Bu sorunu yaşayanların büyük bir kısmında sorun fiziksel değil, psikolojik sebeplerden kaynaklanır. Hasta öncelikle bir jinekolog hekim tarafından muayene edilmeli ve fiziksel bir sorun yaşamadığı tespit edilmelidir. Sonrasında ise sorunun psikolojik boyutu ele alınarak tedavisi bir cinsel terapist tarafından planlanmalıdır.
Cinsel isteğin yeterli düzeyde olmadığı kişi, cinsellikten uzak durma isteği ile partnerinden de uzaklaşabilir. Bu da beraberinde ilişki problemlerine ve erkekte de bazı cinsel işlev problemlerine (erken boşalma, sertleşme sorunu, isteksizlik, geç boşalma gibi) sebep olabilir. Bu yüzden sorun kronikleşmeden ve ilişki yıpranmadan destek alınmalıdır.
Cinsellik doğuştan gelen bir dürtüdür ancak keşfi ve deneyimlenme süreci tamamen öğrenmeye dayalıdır. Toplumumuzda, özellikle kadınların doğru cinsel bilgileri alabilme fırsatları olmamaktadır. Kızlık zarına aşırı önem verilmesi, kız çocuklarının erken yaşlarda olumsuz ve yanlış cinsel hurafelerle korkutulmaları kadının cinselliğe karşı temel şemalarının negatif olmasında önemli rol oynar.Aynı zamanda erkeğin de kadın bedeni ve ruhu konusundaki bilgisizliği ve yanlış yaklaşımları kadınların olumsuz tutumlarında önemli rol oynamaktadır.
Bir ilişkide kavganın, tartışmanın sıkça yaşanması kadın için de erkek için de yıpratıcıdır. Cinsel sorunlar ilişki problemlerine sebep olabildiği gibi ilişki problemleri de isteksizliğe sebep olabilmektedir. Çoğu durumda ise bu bir kısır döngüye girerek birbirini takip etmektedir.
Kadının cinsel ilişki sırasında zevk alması, rahatlaması ve boşalması tekrar ilişkiye girmek istemesi için çok önemli bir ön koşuldur. Seksten zevk almayan, acı duyan, sadece erkek partner için yapılması gereken bir görev ve iş olarak bunu yaşayan kadında cinsel isteksizliğin yaşanması kaçınılmazdır. Bu tıpkı karnınızın doymadığı bir sofraya oturmak istememek gibi doğaldır. Doğru bilgilendirme ve tekniklerle aşılabilecek bir problemdir.
Kadın daha çok duygularıyla hareket eden bir varlıktır. Öfke ise birçok duyguyu içinde barındıran bir ikincil duygudur. Kadın geçmişe, evlilik sürecinde olanlara, eşine, kayın validesine ya da eski partnerine öfkeli ise cinsel isteksizlik yaşayabilir. Kadının geçmişle ilgili ve an’a dair özellikle öfkeye sebep olan meseleleri halletmesi cinsel haz alması için önemlidir. Geçmişte yaşanmış olumsuz deneyimlerin izlerinin silinmesi için uzman desteği gerekir.
Cinsellik, doğum öncesi süreçte başlayan, ergenlikte şekillenen ve tüm hayat boyunca süren bir gelişim evresidir. WHO (WORLD HEALTH ORGANISATION) Dünya Sağlık Örgütü’ne göre cinsel sağlık; kişinin duygusal, fiziksel, zihinsel ve sosyal olarak tam bir iyilik hali olup tüm insanların temel hakkıdır.
Geçmişte olduğu gibi günümüzde de cinselliği konuşmak çoğu zaman kolay değildir. Geçmişten farklı olarak günümüzde uyaranların çok daha fazla olması sebebiyle cinsel eğitimin önemi artmaktadır.
Çocuğun cinsel eğitimi erken yaşta ve yaşına uygun olarak alması, yetişkinlik döneminde sağlıklı ilişkiler yaşamasına yardımcı olur. Çocukların davranışları yetişkinlerdeki gibi üremeye ve haz almaya yönelik değildir. Vücudunu tanımaya çalışan çocuk tesadüfen cinsel organını ve o bölgeden haz aldığını keşfeder. Çocukların cinsellikle ilgili soru sormasının nedeni merak duygusudur. Çocuklar yetişkinler gibi cinsel isteğe ve hormonal etkilere sahip değillerdir. Duyduklarını ve öğrendiklerini hemen uygulamaya koyacakları düşüncesi doğru değildir. Çocukluk çağında mastürbasyon yapmak son derece doğaldır, çocuklarda cinsel gelişimin bir parçasıdır ve kendini tanıma isteğinin sonucudur. Günlük yaşam kalitesini etkilemediği ve başka sorunlarla birlikte görülmediği sürece endişelenmeye gerek yoktur.
Çocuklarla konuşurken üstü örtülü isimler yerine üreme organlarının ismini doğru vermek gerekir. Çocuğun hazır olduğu dönemde sade bir dille bilgi verilmeli ve her iki ebeveyn de aynı soruya aynı şekilde cevap vermelidir. Yaşına uygun olmayan şekilde detaylı bir bilgi vermek de doğru değildir.
Cinsel eğitim sayesinde çocuk kendi bedenini ve karşı cinsin bedenini tanır. Kendi bedenini tanıyan çocuğun özgüveni artar. Kendine ve başka bedenlere saygı duymayı öğrenir. Anne ve baba ile cinsellik hakkında konuşabilmesi farklı yanlış kaynaklara yönelmesini engeller. Ebeveyni ile konuşabilen çocuk ileride de bu konularda yaşayacağı sorunlarda ailesine danışabileceğini öğrenmiş olur; bu da ebeveyn ile çocuk arasındaki iletişimi güçlendirir.
Çocuğa cinsel eğitimle birlikte kendi bedeninin kendine özel olduğu, istemedikçe kimsenin dokunmasına izin vermemesi mesajının verilmesi cinsel tacize karşı çocuğun kendini korumasına katkı sağlar.
Vajinismus sorunu için çözüm arayan çiftlere altın değerinde ipuçları
Vajinismus sorunu ile yaşayan çiftlerin pek çoğu sorunlarını görmezden gelmekte, önemsememekte veya böyle bir sorunu kendilerine yakıştıramadıklarından dolayı hastalıklarını kabul etmemektedir. Vajinismus tedavisi öncesi ilk ve belki de en önemli aşama sorunu kabullenmekten geçiyor.
Vajinismus sorunu ile ilgili bilgi toplarken internet siteleri, kitap ve DVD’lerden yararlanabilirsiniz. Tedavi öncesi bilgi düzeyinizin artması sizi bir miktar rahatlatacaktır.
Vajinismusu bir ‘hastalık’ olarak görmek ve sorunun çözümü için adım adım üzerine gitmek önemlidir. Tarafımıza başvuran hastaların bir kısmı ‘belki bir gün kendiliğinden geçer’ düşüncesi ile tedavilerini ertelemektedirler. Sorunun çözümü uzadıkça evlilik ile ilgili farklı sorunlar baş gösterebiliyor. Vajinismus sorunu profesyonel yardım almadan asla çözümlenmemektedir. Profesyonel destek şarttır.
Bu konuda etik dışı veya bilimsellikten uzak merkezler ülkemizde maalesef fazlaca yer alıyor. Mağdur duruma düşmemek için gideceğiniz merkez ile ilgili öncelikle iyi bir araştırma yapmalısınız. Çevrenizdeki doktorlar, internet siteleri, bazı forumlar, sosyal medya ve daha önce bu sorunu yenmiş hastalar sizin için iyi bir referans olabilir.
Vajinismus sorunu tüm dünyada oldukça sık olarak görülen bir cinsel sorundur. Bu problemin oluşmasında eğitim düzeyinin de bir ilişkisi yoktur. Sorunu yaşayanlar arasında doktorlar, akademisyenler, doğum yaptıran ebeler ve diğer sağlık çalışanları da vardır. Bunun bir cinsel sağlık sorunu olduğunu ve tüm dünyada görülebildiğini bilmeniz sizi biraz daha rahatlatacaktır.
Evliliğiniz şu anda bir sınavdan geçmektedir. Bu sınavı başarı ile geçtiğinizde evliliğiniz daha da güçlenecek, eşiniz ile ilgili yaşadığınız sorunlarınız gerilerde kalacaktır. O yüzden vajinismus tedavisi öncesinde ve tedavi süresince zihninizde olumlu düşüncelere yer verin.
Tedavilerde azimli, sabırlı ve gayretli olmanız başarı sürecindeki en büyük yakıtınızdır. O yüzden sonuna kadar direnmelisiniz. Günümüzde kişiye özel, bireyselleştirilmiş bir tedavi programı ile vajinismus kısa sürede çözüme ulaşmaktadır.