Emrah Serbes için serbest çağrışımlar

Trafik kazasında aynı aileden üç kişinin ölümüne sebep olan, 3 yıl 8 ay tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen Emrah Serbes’in yeni kitabı “Çekiç ve Gül”, İletişim Yayınları’ndan çıkıyor. Ve bu durum insanda karmakarışık duygular yaratıyor.

Haberin Devamı

◊ BİR YANIM DİYOR Kİ: Bu adam bir aileyi yok etti. Suçu arkadaşının üzerine attı. Böylece olay sırasında alkollü falan olup olmadığı asla test edilemedi. İnsan hayatı bu kadar ucuz olmamalı.

◊ ÖBÜR YANIM DİYOR Kİ: İyi de bir suç işlemişse bile adam hapisten kaçmadı ki... Mevcut kanunlar çerçevesinde cezasını çekti. Şimdi her eski hükümlü gibi normal hayatına dönmekte özgür.

BİR YANIM DİYOR Kİ: Gözümde zerre saygınlığı yok. Çünkü güya suçunu itiraf etti. Bir de kahramanmış gibi şov yaptı. İletişim gibi saygın bir yayınevinin böyle bir karaktere kucak açması ayıp.

◊ ÖBÜR YANIM DİYOR Kİ: O zaman hapse giren marangoz da, tahliye olan işçi de, içeriden çıkan çiftçi de bir daha işini yapamasın. Olur mu böyle? Cezasını çeken herkesin normal hayata dönme hakkı vardır.

Haberin Devamı

BİR YANIM DİYOR Kİ: Ne cezası, ne çekmesi? 2017’de tutuklanmış, 2020’de açık cezaevi, pandemiden dolayı erken tahliye, 2022’de hiçbir şey olmamış gibi yeni kitap... Var mı ya böyle adalet!

ÖBÜR YANIM DİYOR Kİ: Sanatçının kişiliğiyle eserlerinin ne ilgisi var? Cezasını az bulabilirsin ama cezaevinden yazsa okumayacak mıydın sanki? Suça bulaşmış öyle çok yazar, sanatçı var ki...

BİR YANIM DİYOR Kİ: Tabii ki suçlular da kitap yazabilir. Okursun ya da okumazsın, beğenirsin ya da beğenmezsin. Ama üç kişinin ölümüne sebep olan bir suçlu da bir zahmet bunu cezaevinden yapsın.

ÖBÜR YANIM DİYOR Kİ: Pes ediyorum, haklısın. Tek bir vicdanlı insan yoktur ki şu yaşanana hakkaniyetli desin; gönlü ferah, hiç tereddüt duymadan kitabı kabul etsin, rafına koysun ya da alsın, okusun...

Emrah Serbes için serbest çağrışımlar

Buray'ın sahnesi

Kelebek’in Mandarin Oriental’deki yaz partisi her yaştan, her skaladan ünlüyü bir araya getirdi.

Altın Kelebek’ten beri bu kadarını bir arada görmemiştim.

Öyle ki şiir yazmaya kalksan kafiye sorunu çekmezsin:

Birce Akalay da oradaydı, Nazan Şoray da... Hande Ünsal da, Cemal Hünal da... Gökhan Türkmen de, Melis Sezen de... Hasan Can Kaya-Kubilay Aka... Seçkin Piriler-Sakiler...

Haberin Devamı

Gecede Su Soley’in ardından sahne alan Buray’ın performansına hayran kaldım.

Türkiye’de sahnesi güçlü erkek denince birkaç isim ancak gelir aklımıza:

Başta Kenan Doğulu tabii. Davul da çalar, hüzne de bağlar, eşiyle dans da eder sahnede.

Hatta Bodrum Caresse Otel’de yaptığı “Ken on the Beach” gibi artık gelenekselleşmiş sahneleri vardır.

Müziği kadar, belki müziğinden daha kuvvetli sahnesi olan Berkay eklenebilir bu listeye.

Sonra dans yeteneklerinden dolayı Edis ve Murat Boz...

Şimdi siz bu listeye Buray’ı da ekleyin. Demin bahsettiğim “her yaştan, her skaladan” insanı bir şekilde yakalamayı başardı, harika bir sinerji yarattı.

Mekânın sahibi diyorlar ya...

Haberin Devamı

Buray belki de en kuvvetli aday.

 

 

 

 

Yazarın Tüm Yazıları