Ziynet hukuku: Nişanı attınız takılar kimde kalacak?

Darp edildiği için nişanı atan kadın okurum S.K., takıların kimde kalacağını soruyor. Yargıtay içtihatlarına göre nişanın bozulması halinde alışılmışın dışındaki hediyeler aynen, mevcut değilse mislen geri verilir. Ancak alışılmış (mutat) kural olarak giymekle, kullanılmakla eskiyen ve tüketilen (elbise, ayakkabı gibi) eşyaların iadesi istenemiyor. Nişan hediyelerinin geri verilmesinde tarafların kusurlu olup olmamasının önemi yok.

Haberin Devamı

NİŞAN-düğün takı ve ziynet eşyaları, nişanın bozulması ve boşanma halinde çiftleri karşı karşıya getirebiliyor. Hatta mahkemeye taşınıyor. Darp edildiği için nişanı atan kadın okurum S.K.’nın benzer soruları da özetleyen ziynet ve takıların kimde kalacağına ilişkin o sorusu:

“Nişanlım beni dövdü ve darp raporu aldım. Davamız eylül ayında. Bu durumda takılar bende mi, onlarda mı kalır? Takıların iadesi için de dava açılırsa, ben darp edilip nişanı bozduğum için hukuki sonuç ne olur?”

Ziynet hukuku: Nişanı attınız takılar kimde  kalacak

KUSUR ARANMIYOR

Nişan hediyelerinin geri verilmesi konusu Türk Medeni Kanun’nun 122. maddesinde ve Yargıtay içtihatlarında ayrıntı şekilde düzenlenen bir konu. Kanuna göre nişanlılığın sona ermesi halinde, nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da ana ve baba gibi davranan kişilerin diğer nişanlıya vermiş oldukları “alışılmışın dışındaki hediyeler”, verenler tarafından geri istenebiliyor. Nişan hediyelerinin geri verilmesinde erkek ya da kadın tarafların kusurlu olup olmamasının ise herhangi bir önemi yok. Çünkü burada önemli olan nokta, kişilerin malvarlığında yaşanan artışın sebebi olan hukuki durumun, yani nişanlanmanın ortadan kalkmış olması. Bu sebeple hediyeler aynen veya mislen geri verilir. Nişanlısının okurumu darp konusu ise ayrı ve S.K. da eski nişanlısından maddi-manevi tazminat talep edebilir.

Haberin Devamı

BİR YIL SÜRESİ VAR

Medeni Kanun’un 123. maddesine göre ise hediyelerin geri verilmesini isteme hakkı, nişanın sona ermesinin üzerinden bir yıl geçmekle zaman aşımına uğruyor. Bu çerçevede S.K.’ya da eski nişanlısı hediyelerin iadesi için dava açabilir. Hediyelerin geri istenebilmesi için hediyelerin alışılmışın dışında olması şartı var. Bir hediyenin alışılmış sayılması için yörenin örf ve adetlerine göre verilmiş olması ve ekonomik değerinin de çok yüksek olmaması gerekir. Hediyenin maddi değerinin yüksekliği değerlendirilirken hediyeyi vermiş olan kişinin mali durumu göz önünde tutulur. Nişan yüzükleri, takılar, ev, araba, para ve ekonomik değeri yüksek eşyalar vb. geri istenebilir hediyelerdir. Hediyelerin geri istenebilmesinin bir diğer şartı da bu hediyelerin nişan sırasında, nişanlılık süresi içinde veya nişan sebebiyle verilmiş olması. Yargıtay kararı ise bu konuyu bakın şöyle açıklığa kavuşturuyor:

İŞTE O KARAR

Haberin Devamı

“Nişanın bozulması nedeniyle mutat dışı hediyelerin geri alınmasına ilişkin davalarda kusur aranmaz. Nişanın bozulması halinde alışılmışın dışındaki hediyeler aynen, mevcut değilse mislen geri verilir veya karşılığı sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri istenir. Alışılmış (mutat) hediyelerden kasıt giymekle, kullanmakla eskiyen ve tüketilen eşyalardır. Kural olarak giymekle, kullanılmakla eskiyen ve tüketilen (elbise, ayakkabı gibi) eşyaların iadesine karar verilemez. Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre nişan yüzüğü dışında kalan tüm altın, takı ve ziynet eşyaları mutat dışı hediye olarak kabul edilmiştir. Öyle ise mahkemece, bu ilke ve esaslar gözetilerek davalıya, davacı nişanlısı tarafından takıldığı sabit olan 2 adet saatin de iadesine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.”

Haberin Devamı

BOŞANIYORUM, TAKILAR NE OLACAK?

Erkek okurum E.Y. ise “30 Haziran 2018’de evlendiğim eşim 8 Ocak 2019’da evi terk etti. Aldatma, zina kesinlikle yok. Ziynet eşyalarının tamamı onda. Avukatlar, ‘Bir erkek olarak ziynet eşyalarını alamazsınız’ dediler. Ben bu ziynet eşyalarını geri alabilir miyim?” diye soruyor. Yargıtay içtihatları ışığında, düğünde kim tarafından kime takılırsa takılsın tüm takılar (bilezik, çeyrek, tam vb. tüm altınlar), kadına ait ve bağışlanmış sayılıyor. Sadece erkeğin kullanımına özgü olabilecek nitelikteki, örneğin erkek kol saati ise erkeğe ait. Okuruma avukatların verdiği bilgi bir istisna dışında doğru. O da bakın şu:

“Kural olarak düğün sırasında takılan ziynet eşyaları, kim tarafından, kime takılırsa takılsın, kadına bağışlanmış sayılır ve artık kadının kişisel malı sayılır. Düğün takılarının evlilik içinde ortak ihtiyaçlara veya düğün masraflarına harcanması, takılarla erkeğin borcunun ödenmesi vb. gibi nedenlerle elden çıkması halinde dahi kadının boşanma halinde düğün takılarını erkek eşten talep hakkı vardır. Kadın, özgür iradesiyle düğün takılarını ‘iade edilememek’ şartıyla erkeğe vermişse, artık takıları geri isteyemez. Ancak erkek, takıların iade edilmemek üzere kadın tarafından kendisine verildiğini ispatlamak zorundadır.”

Yazarın Tüm Yazıları