Kütahya’nın tarih kokan lezzetleri

Geleneksel örf ve âdetlerini yaşatan Kütahya’nın yemekleri ise adeta tarih kokar. Masalarından ayrı düşmeyen etli yemekleri, ballı susamlı leblebileri, lezzeti bol çorbalarıyla işte geleneksel Kütahya lezzetleri...

Haberin Devamı

40 yıllık ahbap, dost, arkadaş gibi gözünün içine bakan Kütahyalılar, aynı zamanda yemeğin insanları yakınlaştırdığına da inanırlar. “Hayatta karnımı kandırmam, her gün ne yiyeyim diye plan yaparım” diyen sakin, kendi halinde insanların memleketidir Kütahya. Seçici ve oldukça yüksek bir damak tadına sahip olmak Kütahyalıların genetik yapısında var. Yemek yemeyi o kadar çok seviyorlar ki “Yemek için yatıya bile gideriz” diyorlar.
Kütahya’nın tarih kokan lezzetleri

Tarihi Germiyanoğlu Konağı’nın işletmecisi Salih Göl, “Bizde geleneksel örf ve âdetler çok fazladır ve yaşatılır” diyerek geçmişe verdikleri önemi vurguladı. Düğünler çok uzun sürer ve günlerce meydanlarda yemek kaynatılır (kaynanaya “şah anne”, kaynataya “şah baba” denilir). Davetlilerin, yeni evli çiftin evine yaptıkları ziyaretlere mübareke adını vermişler. Yeni doğan bebek için yapılan 40’ıncı gün mevlidi çok gösterişli yapılırmış. Kadınların gündüz gezmelerine “gezek” adı veriliyor. Erkekler de haftada bir gün “gezek” yapıp yemek yerler, sohbet ederler.
Kütahya’nın tarih kokan lezzetleri

Leblebinin memleketi Kütahya-Tavşanlı’da Ramazan ayının 15’inde, damat kayınvalidesine bitli helva götürürmüş. Bol susamlı, çıtır çıtır bu helvanın tadına eminim hepiniz bayılırsınız. Her yaptıkları etkinliğe, aktiviteye bir âdet, bir gelenek yaratan Kütahya’nın bir de “donbeyi kaymağı” âdeti var. Manda sütünden yapılan kaymağın üzerine, nazar değmesin diye çörek otu serpip bir kişiye 1 kilogramdan fazla vermezlermiş.

Haberin Devamı

Her pazar
etle pişen güveç yapılır

Erkekler “etli yemek” olmazsa sofraya oturmaz, kuru fasulye-pilavı çok seven erkekler balık için de “tutan olmasın, yiyen doymasın” diyor. Mantı hamuru gibi açılıp kare kare kesilip cimciklenerek fiyonk makarna gibi şekil verilen cimcik mantıyı pek seviyorlar. Üzerine yoğurt ve kızdırılmış tereyağını dökerek tüketiyorlar.
Üçgen şeklinde sarılan ilbida ya da labada dolmasının içine mutlaka düğü koyuyorlar. Tarhana, bulgur, un ve yumurtayı yoğurup minik köfteler şeklinde hazırlayıp pişirdikleri ünlü sıkıcık çorbasının üzerine de yoğurt ekliyorlar. Dik tirit, tirit ya da kuru tirit dedikleri kurutulmuş yufkadan yaptıkları yemekleriyle eşsiz bir damak tadı oluşturmuşlar. Tarihi çok eskilere dayanan bu yemeğin üzerine kaz, tavşan ya da tavuk etini didikleyerek koyuyorlar.
Bunun üzerine “tam tekmil kabak tatlısı” yiyerek damağınızı şenlendirebilirsiniz. Tahinle şireyi karıştırıp üzerine döktükleri balkabağı tatlısını mutlaka cevizle tamamlıyorlar. Ancak Kütahyalıların tartışmasız en çok sevilen yemeği, sadece etle pişirilen güveç. Hemen hemen her pazar günü güveç yapıyorlar.
Tavşanlılar ise güvece “kebap” diyor. Tarhana çorbası, tutmaç çorbası, dolama, börek, şibit, haşhaşlı dolambe, kalburabastı, hamursuz kesme makarna, ekmek kadayıfı, tosunum 40 katlı ev baklavası, şerbetler, cevizli kıymalı su böreğinin yanı sıra böreklerdeki çeşitlilik saymakla bitmez.

Yazarın Tüm Yazıları