Paylaş
İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından Paribu sponsorluğunda düzenlenen Filmekimi’nin programı ve gösterim mekanları da belli oldu.
Venedik, Belin, Toronto, Cannes ve Karlovy Vary gibi dünyanın en önemli film festivallerinde gösterilen ve ödül kazanan yılın en merak edilen filmleri bu yıl da Filmekimi’nde olacak.

Filmekimi bu yıl İstanbul’da 3-12 Ekim tarihleri arasında Atlas 1948, Cinewam City’s Nişantaşı, Kadıköy Sineması ve bu yıl ilk kez Kadıköy’de açılan Paribu Art’ta izleyicilerle buluşacak. Filmekimi, sinema coşkusunu İstanbul’un ardından Ankara, Eskişehir ve İzmir’e de taşıyacak.
Filmekimi bu yıl Venedik’te Altın Aslan kazanan Jim Jarmusch, Cannes’da Altın Palmiye alan Cafer Panahi, Toronto’dan Uluslararası Halkın Seçimi ödülüyle dönen Park Chan-wook, yılın en çok konuşulan filmlerinden birine imza atan Ari Aster, bir kez daha Emma stone ile çalışan Yorgos Lanthimos, Paolo Sorrentino, Lynne Ramsay, Richard Linklater ve Christian Petzold gibi yönetmenlerin yapımlarını bir araya topluyor.
İstanbul gösterimleri 12 Ekim’de biten ve 9-12 Ekim Ankara, 16-19 Ekim Eskişehir, 23-26 Ekim’de İzmir’e yolculuk edecek Filmekimi’nin biletleri dün satışa çıktı.

“Peki bu zengin programdan neler seçsek ve izlesek?” diyenler için işte Filmekimi’nden 10 filmlik bir öneri listesi…
Sentimental Value / Manevi Değer
Norveçli yönetmen Joachim Trier son filmi Manevi Değer’de, yine Oslo’da, bir ailenin nesilleri arasında el değiştiren bir evi eksenine alıyor ve yönetmen bir babayla iki kızının geçmişleri ve bugünleriyle hesaplaşmalarını perdeye yansıtıyor. Muhteşem oyunculuk performanslarıyla süslü ve alışılmadık bir “aile” filmi…
Sound of Falling / Düşüşün Tınısı
Almanya’nın Oscar adayı Düşüşün Tınısı, Mascha Schilinski’nin rejisiyle öne çıkan bir kuşaklar arası travma aktarımı filmi. Aynı evde dört farklı dönemde yaşamış dört kadının, hepsini birbirine bağlayan travmalarına derin bir bakış sunan film geçmiş ve bugün arasında gidip gelen karmaşık ama etkileyici kurgusuyla yılın en ilgi çekici ve izlenmeye değer filmlerinden.
Düşüşün Tınısı
Sirāt / Sırat
Fransız yönetmen Oliver Laxe Sırat’ta seyircisini Fas’ın sonsuz gibi görünen çöllerinde gezdirirken imkansız bir yolculukla, dünyanın sonuyla ve bu sona ilerlerken bir araya gelen bir gurup insanla tanıştırıyor. Yılın en merak uyandıran filmlerinden biri olsa da Sırat’ın son derece sert ve izleyicisini zorlayan bir film olduğunu belirtmek gerek. Hakkında hiçbir şey bilmeden ve okumadan izlemek en doğrusu olacaktır. Perdede görülmeyi kesinlikle hak ediyor. Yine de şimdiden kendinizi yaşayacağınız şoklara hazırlayın…
Gazze’den üç film
İsrail’in bombaları altında, büyük bir insanlık suçunun işlendiği, soykırım yaşanan Gazze’den seslenen üç etkileyici yapıt da bu yıl Filmekimi programında. Kaouther Ben Hania’nın Venedik’te Gümüş Aslan dahil birçok ödül kazanan ve Tunus’un Oscar adayı olan filmi Hind Rajab’ın Sesi, Sepideh Farsi’nin Cannes’da ACID programında prömiyerini yapan belgeseli Yüreğini Eline Al ve Yürü ve Tarzan & Arab Nasser’den western türündeki Bir Zamanlar Gazze’de filmi çağımızın tanıklığını yaparken sinema severleri Gazze’de yaşananlarla yüzleştiriyor. Üç film de mutlaka görülmeli…
Bir Zamanlar Gazze’de
The Mysterious Gaze of the Flamingo / Flamingo’nun Gizemli Bakışı
Cannes’dan ödülle dönen ve Şili’nin Oscar adayı olan film genç yönetmen Diego Cespedes’in kendi çocukluk günlerinden esinleniyor. Film Şili çöllerindeki bir maden kasabasını etkisi altına alan “veba” denen hastalığın orada yaşayan bir grup insana neler yaşattığı, nasıl ötekileştirdiği ve bir yandan da dayanışmayla nasıl bir araya getirdiğini duygu dolu ve duyarlı bir masala dönüştürüyor.

Bugonia
Yunanistan’da çektiği “yeni dalga” filmleriyle adını duyurduktan sonra Hollywood’a açılan Yorgos Lanthimos bu son filminde de Emma Stone ve Jesse Plemons’ı başrollerde bir araya getiriyor. Bir önceki filmi Kinds of Kindness pek beğenilmemiş olsa da “Yeni bir Lanthimos deliliği” olarak bahsedilen Bugonia da yılın en merakla beklenen filmlerinden.
Bugonia
Father Mother Sister Brother / Baba Anne Kız Kardeş Erkek Kardeş
Jim Jarmusch altı yıl aradan sonra geri döndü! Usta yönetmen Venedik’ten Altın Aslan’la dönen bu son filminde ebeveynler ve çocukları arasındaki ilişkilere bir yandan mizahi bir yandan da hüzünlü bir bakış atıyor. Jim Jarmusch ne çekse izlenir diyenlerdeniz…
No Other Choice / Başka Yolu Yok
Park Chan-wook’un roman uyarlaması olan son filmi insan ruhunun derinlerine bakıyor. Bir anda işinden kovulan bir adamın yapabileceklerinin nelere kadir olduğunu izleyeceğimiz bu kara mizahla süslü film aynı zamanda Güney Kore’nin Oscar adayı.

Alpha
Raw ve Titane filmleriyle bizi büyüleyen Fransız yönetmen Julia Ducournau bir kez daha body horror (beden korkusu) türünde, bu kez kamerasını 13 yaşında bir genç kıza ve onun sürekli kanayan dövmesine çevirdiği Alpha ile karşımıza çıkıyor. Bu sarsıcı aile dramı türün meraklılarına tavsiye.
Die My Love / Geber Aşkım
Lynne Ramsay’nin başrollerine Jennifer Lawrence ve Robert Pattinson’ı taşıyan bu son filmi anne olduktan sonra gerçeklikten giderek kopmaya başlayan Grace’in öyküsünü anlatıyor. Sadece kısacık fragmanı bile insanı hemen filmin içine çekiyor ve izleme isteği uyandırıyor.

Paylaş