Namusmuş... Geçiniz...

“...BÖYLE bir suça karşı cezasızlık, 15 ay geçmiş olmasına rağmen... Ve bütün dünya olayı neredeyse bütün yönüyle biliyor, konuşuyor ama bununla alakalı yaptırım noktasında bir şey yapılmıyor ve kimse harekete geçmiyor. Bu gerçekten utanç verici bir şey ve bunu dile getirmek bana kaldı. Bunu söylemek bana kaldı...”

Haberin Devamı

2 Ekim 2018’de İstanbul’daki Suudi Arabistan Konsolosluğu’nda öldürülen gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın nişanlısı Hatice Cengiz, Roma’daki Yabancı Basın Birliği’nde bunları söyledi geçtiğimiz günlerde.

Cemal Kaşıkçı’yı kimlerin, nasıl, neden öldürdüğünü, cesedi nasıl parçalara ayırdıklarını, hatta bu sıradaki “şakalaşmalarını” bile sızan ses kayıtlarından duyduk, okuduk, öğrendik.

Muhalif bir gazeteciyi öldürmekle görevlendirilmiş timin Türkiye’ye nasıl geldiklerini, hangi uçaklarla, hangi rotayı izleyerek döndüklerini gördük.

Suudi Arabistan’ın “Ne cinayeti?” ile başlayan “Oldu mu yahu öyle bir şey?” ile devam eden ve son olarak “Yapılmıştır bir hata” ile noktalanan pişkinliğine şahitlik ettik.

Cinayetin ardından kimlerin, hangi ülkelerin çok şiddetli ve bir o kadar hiddetli kınamalarını vesaireyi de izledik.

Haberin Devamı

“Aydınlatmak namus meselemizdir!” diye babalanan mı istersiniz, “Suudi Arabistan hesap verecektir” diye tehdit savuran mı?.. Ne babayiğitler, ne efeler, hey yavrum hey!

Hatice Cengiz “Yaptırım noktasında bir şey yapılmıyor ve kimse harekete geçmiyor” diyor ya, haklı.

BM raportörü Agnes Callamard’ın “uluslararası yaptırım” çağrısı filan vız geldi tırıs gitti.

Ancaaaaak...

“Yaptırım” noktasında bir şey yapmayanların iş “yatırıma” ve mesela silah satışına gelince nasıl coştuklarını gördük...

“Çöldeki Davos” adı altında düzenlenen ve yatırımcıların Muhammed bin Selman ile “selfie”ler filan çektiği toplantıda 50 milyar dolarlık yatırım anlaşması imzalandı.

İngiltere, Fransa, İspanya gibi ülkeler “Cinayet başka, ticaret başka” diyerek silah satmaya devam ettiler. Trump’ın ve ABD’nin dönüş ve demeç hızını takip etmek zaten mümkün olmadı...

AB ülkeleri çok klasik tabirle “ortak tutum belirleyemezken”, mesela Hollanda Kraliçesi Maxima’nın Muhammed bin Selman ile görüşmesi ülkede “kriz” yarattı ama hooop o kriz de aşılıverdi kolayca...

5 Aralık’ta “halka” arz edilen, 11 Aralık’ta borsada işlem görmeye başlayan Suudi Arabistan’ın “milli” petrol şirketi Aramco’nun değeri 2 trilyon doları aştı ve “dünyanın en değerli şirketi” oldu...

Haberin Devamı

Cemal Kaşıkçı cinayetine, aralarında reşit olmayanların da bulunduğu mahkûmların toplu şekilde idam edilmesine yalandan tepki gösterenler, iş cepleri petrolle, dolarla doldurmaya gelince uzaklara bakarak ıslık çalmayı tercih etti.

Namusmuş...

Geçiniz...

Yazarın Tüm Yazıları