Dijital sağlığa hoşgeldiniz

Pandeminin pek çok şeyi değiştirdiği, hayatımıza yeni ve farklı anlamlar kazandırdığı kesin.

Haberin Devamı

Değişim rüzgârına doğal olarak sağlık da ayak uydurdu, özellikle “dijital sağlık” alanındaki gelişmeler hız kazandı. Mesela kolumuzdaki dijital saatler sayesinde nabzımızı ölçebiliyor, adım sayımızı belirleyebiliyor, harcadığımız kalorileri gözleyip gerektiğinde kalp elektromuzu bile çekebiliyorduk. Şimdi ise bu parametrelere dijital teknolojiyle vücut dışından doğrudan “kan basıncını, kan şeker seviyesini, kandaki kafein, laktik asit ve alkol miktarını da ölçebilen yeni teknolojiler” eklendi. Görünen o ki yakın bir gelecekte kolumuzdaki saatlere bakarak daha pek çok sağlık parametresini de izleyebilme fırsatı bulacağız.

Dijital sağlığa hoşgeldiniz


İYİ HABER 1
MOLNUPIRAVIR YİNE GÜNDEMDE

DAHA önce de köşemizde bahsettiğimiz antiviral molekül Molnupiravir’in COVID-19 tedavisinde etkin bir ilaç olarak kullanılabileceğini gösteren yeni çalışmalar ve olumlu sonuçlar var. Molnupiravir sadece hastalığın tedavisinde değil, önlenmesinde de kullanılabileceği düşünülen farklı bir molekül. Virüsün çoğalmasını da hücreye ulaşmasını da ciddi ölçüde engelleyebiliyor. Umalım ki etkinliği yeni çalışmalarla da desteklensin, güçlü ve güvenilir bir ilaç olabileceğine olan kanıtlar biraz daha güçlensin. Molnupiravir ile yapılan çalışma haberlerinden sonuncusu North Carolina Üniversitesi’nden geldi. O araştırmanın neticeleri de saygın tıp dergisi Nature’da yayınlandı. Bu çalışmada da görüldü ki Molnupiravir sadece virüsün üremesini durdurmuyor, bulaşmasını önlemede de etkili olabiliyor.

Haberin Devamı


İYİ HABER 2
KORONA BAĞIŞIKLIĞI 9 AYA ÇIKTI

PRENSİP olarak COVID-19 enfeksiyonunu geçirenlerde kazanılan bağışıklığın en fazla 6 ay kadar işe yarayabileceği kabul ediliyordu. Bu da doğal olarak hepimizi üzen, telaşlandıran kötü bir haberdi. İyi haber ise geçtiğimiz günlerde İsveç’ten geldi. İsveç’te yapılan yeni bir çalışma COVID-19 hastalığı geçiren kişilerin çoğunun hastalığa karşı en az 9 ay kadar koruyucu bağışıklık kazandıklarını belirledi. Araştırmaya ünlü ve güvenilir bir enstitünün, Karolinska Enstitüsü’nün de eşlik etmesi önemli ve sevindirici. Araştırmada sadece antikor bağışıklığı değil, hücresel bağışıklık yani T hücresi bağışıklığı da incelenmiş, aynı neticeler elde edilmiş. Bilindiği gibi T lenfositleri antikorlardan ayrı olarak bağışıklık sistemimizin savaşçı askerleri, hatta özel kuvvetleri olarak görev yapıyor. Virüsün ele geçirdiği hücreleri ve virüsleri yok edip diğer bağışıklık hücrelerini de aktive edebilen o hücrelerin de bağışıklık gücünde önemli payları var.

Haberin Devamı


KÖTÜ HABER 1
YENİ BİR SORUN: KORONASOMNIA

DAHA önce de hatırlattım, sık sık da tekrarladım: COVID-19 pandemisine 3 pandemi daha eklendi! Uyku kaybı yani “insomnia” pandemisi bunların en önemlisi. (Diğerleri kaygı ve obezite pandemileridir.) Uykusuzluk/insomnia meselesi artık o kadar çok konuşulmaya başlandı ki uzmanlar yeni bir terim üretmek zorunda bile kaldılar: KORONASOMNİA. İşin kötüsü uykusuzluk problemi yaygınlaştıkça pandemide sağlık sorunları daha da artıyor. Zira uykusuzluk bağışıklık sistemini baskıladığından hastalığa yakalanmak kolaylaşıyor, yakalananlarsa hastalığı daha ağır geçirme şanssızlığı yaşayabiliyor. Ayrıca uykusuzlarda aşılamanın bile başarıyı azaltabileceğinden söz ediliyor. Zira uykusuz kişiler aşılansalar bile yeteri kadar güçlü bir bağışıklık üretemeyebiliyor. Özetle uyku meselesi çok önemli. En azından basit bazı önlemlerle (melatonin, valerian veya passiflora destekleri, uyku çayları) sorunu hafifletmeye çalışmamızda fayda var.

Dijital sağlığa hoşgeldiniz

Haberin Devamı


KÖTÜ HABER 2
SİGARA İÇMEYENİ DE ÖLDÜRÜYOR

SİGARANIN sağlığımızın bir numaralı düşmanı olduğu kesin. Sigara içenlerin kalp-damar hastalıkları, hipertansiyon, bellek problemleri ve daha birçok sorunla karşılaşabilecekleri, KOAH, akciğer kanseri dahil çok sayıda hastalığa daha kolay yakalanabileceklerini gösteren binlerce veriye sahibiz. Diğer taraftan araştırmalar, dünyadaki 8 milyon “sigaraya bağlı yıllık ölümlerin” en az bir milyonunun, sigara kullanmayan ancak sigara dumanına doğrudan ya da dolaylı maruz kalan kişilerden oluştuğunu gösteriyor. Üzülerek belirteyim, sadece Avrupa bölgesi dikkate alındığında ülkemiz sigara tüketiminin en yüksek olduğu ülkeler sıralamasında en üst sıralarda yer alıyor.

Haberin Devamı


İYİ BİLGİ
GLUTATYON NOTLARI

- Her sigara en az 50 mg C vitaminini yok ediyor.

- Sigara içenlerde glutatyon tüketimi de hızlanıyor.

- Alkol en tehlikeli glutatyon düşmanı. Tekrarlanan kullanımda doza bağlı olarak bedenin ama en çok da karaciğerin glutatyon rezervleri hızla azalıyor.

- Parasetamol (ağrı kesici) ve statin içeren ilaçlar (kolesterol hapları) da bilinen en güçlü glutatyon düşmanları.

- Ağır metaller, özellikle cıva müthiş bir glutatyon hırsızı.

- Bedene giren kimyasalların (türü ne olursa olsun) sayısı ve dozu arttıkça glutatyon miktarı dibe vuruyor.

- Stres, uyku azlığı, tembel bir hayatın da glutatyon düşmanı oldukları biliniyor.


BİR TAVSİYE
B12 EKSİĞİNİZ VARSA

B12 en mühim vitamin eksikliklerinden biri, kan seviyesi ise asla 500’ün altına inmemeli. Peki, bu nasıl başarılacak? İşte size kolay bazı çözümler...

Haberin Devamı

- Daha sık ve çok hayvansal ürün, özellikle yumurta ve yoğurt yiyin.

- Daha az mide hapı, mümkünse asit pompasını felç eden ilaçlardan uzak bir yaşam sürün.

- Kaliteli B12 desteğinden (metil siyano kobalamin hapları) günde 800-1200 mcg alın.

- Mümkünse buruna sıkılan “nasal B12” destekleri ve/veya ağızdan emilen B12 oral spreylerden faydalanın.

- B12’nin kas içi ve damar içi uygulanan iğnelerden istifade etmeyi düşünün (doktor tavsiyesi ile).

- B12 azaltan ilaçları (metformin) kontrolsüz kullanmayın.

Yazarın Tüm Yazıları