“Şeyma çağı”nda evlat yetiştirmek

Mısırlı milyarder sevgilisi Meedo (Mohammed Alsaloussi), Şeyma Subaşı’ya Anneler Günü’nde lüks bir cip hediye etti.

Meedo, Şeyma’yı o kadar seviyor ki Bali tatilinde bir adadan diğerine geçerken özel jet bulamayınca, normal yolcu uçağı kapattı sevgilisi ve kerimesi Melisa için.

Şeyma da sağ olsun, çok hazmetmiş bir insan olduğu için bu tür dertlerini halkla paylaşmaktan hiç gocunmuyor.

Kendimden biliyorum, bu özel jet bulamama meselesi gerçekten çok büyük sıkıntı. Zaman zaman benim de başıma geliyor.

Neyse konuyu dağıtmayalım. Ailelerle tanışıldı, çiftin yakın zamanda evlenmesi bekleniyor.

Acun Ilıcalı’dan sonra ondan daha da zengin Meedo’yu nasıl kaptı, 6 ayda nasıl evliliğe ikna etti, tam bir “başarı” hikâyesi.

Çift evlenecek ama...

Daha şimdiden Şeyma Subaşı’nın bir sonraki eşinin kim olacağı konuşulmaya başladı bile.

Benim oyum Bill Gates’ten yana. Hazır adam boşanmışken...

Bakın yine dağıttım konuyu.

Gelmek istediğim nokta şu: Şeyma Subaşı’nın sadece Instagram’da 3 milyon küsur takipçisi var.

Bunların önemli bir kısmı da onun hayatına öykünen genç kızlar.

Belki de hayatını anlattığı “Sadece Şeyma” kitabının okullarda ders kitabı olarak okutulması gerektiğini düşünüyorlar.

Öyle ya Şeyma’nın yaşadığı hayatı gördükten sonra...

Hangi ebeveyn çocuğunu 6 sene tıp okumaya...

Sonra TUS falan gibi zor sınavlara...

Üstüne bilmem kaç sene ihtisas yapmaya...

Asgari ücretin üçte birine staja...

Ve sonra göreve başladıktan sonra da gece-gündüz Covid’lilerle uğraşıp...

Bir de hasta yakınlarından dayak yemeye ikna edebilir ki?

Biz 20’nci yüzyılda yetişmiş, eski dünyalı, eski kafalı insanlarız.

Ama ben bile “Siz benimle dalga mı geçiyorsunuz?” derdim.

Ha bu arada merak edip baktım, Şeyma Subaşı, Aydın Üniversitesi’nde moda tasarım programını tamamlamış.

PANDEMİ GÜNLÜĞÜ

Karantina biter bitmez ilk iş!

◊ Yüksek ama dar sandalyeli bir Taksim dönercisinde ıslak hamburger ezmek...

◊ İsmi, türü önemli değil, bir eğlence mekânında tanımadığım insanlarla şarkılara eşlik etmek...

◊ Sırf binmek olsun diye bilmediğim bir şehre ilk uçağa binip, son uçakla geri dönmek...

◊ Şamatacı bir grupla açık havada serpme kahvaltıya girişmek, uzatmak da uzatmak...

◊ Çok istediğim halde hâlâ eksik kalan Nemrut Dağı, Hatay ve Pamukkale’yi gezmek...

◊ Televizyon ve bilimum dijital mecralarla aramıza anlaşılır ve net bir çizgi koymak...

◊ Çeşme’de kahvaltı edip, akşam Bodrum’da eğlenip, sabah tekrar Çeşme’de uyanmak...

◊ Bunu niye özledim bilmiyorum ama sıcak göbektaşında, siyah derilerden utanmadan kese yaptırmak...

Herkes eteğindekileri döksün

Hep aynı, sıkıcı cümle:
“Pandemi dönemini üretken, verimli geçirdim.”
Sibel Can yeni albümünde Tarkan şarkısı okuyacakmış. Tarkan’ın kendisi de albüm hazırlığında. Defne Samyeli çoktan stüdyoya girdi bile.
Şunun şurasında çok az kaldı, göreceğiz bakalım karantinayı kim, nasıl geçirmiş...

Sen ne güzel bir insansın

◊ Kanal D’de yayınlanan “Sadakatsiz” dizisinin Zekeriyaköy’deki setine giderken yolda ölmek üzere olan, yaralı bir sıpa görünce HAYKURDER’i arayıp hayatını kurtaran oyuncu Melis Sezen...

◊ Sosyal medyadan gelen “Çok zayıfsın” eleştirilerine, “Güzel gözükmek gibi bir derdim yok. Kendi denizimde seyreden minik teknemin kaptanıyım, hayde vira!” diye posta koyan Nur Fettahoğlu...