Zorunluluk fırsat doğuruyor

Günümüzde endüstriyelleşen futbol ile birlikte oyuncu satışları da birer pazarlama aracına dönüştü...

Haberin Devamı

Menajerlerin kapı aşındırmaları bir kenara, sosyal medya ile birlikte kulüplerin oyuncularını ön plana çıkarması; ekran yüzü haline getirmesi, görüşmelerdeki ketum tutumlar gibi pek çok etken ile birlikte son yıllarda yurtdışına ihraç ettiğimiz oyuncu sayısı da yükseldi, gelir kapısı da kulüpler için çoğaldı.
13 sezon boyunca transfer politikasında gelirinden daha çok gideri bulunan Süper Lig kulüpleri, 2015/16 sezonuyla birlikte bu zinciri kırdı ve son 4 sezonun 3’ündeki transferlerde giderinden daha fazla gelir elde ederek kâr sağladı.
Financial Fair-Play, borç yükü, futbol pazarının büyümesi...
Hangi gerekçe öne sürülürse sürülsün net bir gerçek var: Zorunluluklar fırsat doğurdu.
Ve 2018/19 sezonunda Süper Lig ekipleri; transferde rekor olan yaklaşık 47 milyon Euro’luk toplam kâr payına ulaştı; oyuncu satışından gelir 136 milyon Euro’yu aştı.
Rakamlar giderek yükseldiğinden Türk futbolunun son 25 yılını ele alalım
Süper Lig’deki ekiplerinin transfer gelirlerinin yalnızca 3 sezonda 3 haneli rakamlarda olduğunu görüyoruz.
(2015/16 - 127,13 milyon Euro, 2017/18 - 132,56 milyon Euro ve 2018/19 - 136,64 milyon Euro)
Tek bir sezon var; 2011/12... Burada da yaklaşık 95 milyon Euro’luk bir gelir payı var.
Bunun haricindeki geride kalan 21 sezonda Süper Lig kulüplerimizin sezonlara ilişkin transfer gelirleri 50 milyon Euro’yu dahi aşamamış...
Dolayısıyla büyük resim bizlere son yıllardaki başarıyı gösteriyor.
Artık bir şeyler değişti, eskisi gibi ‘Katar gibi’ bakış açısı yok.
Bizim için önemli olansa yakından takip ettiğimiz Bursaspor’un bu yarışta hangi noktada yer aldığı...
Eljif Elmas’ın da değerini 100’a katlayarak Napoli’ye transferinin ardından şöyle bir Türk kulüplerinin en fazla bonservis kazandığı oyunculara bakalım...
İlk 25 oyuncu arasında Bursaspor’dan tek bir isim var: Elvir Balic.
Tozlanmış takvim yaprakları 1997/98 sezonunu gösteriyor.
Liste dışı olsa da akabinde Bursaspor adına Cedric Bakambu geliyor; 2015/16 sezonunda 7.5 milyon Euro’luk kazanç sağlamıştı kulübe.
Aynı dönem Ozan Tufan da 7 milyon Euro’ya kasaya koydurdu; sonrasında rakamlar düşse de Alfred N’Diaye, Serdar Aziz, Enes Ünal gibi isimler sıralandı.
Sadece son 10 yılı baz alalım. Bursaspor, yalnızca transferden 62.5 milyon Euro’luk bir gelir elde etti.
Aşağı yukarı 270 civarında oyuncu takımdan ayrıldı; aynı sayılarda da oyuncular kadroya dahil edildi.
Bu süreçte transferden en fazla gelir elde eden 5’inci kulüp olan Bursaspor, aynı zamanda transferden tek kar sağlayan ilk 5 içerisindeki kulüp de oldu.
Sırasıyla Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş ve Trabzonspor gelirlerinden daha fazla transfere para harcayarak zarar etti.
Şimdi sormak gerekiyor;
Son 10 yıllık dönem baz alındığında transferde Kayserispor’un ardından en fazla kâr elde eden ikinci kulüp olan ve transfer gelirinde de de 5’inci sıradaki Bursaspor, bugün nasıl transfer ‘tahta’sını dahi açamayacak konuma geldi?
‘Kurtuluş altyapıda’ mottosuyla hareket ederek Türk futboluna önemli değerler kazandıran Bursaspor, neden son yıllarda altyapı oyuncularından ciddi ölçüde transfer geliri elde edemedi?
Bursaspor’un tarihi boyunca bir oyuncudan en yüksek parayı kazandığı dönem neden 1997/98 sezonunda kaldı ve geçen onca yıllık dönemde Baliç’in rekoru geçilemedi?
Yalnızca forma tanıtımlarındayken ekran yüzü haline gelen genç oyuncular, neden kulüp tarafından daha fazla kamuoyuna tanıtılamadı?
Son 3 yıldır şampiyonluk yarışı veren bir kulübün, bedelsiz kadrosuna katarak 4 yıllık uzun soluklu bir kontrat imzalayacak kadar güven duyduğu bir oyuncunun kulüp tarafından sözleşmesi neden uzatılmadı ve kazanç kapısı aralanmadı?
Bu ve benzeri soruları çoğaltabileceğimiz gibi cevap her zaman aynı kapıya çıkıyor...
O sebeple Bursaspor’un artık geleneğini doğru bir yönetim şekliyle kurtuluşu için sıcak paraya çevirmesi gerekiyor.

Yazarın Tüm Yazıları