Nilgün Tekfidan Gümüş
Nilgün Tekfidan Gümüş
Nilgün Tekfidan GümüşYazarın Tüm Yazıları

Yerküre için kara gün

HAZİRAN ayı geldi, ama yaz daha gelmedi... Mayıs ayının en favori sohbet konularından biri buydu. Bir türlü gelmeyen yaz mevsimi. İşte bugünkü yazı da bununla ilgili.

Haberin Devamı

İklim değişiklikleri, mevsimlerin kayması ve mevsim anormallikleri. Ve konuyla yakından alakalı olan ABD Başkanı Donald Trump’ın aldığı dünkü Paris İklim Anlaşması’ndan çekilme kararı.

Trump, seçim kampanyası döneminde ‘küresel ısınmayı’ bir ‘kandırmaca’ olarak nitelemiş ve eğer seçilirse selefi Obama’nın ABD adına onay verdiği Paris İklim Anlaşması’ndan çekileceğini vadetmişti. Geçen hafta İtalya’nın Taormina kentinde 7 zengin ülkenin liderleri bir araya geldiğinde Trump’ı bu vaadinden vazgeçirmeye çalıştılar. Ancak anlaşılan o ki, başarılı olamadılar.

SURİYE, NİKARAGUA İLE AYNI LİGTE

PARİS İklim Anlaşması, uzun müzakerelerin ardından 2015 yılının sonunda kabul edildi. Sanayi devi ABD’den fakir Kongo Cumhuriyeti’ne zengin Almanya’dan savaş ülkesi Afganistan’a kadar 196 ülke, küresel ısınmaya, dolayısıyla iklim değişikliğine neden olan sera gazlarının (karbondioksit, metan ve ozon gibi gazlar) salınımlarını azaltma ya da sınırlama sözü verdiler. Anlaşma ile küresel ortalama sıcaklık artış limitinin yüzyılın sonuna kadar 1.5 ila 2 derece arasında sınırlandırılması hedefleniyordu. Ülkeler, ekonomilerini dönüştürerek kendi gaz salınımlarını azaltma taahhüdü altına girdiler. Dünyada sadece iki ülke bu anlaşmaya katılmadı. Yedi yıldır savaşın sürdüğü Suriye ve anlaşmayı yeterli bulmayan Nikaragua. Çin’den sonra en çok çevreye zararlı gaz üreten ABD ise bu anlaşmaya taraf oldu.

Haberin Devamı

TRUMP’IN GEREKÇELERİ

ANLAŞMA yeni dönemde fosil yakıt tüketiminin, dolayısıyla sera gazlarının azaltılmasını öngörürken, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmeyi hedefliyordu. Trump’a ve ona yakın sanayi çevrelerine göre kömür, petrol gibi yakıtlardan vazgeçerek üretim yapmak Amerikan ekonomisine trilyonlarca dolarlık ek maliyet yüklediği gibi diğer ülkelerle rekabet anlamında ABD’nin geriye düşmesine yol açacaktı. İş kaybına neden olarak da Trump’ın vaatlerinin en üstünde yer alan “Önce Amerika” hedefini tehlikeye sokabilirdi.

Trump, G-7 ile pazarlık yaparken kömür madencileri, kömürden enerji üreten şirket yöneticileri, enerji lobisi ve muhafazakâr Cumhuriyetçi Parti’nin bazı isimleri ‘vaadinden dönme’ diye baskıyı sürdürdü. Anlaşmaya devam baskıları da yoğundu. Mesela Apple şirketinin CEO’su Tim Cook, bunun iş dünyası, ekonomi ve çevre açısından olumsuz mesaj vereceğini söyledi. Bazı siyasi yorumcular, ABD’nin daha önceki bir taahhüdünden geri dönmesinin uluslararası siyasetteki güvenilirliğini de tehlikeye atacağı uyarısında bulundu.

Haberin Devamı

IVANKA’DAN YOĞUN BASKI

ABD basınına göre bir aydır Beyaz Saray’da konuyla ilgili hararetli bir tartışma söz konusuydu. Trump’ın kızı ve danışmanı Ivanka Trump, Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’ın başını çektiği grup iklim anlaşmasından yanaydı.  

Trump’ın baş stratejisti olarak atadığı ve popülist kimliğiyle tartışmalı bir isim olan Steve Bannon ise ret cephesinin başındaydı. Bannon’a göre Trump, oy deposu eyaletlere verdiği ‘istihdam’ sözünü tutabilmek için iklim anlaşmasından çıkmalıydı. Anlaşılan sonuç itibariyle Beyaz Saray’da bir ara yol bulundu. ABD, Paris Anlaşması’ndaki taahhütlerinden çekilecek, buna karşılık Amerikan sanayisinin elini rahatlatacak yeni bir anlaşma için pazarlık yapacaktı.

Haberin Devamı

KARAR NİYE BU KADAR ÖNEMLİ

DÜNYANIN lideri bir ülkenin, gezegenin geleceği, insan yaşamının sürdürülebilmesi açısından önemli olan bir anlaşmadan çıkma kararı alması elbette kaygı verici bir gelişme. Zengin bir ülkenin ‘Önce Amerika’ diyerek daha fazla zenginlik için dünyanın sürdürülebilirliğine dair öncelikleri gözden çıkarması, henüz gelişmekte olduğu halde zar zor karbon gazı salınımlarını azaltmayı kabul eden diğer ülkeler üzerinde caydırıcılığı azaltacaktır. Trump yönetiminin aldığı karar Paris Anlaşması’nın sulandırılmasının yolunu açacaktır.

Dün AB ve Çin’in ABD’nin kararı ne olursa Paris Anlaşması’na sadık kalacaklarına dair haberler vardı. Dünyanın en büyük ekonomilerinden AB ve Çin’in iklim konusunda liderlik rolüne talip olması önemlidir, ancak ABD’nin olmadığı bir anlaşmanın içi boşalmıştır.

Yazarın Tüm Yazıları