Bilim, bizi kandırıyor mu

Pandemi canımızı çok yaktı, yakmaya da devam ediyor.

Haberin Devamı

Ama bu arada, biz hâlâ farkına yeterince varmasak da pandemi şu veya bu şekilde hepimizi önemli bir sınavdan geçiriyor, farklı ders de veriyor. O derslerden biri kuşkusuz “BİLİM” ve “GÜVEN” konusu ile ilişkili. Saklamaya, yok saymaya, görmezden gelmeye ya da inkâr etmeye hiç gerek yok. Uzun zamandan bu yana hepimizin aklını kurcalayan mühim bir soru pandemiyle birlikte yeniden ve yine kocaman bir ders kitabı gibi önümüze kondu: “BİLİM BİZİ KANDIRIYOR MU?”

Bilim, bizi kandırıyor mu

SORU 1
BİLİME NE KADAR GÜVENMELİYİZ

KÖŞENİN başında gördüğünüz soruyu sadece siz değil, biz hekimler de birbirimize sık sık soruyoruz. Öyle bir noktadayız ki dünyanın en ünlü ve güvenilir, en saygın tıp dergilerinde çıkan makaleleri ve araştırmaları bile didik didik ediyor, derin bir kuşku içinde okuyup inceliyoruz. Zaten böyle olduğu için de değerli meslektaşım Prof. Dr. Mustafa Çetiner, “Bilim bizi kandırıyor mu?” sorusunun yanıtını bulabilmek adına değerli bir kitaba imza atmış. İlk sayfasında da Winston Churchill’in o ünlü cümlesine yer vermiş: “HERKESİ BAZEN KANDIRABİLİRSİNİZ, BAZILARINI HER ZAMAN KANDIRABİLİRSİNİZ, AMA HERKESİ HER ZAMAN KANDIRAMAZSINIZ.

Haberin Devamı

Peki, neden bu kadar kolay kandırılabiliyoruz? Bence bu önemli sorunun ilk yanıtlarından biri de şu: “Tıp, bir bilim değildir de ondan.

SORU 2
TIP, BİR BİLİM Mİ

DR. Çetiner’in bahsettiğim kitabında da altını çizdiği gibi “TIP BİR BİLİM DEĞİLDİR.” Aynı fikirdeyim! Mustafa Hoca diyor ki “Tıp, bilimi çok yakın kullanan bir teknik disiplindir. Mikrobiyoloji, fizyoloji bir bilimdir ama tıp bir bilim değildir. Tıp istatistik bilimini, psikolojiyi, fizik, matematik, kimya gibi birçok bilimi kullanır ama asla bir bilim sayılamaz. İyi hekim, mesleği ile ilişkili bilimsel bilgiyi iyi -doğru ve tarafsız- kullanan kişidir.

Ne var ki Dr. Çetiner’in saydığı bu önemli ve altı çizilesi gerçeklere rağmen yaşamın başka alanlarında olduğu gibi tıpta da bilinçli ya da bilinçsiz yanılmalar ya da kandırmalar/kandırılmalar mümkün olabiliyor. Bu nokta özellikle “İNTERNET” kullanıcıları ve “GOOGLE AMCA” tarayıcıları için daha da önemli bir ayrıntı haline geliyor.

ÖNEMLİ
SAĞLIKTA İNTERNET KULLANIRKEN DİKKATLİ OLUN

Bilim, bizi kandırıyor mu

Haberin Devamı

DR. Çetiner, “Bilim bizi kandırıyor mu?” kitabında İngiliz edebiyatının önemli bir isminin, Samuel Johnson’ın şu mühim uyarısını da tekrar gündeme getirmiş: “BİLGİ, İKİ ÇEŞİTTİR: BİRİNCİSİ KONUYU BİLMEK, İKİNCİSİ O KONUYU NEREDEN ÖĞRENECEĞİNİ BİLMEK.

Şu önemli gerçeğin altını yeniden çizelim: İnternet hepimiz için bilgiye kolay ve hızlı ulaşmada muazzam avantajlar sağlayan olağanüstü bir otoyol haline geldi. Ama bilelim ki bu “internet otoyolu”nda neredeyse “her şey serbest gibidir”. Etik ve trafik kurallarının hatta kanunların bazen hiç dikkate alınmadığı bir bilgilendirme otoyolu söz konusudur. Bu nedenle de “çok sayıda tuzak” içermektedir. Kullanım kolaylığı ve sağladığı “hızlı ve sınırsız özgürlük” sebebiyle ne yazık ki -bazen değil çoğu zaman- yanlış bilgilenmelere de yol açabilmektedir. Ben kendi adıma “İNTERNET GAZİSİ” yani internette bulduğu yanlış bilgileri kullandığı için neredeyse ölümden dönen
çok sayıda insanla karşılaştım.

BİR UYARI
‘İNTERNET/DR. GOOGLE’ HASTA-HEKİM İLİŞKİLERİNİ DE BOZABİLİYOR

DR. Çetiner’in de altını çizdiği gibi, “Tıpta bilgi kaynağı olarak internet kullanımı kimi zaman hasta ve hekimleri karşı karşıya getirebilmekte, konu ile ilgili son derece yetersiz bir altyapıya sahip hastalar ve yakınlarını yanlış yönlendirebilmektedir. Benzer durum, hekimler için de söz konusudur. Yeterli donanıma sahip olmayan hekimlerin internet üzerinden ulaştıkları kimi bilgilerin doğruluğunu hiç sorgulamaksızın kullandıkları da bilinen bir gerçektir.”

İtiraf edeyim böyle bir yanlışa birkaç yıl önce ben de düştüm. İnternetteki bir kaynağa dayanılarak önüme konan bir bilgiyi doğruluğunu yeterince araştırmadan sizlerle paylaşma yanlışı yaptım.

Haberin Devamı

KESİP SAKLAYIN
İNTERNETTE SAĞLIK ARARKEN BUNLARA DİKKAT EDİN

İLK BEŞ

1. Bilginin kaynağı nedir, kimdir?

2. Bilgi başka kaynaklarca da doğrulanıyor mu?

3. Bilgiyi aktaran-yazan kimdir?

4. Yazar tanınıyor mu? Alanında otorite mi?

5. Yazarın otobiyografisine ulaşılabiliyor mu?

İKİNCİ BEŞ

1. Bilgi güncel mi?

2. İçerik bilimsel mi yoksa popüler öğeler veya reklam içeriyor mu?

3. İçerikteki bilgilerin referansları güvenilir mi?

4.  Bilgi, başka kaynaklarda da referans gösteriliyor mu?

5. Bilgi, hakemli veya editoryal kurulu olan bir sitede mi yayımlanmış? Yayınlandığı sitenin uzantısı “edu” veya “gov” ile sürüyor mu? Yayımlandığı site güncelleniyor ve yenileniyor mu?

(NOT: Bu yazı hazırlanırken Prof. Dr. Mustafa Çetiner’in “Bilim bizi kandırıyor mu? - Destek Yayınları” kitabından faydalanılmıştır.)

Yazarın Tüm Yazıları