Bu kış neredesin

Koronanın en çok yaradığı şey iç turizm olabilir.

Haberin Devamı

Yazın memleketin sadece güneyine değil, farklı bölgelerine gidip keşfedenler bu kış da aynı şeyin peşinde koşacak.
Şimdilerde en çok duyduğum şey bu zaten:
“Kışın Kapadokya’ya mı gitsek?”
Evet, belli ki Kapadokya en çok tercih edilen yerlerden biri olacak. Otel alternatiflerinin çeşitliliği dolayısıyla.
İkinci sırada şehirlere yakın, arkadaş grubuyla beraber konaklanıp kapatılabilecek küçük oteller var. Üçüncü sırada kayak otelleri.
Dördüncü sırada ise yine güneydeki tatil beldeleri var. Hatta bu kez “gidip de dönmeyenler” çok olacak güneyden. Şu sıra mesela Bodrum’un kış nüfusunun geçen yıla göre çok daha fazla olacağı konuşuluyor.
Tabii tüm bunlar son dakikada bir şehirler arası seyahat yasağı gelmezse geçerli olacak...

Büyük sıfırlama

The Economist’in alt metni bol kapakları nasıl her daim komplo teorisyenlerinin en sevdiği “oyuncaklardan” biri ise şimdi aynı şey Time Dergisi’nin “The Great Reset” kapağı için oldu.
Aslında Time’ın yaptığı şey güzel bir dergicilik örneğiydi.
Farklı alanlardan etkili isimler “Bundan sonra ne olabilir”i yazmış özetle.
Fikirlerini sunmuş.
Hatta onlardan birini, BIG’nin kurucusu Bjarke Ingels’in “Masterplanet” projesini cumartesi günü aktarmıştım (Meraklısı mutlaka dönüp bakmalı derim).
Dikkatleri çeken esas konu ise elbette Dünya Ekonomik Forumu’nun kurucusu ve başkanı Klaus Schwab’ın “Erdemli bir ekonomik sisteme geçilmeli” diye bahsettiği kapitalizmin yeniden yapılandırılması üzerine olan yazısı...
Onu bunu bilmem de, geçen gün can damarım olan bilgisayarım bir daha açılmamak üzere kapandı. Durup dururken. Sıfırladı yani kendini.
Büyük sıfırlanmanın ta kendisini yaşadım.
Markanın yetkili servisi dedi ki, “Ana kart değişimi lazım, o da şu kadar.”
Şu kadar denilen, yeni bir bilgisayar parası zaten! Sistem özetle diyor ki: Onu çöpe at, yenisini al!
O yüzden Schwab’ın söyledikleri iyi hoş, ama özünde sıfırlanan biz oluyoruz esasen.

Haberin Devamı

Kabus bitmedi

İklim krizinden de önce bizi ruh iklimlerimizin sürekli altüst oluşu mahvedecek. Hafta sonu büyük bir deprem yaşadık.
Sarsıldık, üzüldük, kötü yapılmış binalar yüzünden insanların ölmesine bir kez daha isyan ettik.
Ama kabus bitmiş değil.
İstanbul’daki büyük depremi hâlâ bekliyoruz.
Sadece unutmayı yeğliyoruz.
Yapacak başka bir şey olmadığı için belki de...

Kim haklı?

Haberin Devamı

Covid-19’a karşı tekrar alınmaya başlanan sıkı tedbirler kutuplaşma yaratabilir mi? Hafta sonu İspanya ve İtalya’da örneğinde gördük ki, yaratabilir.
Tedbirlerin sıkılaşmasını protesto edenler polisle karşı karşıya gelmiş ve ortaya çıkan görüntüler şöyle: Göz yaşartıcı gazlar, molotof kokteylleri, taş ve fişekler...
İtalya’da göstericiler “Özgürlük!” sloganları atmış hatta.
Doğrusu insan iki arada bir derede kalıyor.
Tedbirlere de hak veriyorsun.
Gösteri yapanın artık bu tedbirlerden yılmış olmasına da...
İlginç değil mi?
Korona her anlamda insanlar arasında büyük krize yol açmış durumda.

 

Yazarın Tüm Yazıları