değişmiş bulduğunu, kentin ne kadar büyüdüğünü görünce çok şaşırdığını anlatıyor ve ekliyor: “Ama insanların değişmediğini gözlemliyorum.”

BİRÇOK AÇINDAN BİRBİRİMİZE BENZİYORUZ

“(Türkiye’de) Siyasette ilişkileri yönetmek diğer ülkelere nazaran kimi zaman zor olsa da burada insanlarla direkt, informal ilişki kurmak daha kolay. Benim kişisel tercihim de bu yönde. Buradaki zihniyet bize daha yakın. Buna Akdenizlilik hali de diyebiliriz. Birçok açından birbirimize benziyoruz. İnsanlarla bir araya gelip oturup konuştuğumuzda çok sıcakkanlı ve müthiş misafirperverlikle karşılıyorlar. Bir Avrupa kendine gittiğimizde ve birisiyle görüşmek istediğimizde en az iki hafta önceden randevulaşmam gerekiyor. Bugün bir arkadaşım ve eşini aradım ve yarınki yemeğe davet ettim. Buradaki dostlarımıza haftalar öncesinde davet gönderince, ‘Dur bakalım daha çok var’ diyorlar. Seyahat etmeyi o zamanlarda da çok severdik. Ama şimdi daha çok seyahat ediyoruz. Büyükelçi olmak, daha fazla mobilize olmamı sağlıyor. Seyahat etmek, insanlarla, kültürle kaynaşmak, tarihi anlamak bizim işimizin bir parçası. Türkiye’de muhteşem yemekler yedim. Kastamonu, damağımda derin izler bırakmıştır. Pastırma muhteşem bir lezzet. En iyi balıkları Türkiye’de yedim.


Yazının Devamını Oku