Z kuşağı için torundan al haberi

Önümüzdeki seçimlerin sonuçlarını belirleyici olacak gençler, tüm siyasi partilerin gözdesi...

Haberin Devamı

Z Kuşağı’nı anlamak için yapılan çok sayıda araştırma, net olarak şunu ortaya koyuyor: “Gençler, objektif ve açık kriterler arıyor ve kuralların sık sık değişmesine itiraz ediyor. ‘Baş eğmek, boyun eğmek’ gibi kavramlara yabancılar. Siyasi partilerde gördükleri en büyük sorun, tepeden aşağı örgütlenen yapılar. Gençler, bu yapılarda kendilerine özgürce hareket etme olanağı verilmediğini düşünüyor.”

Bu kitlenin ikna edilme güçlüğünü gören AK Parti, özel bir çalışma yaptı. Son MYK toplantısında ‘Z Kuşağı’nın öncelikleri ve taleplerine ilişkin geniş bir araştırma sunuldu. Analizi dinleyen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, değişimi torunlarından gözlediği ortaya çıktı.

Erdoğan’ın yaptığı değerlendirmede, “Biz bu kesimlere, geleceğe yönelik umut vermeliyiz, vizyon çizmeliyiz. Geçmişe takılıp kalmadan ama geçmişte yaptıklarımızı, devraldığımız ülkeyi de anlatarak, onlarda bir hafıza oluşturmalıyız. Çünkü geçmişi bilmeden geleceği oluşturamayız. Ben torunlarımda bunu görüyorum. Torunlarıma bakıp bu kesimi anlamaya çalışıyorum. Çocuklarımıza sevgiyle yaklaşmalıyız, böyle yaklaşırsak aileye aidiyet duygusu zaten kendiliğinden oluşur” dediği belirtiliyor.

Haberin Devamı

5 milyonu ilk kez oy kullanacak olan genç seçmenin toplamı 13 milyonu buluyor. Yani bu kitle, seçmenlerin neredeyse yüzde 20’sini oluşturuyor.

Siyasetin bugünkü dilinden hoşlanmayan, dünyadaki gelişmeleri yakından izleyen ve kıyaslama yapma yeteneğine sahip bu dinamik kitle için, yeni şeyler söyleme zamanı...

SABAHATTİN ALİ SESSİZLİĞİ

Ebediyat
tutkunlarının hayatına “Kürk Mantolu Madonna” ve “Kuyucaklı Yusuf” kitaplarıyla giren Türkiye’nin en önemli yazarlarından Sabahattin Ali’nin sır perdesi aralanamayan ölümü, yine siyasetin gündemine geldi. Zaman zaman, Sabahattin Ali’yi öldüren derin güçlerin ve devlet istihbaratındaki bilgilerin peşine düşülse de sorular hep yanıtsız kalmıştır. Bu sefer de aynısı oldu.

Umut Erdem’in ilettiğine göre, CHP Milletvekili Mustafa Adıgüzel, Türk edebiyatının önemli isimlerinden Sabahattin Ali’nin ölüm nedeninin peşine düştü.  Adıgüzel, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın yanıtlaması için verdiği önergede, “Ali’nin ölümüyle ilgili devlet istihbarat kayıtlarını” sordu. Oktay ise, konunun muhatabının kendisi değil, İçişleri ile Adalet Bakanlıkları olduğunu söyledi ve topu bu iki bakanlığa attı. Sorulara gelince oldukça net:

Haberin Devamı

- Sabahattin Ali’nin nasıl öldürüldüğü konusunda istihbarat kayıtlarında hangi bilgiler mevcuttur?

- Cenazesinin ormanlık alanda bulunmasından sonra neler yaşanmıştır?

- Bu sürecin detaylı kayıtları ve raporlar niçin kamuoyu ile paylaşılmamıştır?

- Cenazesine ne olduğu ve mezarının nerede olduğu konusunda bir araştırma olmuş mudur?

- Naaşının ilk gömüldüğü yerden çıkarılarak, bilerek kaybedildiği doğru mudur?

- Sabahattin Ali’nin mezar yeri devletin kayıtlarına göre neresidir?

- Kayıtlarınıza göre Sabahattin Ali’nin öldürülmesi talimatını kim ya da kimler vermiştir?

- Devletin hem Sabahattin Ali’nin ailesine hem de edebiyat severlere yanıt borcu yok mu?

Haberin Devamı

CEZAEVLERİNE PANDEMİ SORGUSU

Pandemi
döneminde, cezaevi gibi kapalı ortamlarda zorunlu olarak kalan insanların, bu salgından nasıl etkilendikleri ve neler yapıldığı merak konusu. Bu konu sık sık siyasetin gündemine gelince, Kamu Denetçiliği Kurumu, ombudsman olarak kolları sıvadı.

HDP Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaş, salgın sürecinde cezaevinde bulunan ağır hasta tutuklulara yeterli hizmet verilmediği, bu kişilerin yaşam haklarının tehlikede olduğu, salgına dair bilgi verilmediği iddiasıyla Kamu Denetçiliği Kurumu’na başvurdu.

Mesut Hasan Benli’nin aktardığına göre, iddialar üzerine Adalet Bakanlığı’nda, Ceza Tevkifevleri Genel Müdürü dahil üst düzey yetkililerle iki toplantı yapıldı. Ceza infaz kurumlarında alınan önlemlerin yanı sıra, ceza infaz sisteminin işleyişine yönelik veriler masaya yatırıldı.

Haberin Devamı

Çıkan sonuç; Kamu Ombudsmanı, hasta mahkumların bakımıyla ilgili iddiaların doğru olmadığını, ancak bu konuda bilgi paylaşımının yetersiz kaldığını saptadı. Kurum, “Ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlü ve tutuklular ile görevi basında bulunan personelin protein ağırlıklı beslenmenin yanı sıra, iaşelerde özellikle bağışıklığı güçlendirecek şekilde probiyotik ve prebiyotik içeren gıda çeşitliliğine yer verilmesi ile mümkün olduğu ölçüde öğünlerde sebze ve meyvenin eksik edilmemesine özen gösterildiğine”
ikna oldu. Ancak, özellikle salgın döneminde bilgi paylaşımının yetersiz olduğunu bildirdi.  Kurum, bakanlığa “Bilgi paylaş, kamuoyunu aydınlat, aileleri merakta bırakma” tavsiyesinde bulundu.

Haberin Devamı

Yani kısaca, bilgi edinme hakkı ve açık toplum kuralları anımsatıldı.

Yazarın Tüm Yazıları