iFAB CEO’su Lukas Brud, yeni cezayla ilgili olarak, “Oyuncular, hakeme uygunsuz bir söz söylediklerinde ‘sarı kart alır mıyım’ diye çok endişelenmeyebilirler, ancak 90 dakikalık bir maçın 10 dakikalık bölümünde dışarıda kalacaklarını düşünürlerse yaklaşımları büyük fark yaratabilir. Ayrıca, sadece kaptan hakemle diyaloğa geçerse, takım arkadaşlarına olanları anlatabilir. Bu çözüm, rugbyde ve basketbolda olumlu sonuç verdi” dedi.
Avrupa’nın 5 büyük ligi ile Süper Lig arasında temel fark, sadece saha içindeki oyun kalitesi değil. Tribün doluluk oranları, tezahürat ve tribün kültürü gibi kriterlerle birlikte saha içi ve yedek kulübelerinin etik seviyesi... Bu anlamda açık ara son sıradayız. Çünkü 5 büyük ligde sadece hakeme değil, futbola saygı mevcut. Bu saygının dışında otoriteye karşı korku da var. Yaptığı hareketin yanına kalmayacağını net cezalarla biliyor. “Tedbirsiz sevk edildi” veya disiplin kurulunda “... hareketi nedeniyle ceza tayinine yer olmadığına” cümlesine pek rastlamazsınız.
Hakemi basit bir taç kararından kritik penaltı tartışmasına kadar 90 dakikanın her anında etkilemek, “azarlamak”, baskı altında bırakmak için her yolu deneyen oyuncu topluluğu bizde yeterince mevcut.
iŞTE ETiK KARNEMiZ:
· Doğru/yanlış fark etmeksizin kritik kararlarda vakit kaybetmeden itiraza koşanlar,
· Bir karara tepki için yedek kulübesinden sahaya depar atanlar,
· Her pozisyonda hakeme bir çift laf etmeyi marifet sayanlar,
· Ne kadar çok bağırırsak hakemi o kadar etkileriz diye düşünenler,
Ali Koç, Divan Kurulu’nda MHK Başkanı Ahmet İbanoğlu hakkındaki konuşmaları; Trabzonspor Başkanı Ertuğrul Doğan da F.Bahçe maçı çıkışı hakemler hakkındaki söylemleri nedeniyle dün PFDK tarafından 45’er gün hak mahrumiyeti cezasına çarptırıldı.
Koç, MHK Başkanı'na "karakteri zayıf", "omurgasız"; Doğan da hakemlere "sahtekar", "ahlaksız", "terbiyesiz" şeklinde ithamlarda bulunmuştu.
HASSAS OLDUĞU BİLİNİYORDU
PFDK sevkleri dışında MHK Başkanı’nın ve hakemlerin adli yollara başvurup başvurmayacağı merak ediliyordu. Önceki ve bugünkü MHK dönemi itibarıyla görüşmelerimden Ahmet İbanoğlu’nun bu konulara hassas olduğunu tahmin ediyordum ki dün Ali Koç’u hakaret gerekçesiyle mahkemeye verdiği haberi düştü.
BİR İLK GERÇEKLEŞİYOR
Yanılmıyorsam sadece Zekeriya Alp’in, Karagümrük Başkanı Süleyman Hurma ile bir maçtan sonra yaşananlar nedeniyle mahkeme süreci olmuştu. Bunca yıldır herhangi bir MHK Başkanı’nın 3 büyüklerden bir kulüp başkanını mahkemeye verdiğini hatırlamıyorum. Bir ilk gerçekleşiyor. Futbol iklimi aşikar bir ülkede, şampiyonluk yarışındaki 3 büyük takımdan biriyle ülkenin hakem kurulu başkanının mahkemelik olması nasıl yorumlanacak?
BUNDAN SONRA NELER YAŞANACAK?
1- MHK Başkanı, Profesyonel Müsabaka İcra Kurulu (PMİK)’nun 3 üyesinden biri. PMİK normalde yapay zeka yokken Süper Lig maçlarını atayan 3’lüydü. Şu anki durum bu işleyişe ciddi bir etkisi olmayacak gibi gözükse de Fenerbahçe maçlarına yapılan atamalar daha fazla sorgulanacak. Yapay zeka/manuel atama kavgası büyüyecek.
Premier Lig’de 6 Kasım Pazartesi akşamı oynanan Tottenham-Chelsea maçı VAR incelemesi olarak bir rekora imza attı.
Hatta ilk 45 dakikaya sığanlar unutulacak gibi değil. İşte rekorun satırbaşları:
· 14. dakika: Ofsayt gerekçesiyle Tottenham’dan Son’un golünün iptali.
· 18. dakika: Udogie nin potansiyel kırmızı kart incelemesi.
· 21. dakika: Sterling in golünün elle oynama gerekçesiyle iptali.
· 21. dakika: Tottenham’dan Romero’nun potansiyel kırmızı kart incelemesi.
· 28. dakika: Ofsayt gerekçesiyle Moises Caicedo’nun golünün iptali.
· 28. dakika: Gol iptalinden önce Romero’nun faul/kart incelemesi.
Bazı kulüpler yaşananların ardından VAR’ın kaldırılmasını, teknolojinin gol çizgisi ve ofsayt gibi ölçülebilir pozisyonlarda kullanılmasının yeterli olacağı yönünde görüş bildirmişler. Diğer kararlar için eski günlerdeki gibi sahadaki hakeme saygı gösterilsin denilmiş. Hatta atak başlangıç fazı kapsamında, neredeyse birkaç dakika öncesinde ihlal taraması yapılan pozisyonlara geri dönüşün gereksizliğini dile getirmişler. VAR’ın hayatımıza girmesine karar verildiğinde başkanlar, yöneticiler, teknik direktörler neler diyordu hatırlıyor musunuz?
Artık hakem hatası olmayacak.
Nihayet adalet geliyor.
Sadece futbol konuşacağız.
Hakemin arkasına kimse sığınamayacak!
SENARYO VE ENTRİKA BİTMİYOR
Takdir edersiniz ki ne bizde ne de Avrupa’da VAR’dan memnuniyet beklendiği seviyede değil. Hakeme tepkide biz ezelden beri kronik hasta bir ülkeyiz, peki ya Avrupalı? Hakeme genelde gülüp geçen, tartışmaya çok az vakit ayıran, otoritenin yaptırım korkusuyla eleştirisi seviyeli sınırlarda kalan ülkelerde alışılmadık tepki söz konusu. Premier Lig’de VAR nedeniyle özür üstüne özürler; LaLiga, Serie A ve Bundesliga'da skandal kararlar...
İŞİMİZE GELİRSE IFAB ÇITASI, GELMEZSE 'TURKISH VAR'
Galatasaray-Ankaragücü maçında ‘top çizgiyi geçti mi, geçmedi mi?’ yangınının büyümesine ramak kalmıştı ki VAR odası köpüğü sıkıp çare oldu. 10. hafta gelmeden senaryoların, saldırıların, ithamların gırla gittiği pek Süper Ligi’mizde daha neyi bekliyoruz? Manchester City’nin şampiyon olduğu 2018-19 sezonundaki fotoğrafın benzerinin yaşanması durumunda neler olabileceğini tahayyül edebiliyor musunuz?
Liverpool’un 1 puan farkla ikinci olduğu maratonda, City deplasmanındaki 2-1’lik mağlubiyette 11 milimetrenin anlamını idrak edebiliyor musunuz?
BU iŞ PFDK DA HALLEDiLEBiLiR
Hem zamandan hem kargaşadan kurtaracak bir teknoloji. Hakemin saatine ‘gol’ ya da ‘değil’ mesajının 5 saniyede gelmesiyle VAR’da 3-5 dakika kaybedilmeyecek. Her şeye para bulunuyor da gol çizgisi teknolojisine gelince mi yok? TFF maliyeti kulüplere yıkamıyorsa, işi PFDK’da halledebilir. Sahada rakibine, hakeme ve hatta güzelim futbol oyununa karşı bu denli etik dışı davranan başka bir lig yok. Yüzüne darbe gelmez, taklalar atar.
Ağız dolusu hakeme saydırır. Maç önü ve sonu senaryo demeci verir. Yedek kulübesinde haklı/haksız delirir, atılır. Tribünde neredeyse küfür içermeyen tezahüratı yok...
1 HAFTADA KULÜPLERE 3 MiLYON TL CEZA KESiLDi
Son 1 haftada PFDK kararlarıyla kulüplere kesilen ceza tutarı yaklaşık 3 milyon TL. Yani haftada 100 bin Euro ceza kazancı ile 1. Lig’e bile gol çizgisi teknolojisi kurulur. Hatta cezaları katlayın ki hem önlemeye hem TFF kasasına faydası olsun. 21 ve 28 Eylül’deki PFDK kararları sayfasında toplam 78 madde ceza değerlendirmesi var.
DAHA UCUZA MAL ETMEK iÇiN HOLLANDA’YI ÖRNEK ALABiLiRiZ
‘Alman’ olarak gelip, taktik ve kadro olarak ne yapmak istediği anlaşılamayan, nihayetinde masaya vurup konuşarak bizleşen(!) Stefan Kuntz... 2002 Dünya Kupası ve 2008 Avrupa Şampiyonası zaferlerimizle nostaljiye devam.
HAZİN MİLLİ KARNE
Futbol milli takımlarımızın son 1 haftadaki talosu şöyle:
Son 1 haftadaki tablo:
- 1-1 Ermenistan (A Milli)
x 2-4 Japonya (A Milli)
x 2-3 İrlanda (U21)
Lakin ilk haftadan standartsızlık baş gösterdi. Trabzonspor-Antalyaspor maçından hemen sonra MHK iyi bir refleks göstererek “Yahu daha yeni anlattık. Ne yapıyorsunuz?” mesajıyla hakemleri uyardı. Yanlış uygulamalar Trabzon ve Kadıköy’de, doğru uygulama ise Kayseri’de vardı. Gelelim temel soruna...
HERKES KABADAYI OLMUŞ
Herhangi bir ligimizde yedek kulübesinde kimin teknik direktör olduğunu müsabaka süresince asla tahmin edemezsiniz. 90 dakika boyunca ayakta duran veya sürekli içeri girip çıkan en az 2 kişi var. Hele ki hakem hata yapmaya görsün. Herkes mahallenin kabadayısı. En az 5 kişi ağız dolusu sahada! Bu sahneler, 30 sene boyunca “aman yedek kulübelerini bir şekilde idare edelim, aman sorun çıkarmayalım, aman yangına körükle gitmeyelim, aman sakinleştirelim, aman her şeyi duymayalım” diye diye maç bir şekilde bitsin mantalitesinin, futbolumuzu zehirleyen zihniyetin sonucudur.
SIFIR TOLERANS DEĞİL SIFIR KORKU
“Ben görevimi yaparım” diyerek teknik direktörü tribüne yollatma cesareti gösteren 4. hakemler ‘düzeni bozan’ olarak görülmeyip mahalle baskısı sonucu cezalandırmasaydınız, bugünlerdeki görüntümüz Avrupa ligleri gibi olurdu. 4. hakemlere direktif ‘sıfır tolerans’ değil, ‘sıfır korku’ olmalı.
TFF, 4 BÜYÜKLERE KARŞI HAKEMİNİN ARKASINDA DURMALI
Yeni sezona merhaba dediğimiz haftada coşku, keyif, heyecan beklerken agresif tavırlar, lüzumsuz itirazlar yaşadık. Açılış maçına dair akıllarda kalan Trabzonspor Teknik Direktörü Nenad Bjelica ile yardımcısı Nino Blue’nun gördüğü sarı kartlardı. İlk 45’te ev sahibinin, ikinci 45’te Antalyaspor’un teknik sorumlusu Nuri Şahin’in takımının iyi oyununu konuşmaya fırsat kalmadı. Bjelica, hakem Zorbay Küçük’ün doğru faul kararına rağmen elindeki pet şişeyi yere hışımla fırlattı ve 4. hakem Cihan Aydın’a sert çıkıştı. Yardımcısı Blue ise atılan şutun kendi oyuncularına çarpıp auta gittiğini görmeden “Nasıl korner olmaz!” tepkisini abarttı. Konyaspor-İstanbulspor maçında görüntü fecaatti. Ligin son haftasında düşme maçı mı, neyi paylaşamıyorsunuz? Birbirlerine girmiş oyuncu topluluğu, itirazlar, itiş-kakış... Kargaşadan çıkan 2 kırmızı, 2 sarı kart.
GARİP ALKIŞLAR
6 Ağustos Pazar günü İngiltere’de sezonun ilk kupasındaki sürpriz son, Premier Lig’de bu sezon yaşanacaklara dair mesajı verdi: Alışılmadık uzatma süreleri ortalığı ayağa kaldıracak! Community Shield’da Manchester City ile Arsenal arasında Wembley’de oynanan maçın 77. dakikasında genç Palmer’in nefis golüyle City öne geçti. Finalin hakemi, geçen hafta Tirana-Beşiktaş maçını yöneten Stuart Attwell, 8 dakika uzatma verince Pep Guardiola çıldırdı ve 4. hakem John Brooks’a yoğun itirazda bulundu. Uzatmalar oynanıyordu ki Partey ile Walker kafa kafaya çarpışınca oyun birkaç dakika daha durdu. Sakatlık nedeniyle uzatmanın da uzatması oynanıyordu ki 90+11. dakikada Trossard’ın vuruşunda Akanji’ye çarpan top kaleci Ortega’yı kontrpiyede bıraktı ve ağlar havalandı: 1-1. ‘Futbolun cilvesi’ de yeni sezona “Merhaba” dedi ve penaltılar sonucunda Arsenal 4-1 kazandı.
PREMİER LiG’DE BÜYÜK GERiLEME VAR
Katar Dünya Kupası’ndaki ilave zaman uygulaması, oyun süresinin tam hakkının verilmesi açısından öncü oldu. FİFA Hakem Komitesi Başkanı Pierluigi Collina keyifliydi. “Özellikle tribünlere gelenlerden geri bildirimler çok olumluydu. Hem statta hem de ekranlarında izleyenlere iyi bir program ve keyif sunmanın önemli olduğunu düşünüyorum” diyordu. Süper Lig’de de aralık ayından itibaren iki haneli uzatma sürelerine tanıklık ettik.
SALTANAT TEHLiKEDE
İngilizlerde ise PGMOL Direktörü Howard Webb, Katar’daki uygulamaya önce isteksizdi. Ancak geçen sezon yaşananlar geri adım attırdı ve Premier Lig, yeni sezona girerken hassas kontrol yapılacağını açıkladı. Temel sebep ise ‘dünyanın 1 numaralı liginde oyun durmuyor, en yüksek topla oynama süresine sahip lig, faul ortalaması zaten 20’yi geçmiyor’ saltanatının tehlikeye giriyor olması. Kalite elbette kıyas götürmez lakin OPTA verilerine göre Avrupa’nın büyük ligleriyle karşılaştırıldığında topun oyunda kaldığı süre oranında sondan 2. sıraya gerilediler.
HER KORNER 33 TAÇ ATIŞI 16 SANiYE SÜRÜYOR
Ocak ayında konu ilk kez gündeme geldiğinde Premier Lig tarihinin en düşük topla oynama süreleri yaşanıyordu. Oyunu yavaş başlatanlar, topun önüne set çekip geciktirenler, taktiksel zaman çalanlar, uzayan sakatlıklar derken tadı kaçıyordu. Hatta oyuncuların serbest vuruş ve korner için ortalama 33 saniye, kale vuruşu için 30 saniye, taç atışı için 16 saniye ve golden sonra maçın tekrar başlaması için 72 saniye süre geçirdikleri tespit edildi.