Koronavirüs ile gelen zorunlu dijital dönüşüm

Dijital dönüşümü uzun yıllardır tartışıyoruz, bir şekilde işletmelerin bu sürece girmeleri gerektiğini savunuyoruz. Ancak koronavirüs salgınının boyutu öylesine büyük oldu ki bunun dijital dönüşümü zorunlu hale getirmesini kimse düşünemezdi.

Haberin Devamı

Koronavirüs salgınının pek çok olumsuz etkisi oldu. Teknoloji tarafından baktığımızda büyük markalar büyük paralar kaybetti; Amazon olsun, Apple olsun, Google olsun bir ay içinde hızla eridiler. Microsoft ise trilyon dolarlık değere sahip tek şirket olarak kaldı. Peki bu nasıl oldu? 

Microsoft, uzun süredir salgına karşı gereken önlemleri alan bir şirket. Çalışanlarını dahi salgının daha ilk günlerinde evlerinden çalışmaya teşvik etmesiyle bilinen bir marka. Ancak elbette Microsoft'un piyasa değerini koruyan sadece bu etken değil elbette. Şirket, aynı zamanda dijital dönüşüm sürecinde aktif rol oynayan pek çok yazılıma da ev sahipliği yapıyor. Özellikle de Microsoft Teams'in salgın sonrası 46 milyon aktif kullanıcıya ulaşması, tesadüf değil. 

Haberin Devamı

Evinde çalışmaya başlayan milyonlarca kişi, işi eve taşımış durumda. Biz de Hürriyet editörleri olarak evden bu sayfaları hazırlıyor, sizlere en sıcak haberleri ulaştırmaya bu sefer evimizden devam ediyoruz. Bu da elbette evde bilgisayar başında iş süreçlerini yönetmeyi zorunlu kılıyor. 'Home Office' kavramının iyice yerleşmeye başladığı bugünlerde pek çok işletme ilk kez bu yöntemi deniyor. Yani bugüne dek hep ofis ortamında çalışanların azımsanmayacak bir kısmı, evinde bilgisayar başında çalışıyor. 

Yani bir bakıma virüs salgını nedeniyle dijital dönüşüm sürecinde bir hızlanma söz konusu. Bu elbette beklentilerin çok ötesinde bir gelişme. Virüs salgınının daha ne kadar süreceğini kimse bilmiyor; ancak bu salgının dünyayı değiştireceği, bazı noktalarda köklü değişiklikleri meydana getireceği de ortada. Bunlardan biri de evde çalışma kavramı olacak gibi görünüyor. 

Pek çok şirket, çalışanların evde işlerini sürdürmesini daha uygun bulmaya başladı bile. Ancak bu elbette bir süreç ve zamanla pek çok şirkette iyice oturacağına şüphe yok. 

Esnek çalışmak motivasyonu artırıyor 

Esnek çalışma modellerinin son zamanlarda gündemde olması bu olgunun yeni olduğu anlamına gelmiyor. Mobil çalışmaya yönelik ilk toplumsal araştırmalar 1976 yılına dayanıyor. O dönemde Amerika’da mobil çalışma sisteminin doğmasının başlıca nedeni, işe gidiş gelişlerde trafikte harcanan uzun saatler olarak belirtiliyor. Günümüzde ise esnek çalışma sisteminin tüm dünyada gündeme taşınması, corona virüsü salgınından dolayı toplum sağlığı için alınan tedbirler nedeniyle evden çalışma gerekliliğinden kaynaklanıyor. 

Haberin Devamı

Pek çok araştırma, uzaktan çalışmanın verimliliği artırdığını ortaya koyuyor. Çalışan odaklı yüksek güven kültürü yaklaşımını benimseyen şirketler, esnek çalışmaya ve mobiliteye kolaylıkla adapte olabiliyor. Yüksek güven kültürüne dayanan şirketler, kriz zamanlarını daha az kayıpla atlatabiliyor.

Yazarın Tüm Yazıları