12.5 yıl bekleme partiye yanaş vatandaş

İSTANBUL’da yaşayan bir kişinin 100 metrekarelik bir eve sahip olmak için hiç harcama yapmadan 12.5 yıl çalışıp para biriktirmesi gerekiyormuş.

Haberin Devamı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Türkiye Veri İşleme Merkezi’nin (TUVİMER) sunduğu rakamları inceleyerek varmış bu sonuca.

Beş büyük kentte (İstanbul, İzmir, Antalya, Bursa, Ankara) yaşayanların kişi başı yıllık gelirleri ve ortalama konut fiyatları esas alınmış çalışmada.

İstanbul’da yemeden, içmeden, kira ödemeden, çocuk okutmadan, gezmeden, görmeden para biriktirirseniz (nasıl olacak tabii o iş bilemiyoruz) 8 metrekare ev alınabiliyor.

İzmir’de 10, Ankara’da 20 metrekare alabilirsiniz; bilginiz olsun...

İŞ BİLMEZ MEMUR DA OLMA!

Aileden aktarılan bir birikim yoksa, piyangoda büyük ikramiye vurmadıysa vb, asgari ücrete talim edenin, “iş bilmez memurun”, işçinin ev almak bir yana karnını doğru düzgün doyuramadığı malum...

Talihin yüzünüze gülmesi ve önünüze bir fırsat çıkarması veya çok çalışıp bileğinin/aklının gücüyle zenginleşmek de elbette mümkün tabii.

Haberin Devamı

Ama size bir güzellik yapayım ve nasıl evler, hatta yalı daireleri edinebileceğinizi fısıldayayım.

İlk işiniz partiye kayıt yaptırmak veya kayıt yaptırmasanız da “fayda zincirine eklemlenecek şekilde yanaşmak” olsun.

Herhangi bir partiye yaptırmayacaksınız elbette kaydınızı...

En azından hedeflediğiniz evin bulunduğu şehrin, semtin yerel yönetimini üstlenen partiye yaptıracaksınız.

İdealist bir şekilde partiyi savunursanız ev almak yerine alt kademede her işe koşturulan ve sırtı bile sıvazlanmayanlardan olursunuz.

Siyasete soyunan herkes zenginleşmiyor elbette. Bu sebepten uyanık olun, yükselenlerin nasıl yükseldiğini iyi izleyin ve piramitte bir an önce yukarıya tırmanmaya bakın.

İlla büyük balık olmanız da gerekmiyor; neticede 100 metrekarelik bir ev istiyorsunuz.

PİLOT BALIKLARI İZLEYİN

Büyük balıklar yerine onların kıçından ayrılmayan, atıklarıyla beslenen pilot balıkları iyi inceleyin; hepsi bir şekilde semirir...

“Siyaset kurumu sana söylüyorum, diğer sektörler siz de anlayın” şeklinde okumanızı isterim bu yazdıklarımı.

Siyaset yapmak da şanla, şerefle, lekesiz yürütülebilecek bir iş, ideallerine sarılarak yürüyenlere selam olsun.

Haberin Devamı

Bir saadet zinciri oluşturabilirsiniz, işinize hile karıştırabilirsiniz, hak yiyebilirsiniz veya hak yenirken sessiz kalmakla bile 100 metrekarelik evin önüne kamyon dayayabilirsiniz.

Ev sahibi olanların hepsi bir şekilde “yolu haksızlık şeridinden ilerleyerek kısaltmıştır” diyecek kadar sersem değilim ama 12.5 yıl yemeden içmeden yaşamak yerine birkaç yılda bu işi kapatmak istiyorsanız sözüme kulak verin.

Yağcılık yapın mutfağı kapın, sinsiliğe abanın banyoyu garantileyin, yalan/hile/hurdaya dayanıklı bir vicdan mekanizması geliştirin ve salona kurulun...

NE DEMİŞ PROUDHON?

Anarşizm felsefesinin babası Pierre Joseph Proudhon 1840’ta “Mülkiyet nedir?” sorusunu sorduğu kitabında cevabı “Mülkiyet hırsızlıktır” şeklinde vermişti.

Haberin Devamı

Hayatımın hiçbir döneminde kendimi “anarşizm” ile özdeşleştirmedim ama Proudhon’u ilk okuduğumda “Adam haklı beyler” demiştim...

Bu devirde 12.5 yıl yemeden, içmeden, harcamadan çalışıp alın terinizle ev sahibi olana kadar Proudhon’u değil beni dinleyin; kendinize bir kestirme yol bulun.

Tuttuğunuz altın olsun...

Yazarın Tüm Yazıları