En güvenli yerler müze ve galeriler

Hemen hepsi Sağlık Bakanlığı’nın tavsiyeleri doğrultusunda sosyal mesafe çizgileri çizdi, temassız bilet uygulamaları, sınırlı ziyaretçi alımı gibi önlemler aldı.

Üç aylık ev hapsinden kurtulanların soluğu müze kapılarında alacağını beklemiyordum ama ziyaretçi sayıları yarı yarıya düşmüş durumda.

Bırakın özel müzeleri, Topkapı, Ayasofya gibi normal zamanlarda ziyaretçi rekoru kıranlar bile in cin top oynar halde. Neredeyse, sosyal mesafe uygulamak için başka birinin müzeye gelmesini beklemek gerekiyor.

Yabancı turistin olmaması bunun başlıca nedeni. Bir de okulların grup halinde ziyaretinin yasaklanması.

Özel galerilere gelince...

Onlar da haziran başından itibaren birer ikişer kapılarını açıp ziyaretçi kabul etmeye başladı. Kimi randevu sistemi ile çalışıyor, kimisi de belirli günlerde ve belirli saat aralığında açık.

Sosyal mesafe özel galerilerin zaten fıtratında var. Günlük ziyaretçi sayıları pandemi öncesinde de 20-30’u zaten geçmiyordu.

İstisnai durumlar dışında tabii. Eğer çok ilgi gören, popüler bir sanatçıysa ya da eserler Instagram’da iyi paylaşacak görsellikteyse ziyaretçi sayısı artabiliyordu.

Şimdiyse günde 5-10 ziyaretçi ya geliyor ya gelmiyor galerilere.

İşte, müze ve galeri gezmenin tam zamanı. İstediğiniz eserin önünde istediğiniz kadar durup inceleyebilirsiniz. Kimse eserle aranıza girip fotoğraf çekmeye çalışarak sizi rahatsız da etmez.

Bu haliyle virüsün bulaşma riskinin en az olduğu, en güvenilir mekânlar müze ve galeriler diyebilirim.

SAHA’DAN DESTEK FONU

"NELER yapmadık şu vatan için!/Kimimiz öldük;/Kimimiz nutuk söyledik” diyor ya Orhan Veli, ‘Vatan İçin’ şiirinde. Pandemi sürecinde sanat için nutuk atanlar da oldu, elini taşın altına koyanlar da.

İşten bunlardan biri de Çağdaş Sanatı Destekleme Girişimi olan SAHA Derneği.

Dernek, görsel sanatlar alanında üretim süreci COVID-19 pandemisinden olumsuz etkilenen ya da pandemi nedeniyle ortaya çıkan sorunları ele almak isteyen sanatçı ve inisiyatiflere destek olmak amacıyla yeni bir fon oluşturdu.

Pandemi yüzünden kaynaklarını kaybeden, iptal edilen veya yarım kalan sergi, program ve projelerini tamamlamak için ek desteğe ihtiyacı olanlar bu fona başvurabilecek.

SAHA Derneği tarafından fon kapsamında pandemi yüzünden kesintiye uğramış ya da bu dönemin ihtiyaçlarına özgü yeni geliştirilecek en az 15 farklı sanat projesine teşvik amaçlı olarak 8 bin ile 20 bin TL arasında destek aktarılacak.

Başvurular 2 Temmuz Perşembe, saat 17.00’ye kadar application@saha.org.tr adresine iletilebilir. Yardım koşulları için: www.saha.org.tr

SEYİRCİ TİYATROSUNA SAHİP ÇIKTI

SALGIN döneminde işsiz kalan güvencesiz tiyatro emekçilerine destek sağlamak amacıyla başlatılan ‘Dayanışmanın 100’ü Şiir’ platformu bir ayı geride bıraktı. 101 sanatçının proje için özel olarak okuduğu şiir videolarının yer aldığı web sayfası özellikle tiyatro ve şiirseverlerin yoğun ilgisiyle karşılaşmış. Şu ana dek 1938 kişi projeye katkı sunmuş. Platformun amacı, gelen katkıları, kendilerine başvuran işsiz tiyatro emekçilerine ihtiyaç kartı olarak dağıtmak. Şimdiye dek 540 tiyatro emekçisi destek almak için başvuruda bulunmuş. Her bir karta ilk seferde 250 TL yüklenerek ihtiyaç sahiplerine gönderilmeye başlanmış. 1147 kartlık destek topladıklarını öğrendim. Bu da şimdilik her bir ihtiyaç sahibine en fazla iki kere kart yüklemesi yapabilmek demek. Tiyatrolar için belirsizlik süreci devam ettiğinden katkının artması başvuru sahiplerinin daha çok destek alabilmesi anlamına gelecek. Şu ana dek en çok destek ise seyircilerden gelmiş. Bazı televizyon yayınları esnasında yurtdışından ve İstanbul dışından pek çok seyirci, hatta çok sayıda emekli küçük büyük destekte bulunmuş, platforma ulaşarak dayanışma mesajlarını paylaşmış. Seyircinin tiyatrosuna sahip çıkması gerçekten sevindirici. Ama galiba şimdi sıra, projenin daha uzun soluklu olabilmesi için kurumsal desteklerde. Kültür-sanata destek veren kurumlar, yapımcılar, maddi güvencesi yerinde olan oyuncular meslektaşlarıyla ve sektörleriyle dayanışmaya davetli...

İZMİR’E ŞEHİR TİYATROSU

Tiyatro dünyasından bir haber de İzmir’den geldi. Geçen sene kaybettiğimiz Prof. Dr. Özdemir Nutku’nun uzun seneler kurulması için çok uğraştığı ancak 1992’de açılıp bir senelik sürecin sonunda işlevsiz hale gelen İzmir Şehir Tiyatroları’nın açılması tekrar gündemde. Belediyenin, uzun süredir askıda olan bu konuyu hayata geçirecek olmasını duymak sevindirici. Zira İzmir gibi bir kentin kendi şehir tiyatrosunun olmaması bir eksiklikti.