Pır pır uçmak mı yoksa evde kalmak mı

Bir yere gitmeyi hiç düşünmesem bile aplikasyonlara girip bilet bakmayı severim.

Haberin Devamı


En çok da Skyscanner ve THY’nin uygulamasına bakıyorum tabii.
Öylesine bir şehir yazıp “Bakalım ne kadarmış fiyatı?” diye bakmak bazen şu açıdan işe yarıyor:
Hiç ummadığın anda ucuz bilet yakalıyorsun.
THY, haziran ve temmuza dair yeni dış hatlar uçuş planını açıklayınca uzun bir aradan sonra biletlere baktım tabii.
Eski alışkanlığım tekrar geri döndü.
Ama dış hatlar için bilet baktığımda THY aplikasyonu beni web sitesine yönlendirdi, “Burada sorun var, oradan bakın” diye.
Siteye girip, yine öylesine, Atina’ya bilet baktım.
Atina uçuşu temmuzda başlanacak deniliyordu planlanan takvimde.
Ama 25 Haziran’da bilet satışı vardı mesela.
Aynı şekilde New York uçuşuna da...
Elbette bu uçuşlar kesin değil. Yeni takvime göre ertelenecektir yine.
Esas önemli olan fiyatlardı tabii. Atina her zamanki fiyatlara yakındı.
New York uçuşu ise iki-üç katı pahalıydı.
Zaten işin gücün yoksa yazın New York’a gitmek şu şartlarda delilik gibi...
ORTA KOLTUK MESELESİ
Fiyatlar kadar önemli olan diğer mesele de uçak seyahatindeki yeni kurallar tabii.
THY Yönetim
Kurulu Başkanı
İlker Aycı, Nagehan Alçı’ya yaptığı
açıklamada orta koltuğun boş bırakılmasına sıcak bakmadıklarını söylemiş.
1.5 metrelik sosyal mesafenin koltuk boş bırakılsa dahi korunamadığı için...
Onun yerine
hem kabin ekibi
hem de yolcuların maske takması zorunlu olacakmış.
Ayrıca hem iç hem de dış hat kısa mesafe uçuşlarının hepsinde ikrâm kalkıyormuş.
HANGİSİ?
Yine de heyecanlandım kendi adıma.
Tekrar bir yerlere pır pır uçmak, yeni bir yere gitmenin heyecanı geldi üzerime.
Bir yandan da
eve çok alıştım, doğruya doğru.
Öyle endişeli endişeli uçasım/gidesim de yok.
Böyle uç duygular arasında gidip geliyorum.

Haberin Devamı

Dijital fuar kalıcı olur mu

Frize’in New York edisyonu bu yıl dijitale taşındı.
Frieze Viewing Room’a girip kayıt olanlar, bugünden itibaren 15 Mayıs’a kadar ünlü sanat fuarına katılan 200 galeriyi gezip eserleri görebilecek.
Artırılmış gerçeklik teknolojisiyle sanat eserlerini incelemek doğrusu hem sanatsever hem de koleksiyonerler için ilginç olacak.
Peki dijital sanat fuarları kalıcı olur mu?
Salgın bitse dahi fuar düzenleyenler tarafından ileride bu tür bir dijital hamle görür müyüz?
Contemporary İstanbul Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Rabia Güreli, Harper’s Bazaar’a verdiği röportajda bu konuya ilgili şunları söylüyor:
“Bir süre mekânlara ihtiyaç duymadan sergiler çevrimiçi devam edecek gibi görünüyor ve çevrimiçi fuar, sergi hayatımızda kalıcı olacak. Belki bir süre sonra mekan gerekliliği ortadan kalkacak.
Ama şahsen bu salgın biter bitmez davetli ve davetsiz tüm etkinliklere/açılışlara gitmek ve insanları canlı görmek istiyorum.”
Doğrusu Rabia’ya bu konuda katılıyorum.
Bir yandan dijital sanat artık daha fazla hayatımızda olacak, doğru.
Ama sanat ortamının açılış ve davetlerindeki sosyalleşme ve kanlı canlı bilgi alışverişi meğer başkaymış.
İşin o yanı asla sona ermeyecek gibi.

Yazarın Tüm Yazıları