Paylaş
Sevgili Güzin Abla, ben 33 yaşında, 8 yıllık evli bir çocuk babasıyım. Evliliğim en başından beridir, severek evlenmemize rağmen kavgalarla geçti.
Eşim 4 çocuklu bir ailenin en küçüğü. Babası tarafından prenses gibi büyütülmüş. Ben de baba baskısı aile içi şiddet olan bir ailede büyüdüm. İşim gereği gurbetteyiz.
Hayatımız hiç de monoton değil.
Arkadaşlarımızla keyifli vakit geçirebiliyoruz. Yaşantımız sıkıcı değil.
Ben memurum, eşim ev hanımı. Sıkıntı baş başa kaldığımızda oluyor.
Eşim sürekli benden ilgi görmek isteğini söylüyor. Fakat ne yapsam olmuyor. Yemeklerini beğenirim, giyimini beğenirim, sarılır öperim. Ama doymuyor.
Örneğin hediye alıyorum konuşmayayım diye alıyorsun, sabah nöbetçi olduğumda günaydın, mesajı atarım, İnternet den kopyala yapıştır yapmışsın, kabasın, ilgisizsin, diyor.
Çocuğa karşı hep ben yanlış bir şey söylüyorum ya da öğretiyorum. Her konuda hatalıyım, suçluyum, hiç beğenilmiyorum. Çocuğun yükü hep onda, ben yer içer yatar hiç yardımcı olmam. Şöylesin böylesin sürekli bir suçlama eğiliminde. Böyle olunca da konuşasım, birlikte bir şeyler yapasım gelmiyor. Hak etmediğini düşünüyorum.
Çocuğuna karşı çok sert ve agresif, bu yüzden de çok tartışıyoruz. Son birkaç yıldır her hafta sonu kesin evde küsüz. Mutlaka bir konuda suçluyum. Bazen birileri büyü mü yaptı diye de düşünmüyor değilim.
Yaşadığımız bölge işim gereği çok sosyal bir bölge değil. Hafta sonlarını ailemle geçirmekten başka şansım da yok. Kısacası geçimsiz bir eşe sahip olduğumu düşünüyorum. Ben de sinirli bir insanım. Yaşanılan kavgalarda dilimin kemiği yok. Ağır konuşuyorum. Kırıcı oluyorum. Evde bir köşede suçsuz günahsız takılırken birden saçma sapan bir konuda üzerime gelinmesi, sürekli suçlanmak çıldırtıyor beni.
Bir de maddi anlamda dar boğazdan geçtiğimiz bir dönemde eşim ekonomik olarak iyi olduğumuz günlerdeki gibi davranmayı sürdürüyor. Maaşımı verdim, “bu ay evin geçimi sende” diye; 15 günde eksi bakiyeye girdi. Tam durumun vahametini anlamıştır, diye düşünüyordum ki ben cimri oldum.
Bir de ablam bu ilgi mevzuna neden erkeklerin de ihtiyacı olmaz. Belki biraz ben de eşimden ilgi bekliyorumdur. Olamaz mı?
Ben zaten eşimin beni sevmediğini düşünüyorum. Yüzlerce kavgada bir kez olsun ‘sen haklısın, özür dilerim’ dediği olmamıştır. Velhasıl sizce bu evlilik yürür mü? Yardım edin lütfen.
◊ Rumuz: Hep suçlanmaktan bıktım
YANIT
Sevgili oğlum, bazı kadınlar tatminsiz olur, ancak bu tatminsizlik aileden kaynaklanan belki de senin dediğin gibi aşırı şımartılarak büyütülmüş olmanın getirdiği bir sonuçtur. Sense kendin de söylüyorsun, biraz kaba mizaçlıyım, sinirliyim, diyorsun. Bu durumda o ilgi beklerken sen kabalaşıyorsun. O da kırılıyor. Ve kadınlar kırıldılar mı, kolay kolay unutamazlar.
Bir de unutma ki, sevgi, ilgi beklerken kadınlar biraz da cinsel anlamda ilgi beklediklerini ima eder ama söyleyemezler. Anladığım kadarıyla sizin bu, özellikle de hafta sonları, tam tatil günlerinde ortaya çıkan tartışmalarınız, eşinin senden yakınlık, yani sevişme beklerken hiç oralı olmaman da kaynaklanabilir.
Sense, bu tartışmalar ve suçlamalar sonucunda bu konuya giderek uzak durmaktasın sanırım. Sen de kendine göre haklısın elbette ama evlilikte sorunlar, eğer çiftler yatakta mutluluğu yakalayabilmişlerse çok daha kolay çözümlenir. Kadın tatmin olmuşsa, kendini güzel, beğenilen, arzu edilen bir eş olarak görmekteyse, mutlu olur, mutlu eder ve erkeğin kusurlarını bu kadar görmez, gözüne batmaz.
Aynı şey elbette erkek için de söz konusudur. Erkek de eşinden yakınlık, gururunun okşanmasını, güzel bir söz bekler. İşte bu konulardaki uzaklaşma, genellikle arayı açar, soğukluk girer ve evlilik bağı tehlikeye düşer… Eşini sen çok daha iyi tanıyor olmalısın.
Yuva çok kolay kurulmuyor. Boşanmaya kalkışmadan önce, olayı bu yönde düşünmelisin... Eşini huysuz ve agresif yapan şey bazı konularda tatminsiz olması mıdır acaba?
Paylaş