Yeme-içme dünyası bu zirveyi bekliyor, çünkü...

Yeme-içme dünyasını yakından ilgilendiren bir zirve var 25 Mart’ta. Gastroekonomi Zirvesi.

Haberin Devamı

Bu yıl üçüncü kez düzenlenecek zirvenin önemini şöyle anlatayım: Artık dünyada turizmin en yüksek pay bırakan kollarından biri gastronomi. Önceden bir ülkeye gidildiğinde gezip görülecek yerler ön plandaydı. Ama artık ondan çok daha değerli bir şey var: Özgün yeme-içme rotaları.
Özellikle yüksek gelire sahip turist, bu rotalar için kilometrelerce yol tepmeyi göze alıyor, asla üşenmiyor.
Ya da iş toplantısı için bir ülkeye gidiliyor diyelim.
Peşine mutlaka birkaç yeme-içme rotası da ekleniyor.
Türkiye’nin de bu alanda daha çok ön plana çıkması, planlı hareket etmesi gerekiyor. İşte bu zirve bu nedenle iyi bir adım.
Peki TURYİD’in düzenlediği zirveye bu yıl hangi konuşmacılar geliyor?
Zihin açıcı konuşmalar yapacak isimlerden bazıları şöyle:
◊ Sam Chapple:
Gastro diplomasi üzerine konuşacak. Çünkü kendisi Beyaz Saray’ın eski pasta şefi! Ama oturup Beyaz Saray anılarını anlatmayacak.
Mutfak diplomasisi üzerine bir konuşma yapacak.
Çünkü Chapple, güneydoğu Asya ülkelerinin mutfak tanıtım kampanyalarını üstlenen bir isim. Yani fikirleri vizyon açıcı olabilir.
◊ Pierre Sanner:
Kendisi gastronomi rotaları uzmanı. Fransız yemeklerini UNESCO’ya kültürel miras olarak tescilleyen adam. Bununla yetinmeyip Dijon, Tours, Bordeaux, Lyon ve Paris-Rungis gastronomi rotasını oluşturan zat-ı muhterem.
Bu rota sadece turistleri değil; gastronomik deneyim meraklılarını, gezginleri ve öğrencileri de akın akın bölgeye çekmeyi başarmış durumda.
◊ Katherina Unger:
İşte zirvenin en ilginç konuşmacısı. LIVIN FARMS markasının kurucusu Unger, alternatif protein elde etmek için böcek yetiştiriyor! “Iyykk!” demeyin, gelecekte belki de torunlarımıza lazım olacak bu ürünler.
◊ Bill Knott:
Financial Times’ın dergisi How To Spend It’in yazarı. Elbette söyleyecek çok şeyi vardır.
◊ Leonor Espinosa:
Latin Amerika’nın en iyi kadın şefi. Kolombiyalı Espinosa’nın kendi ülkesindeki deneyimlerden yola çıkarak söyleyecekleri işimize yarayabilir.

Sürtük rezaletine
üst perdeden isyan

Khontkar adlı rap’çinin “Sürtüğe Bak” adlı şarkısının videosu tam da
8 Mart öncesi yayınlandı ve doğal olarak tepkiler aldı yürüdü.
Çünkü hem şarkının cinsiyetçi/berbat sözleri hem de çekilen aşırı ucuz video; dikkat çekmek, sansasyon yaratmak üzerine kuruluydu.
Nitekim bunda başarılı olundu da.
Meraktan videoya, şarkıya dönüp bir bakıldı mı, bakıldı.
Bir günlük bir gündemdi.
Ama anlaşılan o ki Khontkar bu gündemi uzatmaya hevesli.
Tepkiler üzerine yaptığı açıklama (Türkçe’sini düzeltmek zorunda kaldım) bunu doğruluyor:
“Ben bu ülke için TV’nin yeni gelmesi gibiyim. Günah keçisiyim. Yapıştırın yapıştırabildiğinizi... Her yaptığım işle cahilliğinizi ölçüyorum.”
Bu tarz üst perdeden tepkiler de artık bu ülkenin klasiği oldu.
Yaptığın iş beğenilmedi mi? Çok mu tepki aldın?
Hemen beğenmeyenleri aşağıla, küçümse.
Kendini yüksek bir yerlere yerleştir.
“Siz cahilsiniz” diye klişe kategoriler saç etrafa.
Tıpkı Aleyna Tilki’nin son şarkısı beğenilmeyince, “Kaliteli tabaka için yaptım bu şarkıyı” diye tuhaf bir karşı tepki oluşturması gibi.
Kendine güvenen böyle açıklamalar yapmaz zaten.

Tarlabaşı’na ‘Mr. Hyde’ geliyor

Tarlabaşı’ndaki Taksim 360 projesini bazen önünden gelip geçerken görüyorum.
Çoğu bina bitmiş, ama henüz hayat yok gibi.
Sanırım beklenen hayat ışığı yine sosyal hayat sayesinde olacak.
Geçtiğimiz günlerde öğrendim. Burada Mr. Hyde adında bir kokteyl kulüp açılacakmış. Mekanın adı malum, ünlü karakter ‘Dr. Jekyll ve Mr. Hyde’dan alınma. Nisanda açılacak mekanı şimdiden merak ettim.
Bakalım Tarlabaşı’na giden olacak mı?

Yazarın Tüm Yazıları