Bir ‘tık’ için değer miydi

Sosyal medyada görünce açıp izledim. Midem bulandı.

Adam bildiğin Bağdat Caddesi’nde ‘dört ayak üzerinde’ yürüyor. Yetmiyor ‘hav’lıyor.

İnsanların önünden geçiyor, ağaçların dibine gidip ‘tuvaletini yapıyormuş’ gibi ayağını kaldırıyor falan.

Öyle iğrenç yani.Bir insan neden böyle bir şey yapar? Amaç ‘tık’ almak, YouTube kanalının abone sayısını yükseltmek evet. Ama böyle mi olur bu iş kardeşim?

Hiç mi araştırmadın, hiç mi bakmadın bu dünyada işler nasıl yürüyor diye.

Niye kötüleri örnek aldın.

¡¡¡

Bu saatten sonra Barış ne yaparsa yapsın dikiş tutmaz artık. İzleyenlerde açtığı o yara kapanmaz.

Duyduğuma göre albüm çıkarmak için çalışmalar yapıyormuş...

Olmaz Barış.

Gördüğüme göre YouTube dünyasının yıldızı olmak istiyormuş...

İmkansız Barış!

Söylenene göre “dizi film ne olursa yaparım abi” diyormuş...

Mümkünatı yok artık Barış.

Bir insan kaç işi aynı anda yapabilir?

Bir insan kaç işte başarılı olabilir?

Bu stratejisizlik yüzünden kısa süre sonra hiçbirimiz hatırlamayacağız Barış Murat Yağcı’nın adını.

Ve ondan geriye sadece bu ‘köpek’ taklidi ve ağaç diplerine gidip yaptığı o iğrenç hareketler kalacak.

Yazık, çok yazık.

Genç arkadaşlar yapmayın etmeyin

Bu ekibin fanları var... En büyüğünün yaşı 16’yı geçmiyor. En ufak bir olumsuz yazıda hemen başlıyorlar hakaret etmeye.
Genç arkadaşlar yapmayın etmeyin...
Daha önemli şeyler var hayatta. Derslerinizle uğraşın, sevdiklerinize zaman ayırın.
Körü körüne bağlanmayın hiç kimseye.
Bir abinizin naçizane tavsiyesi.

Aşırı özlem içerir

· Bir Nazım abim var. Almanya’dan sık sık İstanbul’a gelir saatler süren sohbetlerimiz olurdu.
· Dostlarla kalabalık sofralarda bir araya gelirdik.
· Yüksek gelen hesaba burun kıvırıp içimden söylenirdim...
· Rezervasyon yapmak için aradığım mekan dolu olunca ‘hiç mi yok, bana da mı yok’ derdim...
· Sohbetin ortasında anlamsızca sarılırdım eşe dosta...
İşte bunların hepsi aşırı özlem içeriyor benim için.

Testi pozitif çıkana 500 Pound

İngiltere’de korona testi pozitif çıkanlara moral olsun diye 500 pound verilmesi önerisi tartışılıyormuş.
Aman ha.
Bu haberi gördüğümüz gibi unutalım... Unutalım ki ülkemizin gündemine dahi gelmesin böyle bir şey.