Göksu Telmaç

Çocuğunuzun duygusal zekasını test edin!

18 Kasım 2017
Gelin bu hafta birlikte çocuklarımızın duygusal zekasını test edelim.

Duygusal zeka, kişinin hem kendi hem de çevresindeki diğer insanların duygularını tanıyabilmesi ve bu bağlamda duygularını yönlendirme kapasitesine sahip olmasıdır.

Bir insanın duygusal zekası ne kadar yüksek ise duygularından o kadar emindir, empati kurma yeteneği o kadar yüksektir ve duygularını kontrol altına almayı iyi bilir.

Peki, sizin çocuğunuzun duygusal zekası nasıl dersiniz?

Gelin bu hafta birlikte çocuklarımızın duygusal zekasını test edelim.

1- Kurduğu cümlelerde sıklıkla hissettiğinden bahseder mi?

a- Evet
b- Hayır

Yazının Devamını Oku

Bugün ne giymesem!

12 Kasım 2017
Sabahları annelerinin seçtiği giysileri giymek istemeyen, kışın yazlık, yazın kışlık giysiler seçen çocuklar düşünün…

Sabahları annelerinin seçtiği giysileri giymek istemeyen, kışın yazlık, yazın kışlık giysiler seçen çocuklar düşünün… Ağlıyor, karşı çıkıyor, ellerini kilitliyor, giyinmeyi reddediyor. Anne baba ya işe geç kalıyor ya da öfkelenip tepki gösteriyor. Kıyafet seçimi ve giyinme bu şekliyle pek çok anne babanın kâbusu haline gelebiliyor.

Kıyafet seçme ve reddetme en çok hangi dönemlerde görülüyor?

Benliğin ve egonun ortaya çıkıp sınırların keşfine başlanan 2-3 yaş dönemlerinde daha sık ve yoğun görülebiliyor. Bunun dışında sosyalleşmeyle birlikte diğer yaşlarda da devam edebiliyor. Arkadaşları gibi, sadece belli tarzda, renklerde ya da markalarda giyinme ısrarıyla da devam edebiliyor.

En çok 2-3 yaşlarında zorlanılmasının nedeni, çocuğun egosantrik bir benmerkezcilikle davranıp iknaya kapalı olması olabiliyor. Hâlihazırdaki inat dönemi anne babaları köşeye sıkışmış hissettiriyor.

Ayrıca cinsiyet rollerinin keşfi sırasında çocuklar bazen tam tersi taleplerde bulunabiliyor. Kızlar erkek kıyafetleri, eşofmanlar seçerken, erkek çocukları ise pembe tonlu kız kıyafetlerine ilgi gösterebiliyor.

Anne baba tutumlarının bu problemdeki rolü nedir?

İki tür anne baba tutumunda daha sık gözlemleniyor. Müdahaleci ve baskıcı anne babaların çocuklarında çocuklar kendilerine dayatılan baskıdan ve sürekli müdahaleden bıkıp isyana geçebiliyor. Bunu da kendi tercihlerini yıkıcı biçimde de olsa ortaya koymaya çalışarak başlatıyorlar. Bir külotlu çorap için üç saat ağlayan çocuğun altında, evde oyun hamuru ile oynamasına izin verilmeyen engellenmiş bir çocuğun öfkesi gizli olabiliyor.

İkinci durumda ise sınırları net koyamayan tutarsız ya da aşırı izin verici anne babaların çocukları var. Çocuk evdeki ipleri ele geçirmiş durumda. Anne babaya karşı neredeyse otorite sergiliyor. Sırf bu sınır probleminden ötürü her alanda ters istekleriyle anne babayı çaresizleştirmekten ve yenmekten hoşlanan çocukları görebiliyoruz. Bu yenme hazzı çocuğa bencilce bir alışkanlık kazandırıyor ve sosyal yaşamında da “hayır” kelimesini duymaya dirençli olabiliyor.

Yazının Devamını Oku

Neden uyuşmak/uyuşturucu istenir ki?

20 Ekim 2017
Çocuklarınızın uyuşturucu bağımlısı olmalarını baştan önlemek istiyorsanız bunları yapın!

Bir birey ne zaman ve nasıl bir anda uyuşturucuyla tanışmaya karar verir? Kontrolünü kaybetmeyi, bağımlı olmayı, fiziksel ve sonra ruhsal sağlığını kaybetmeyi hangi sağlıklı insan kabul eder?

Buna verilecek tek bir doğru cevap olmadığı gibi, dikkate alınması gereken pek çok faktör de mevcuttur. Çünkü özellikle çocuklarımızın ruh sağlığını şimdiden korumak, onların pek çok kötü davranışa başlamadan uzak durmalarını sağlayacaktır.

Yaşamın temelde güzel ama zor olduğunu, zorluklarla baş etmenin yolları olduğunu, yardım istediklerinde onlara destek olacağınızı, onları koşulsuz sevdiğinizi, uyuşmak yerine uyanmanın ve problemlerin üzerinde çalışmanın her zaman çözüm getirdiğini bilmek ve öğretmek her aşamada aile ve eğitim kurumlarının görevi olmalı.

Yazının Devamını Oku

Annemle babam boşanıyor

16 Ekim 2017
Evlilikte boşanma noktasına gelmek elbette ki kolay değil.

Evlilikte boşanma noktasına gelmek elbette ki kolay değil. Özellikle çocuk sahibi çiftler için süreç daha da önemli hale geliyor. Boşanma sürecindeki her ebeveyn çocuğunun bu süreci en az hasarla atlatmasını istiyor. Tam da bu amaçla bazı noktalara dikkat ederek ilerlemekte fayda var.

Bir yetişkin, olaylara her zaman çocuğun gözlükleriyle bakmalıdır. Boşanma sürecinde de çocuğun algılarına ve ruhuna uygun ilerlemek en doğrusudur. Bir çocuk, özellikle dokuz yaşından önce, boşanmadan, mahkemeden, velayetten, mal paylaşımından, icra memurundan, sosyal hizmet uzmanından, görüş gününden anlayamaz. Çünkü hem soyut düşünemiyordur hem de yetişkin dünyasına ait bu kavramların ne ifade ettiğini bilemiyordur.

O, anne babasını bilir, ailesini, evini, aidiyetini, güvenme ve bağlanma ihtiyacını, korunmayı, birlikte olmayı bilir. Bunların devamlılığı öngörülerek dünyaya gelmiştir. Bu ayrılıkta hangilerine neler olacağını izler.

Çocuklar süreçte bir suçlu arayabilirler. Böyle bir algıya neden olmamak için, boşanma açıklamasını birlikte yapmak, kararı vermede kimin baskın olduğunu çocuğa hissettirmeden açıklamak daha doğru olacaktır.

Artık karı koca olmayacağınızı ama her zaman onun anne babası olacağınızın güvenini vererek, bunu karşılamaya devam ettiğiniz sürece çocuğunuz ruhsal olarak çok daha korunaklı olacaktır.

Boşanma sonrası çocuğun aile kavramını desteklemek adına ailece vakit geçirmek en idealidir. Birbirine selam verip hatır sormak, gerginlikten uzak telefonda konuşabilmek, ayda bir kez yarım saat de olsa bir araya gelmek çocuğun hak ettiği karelerin az da olsa devamlılığını sağlar. Bazen çiftler “Ne yani? Birlikte tatil mi yapacağız?” diye düşünürler ve zaten gergin olan iletişimlerini çocuk üzerinden de devam ettirirler.

Çocuklar, çok mutsuz bir evliliği olan ebeveynlerinin bile ayrılık sürecinde bir taraftan biten kavga ve tartışmalar nedeniyle rahatlarken, değişen şeylere uyumda zorlanabilir.

Zor ve sancılı, tartışmalı, eşlerin konuşamadığı, yan yana gelmediği boşanma süreçlerinde bile çocuğun aile, aidiyet, korunma, terk edilmeme, güvenme ihtiyaçları korunmalıdır. Ebeveyni hakkında olumsuz konuşmamak, çatışmalardan uzak tutmak gereklidir.

Yazının Devamını Oku

Çocuğunuz okulda mutlu mu?

14 Ekim 2017
Bakalım sizin ufaklık okulunu, öğretmenini ve arkadaşlarını ne kadar seviyor?

İster kreş ister ilkokul olsun minikler için okula başlamak zor bir süreç. Ve tabii ki anne babalar için de... Gittiği okulda mutlu mu? Öğretmenini sevdi mi? Arkadaşlarına uyum sağladı mı? Bu sorular anne babaların kafasını kurcalayabilir. Peki, okula henüz yeni başlamış bir miniğin psikolojik olarak adapte ve mutlu olup olmadığını nasıl anlarız?

Not: Testi yaparken yanıtlarınızın şıklarını not edin. Hangi şık çoğunlukta ise o şıkka ait sonucunu okumalısınız.

a- Çok sık
b- Bazen
c- Hiç

a- Çok sık
b- Bazen

Yazının Devamını Oku

Annelere sihirli cümleler

12 Ekim 2017
Zor anlarda anneleri ne kurtarabilir? Miniğinizi kırmamak ve onu korkutmamak için neler düşünebilirsiniz?

Annelik dünyanın en güzel değerlerinden biridir.

Bir insan dünyaya getirmek, bebeğiyle, çocuğuyla birbirinden güzel anlar yaşamak herkesin başına!

Ama iş bununla bitmiyor,

Zaman zaman sabrın taştığı, kontrolün kaybolduğu anlar da olabiliyor.

Yorgun bir gün sonrası çocuğunuz durmadan ağlıyorsa,

Siz hastayken etrafınızda aynı soruyu durmadan soruyorsa,

Ağlama nöbetleri yüzünden günlerdir uyumamışsanız,

Bulaşıkları yıkarken ayağınızdan çekiyorsa,

Yazının Devamını Oku

Sanal alemde aldatma ve aldatılmalar üzerine…

5 Eylül 2017
Tarih kadar eski bir konu gibi görünebilir aldatma kavramı. Sevginin aşkın olduğu yerde de söndüğü ve bittiği yerde de başka duygulara yer verildiğini sadece son yıllarda mı görüyoruz dersiniz? Tabii ki hayır.

Tarih kadar eski bir konu gibi görünebilir aldatma kavramı. Sevginin aşkın olduğu yerde de söndüğü ve bittiği yerde de başka duygulara yer verildiğini sadece son yıllarda mı görüyoruz dersiniz? Tabii ki hayır.

Ancak son yıllarda çift terapilerinde ya da boşanma sonrası terapilerde çok sık karşılaştığımız bir durum var. İnternet aldatmaları!

Artık çocukların bile internetten oyun oynadıkları günümüzde bilgisayarlar yetişkin hayatında da büyük bir yere sahip.

İnternet kullanımı hemen her evde, bütün iş yerlerinde mevcut.

Bir de evliliklerdeki duruma göz atalım isterseniz:

Boşanmaların oranı arttı, özellikle de evliliğin ilk iki yılında boşananların oranı çok yüksek. Yani pek çok çift, evliliğe adaptasyon sürecindeki sorunları sevgi, saygı, anlayış ve sabırla çözemiyor. Yine “ben” kavramının güçlü bir biçimde “biz” kavramının önüne geçtiğini görebiliyoruz.

Çiftler sorunlar arttığında sakinliklerini koruyup, evliliğin yaralanan taraflarını korumaya almaktansa uzaklaşmayı, öfkeyle hareket etmeyi ve sevgiyi, aşkı sönmeye bırakmayı tercih edebiliyorlar. En azından tercihlerinin bu yöne gittiklerini fark edemiyorlar.

Sıcak ve canlı olan her şey ilgilenilmediğinde soğur. Duygular ve aşk da. Bu nedenle aşkı öldüren evlilik değil, uzaklık ve iletişimsizliktir.

Yazının Devamını Oku

Kardeş kıskançlığını önlemek için…

30 Ağustos 2017
Bir gün kapı çaldı ve eşiniz geldi. Yanında biri var ve size “Hayatım bak bu benim yeni eşim. Artık aynı evde yaşayacaksınız. Sen benim ilk göz ağrımsın ama ona da alışacaksın, ikinizi eşit seveceğim.” dedi…

Bir gün kapı çaldı ve eşiniz geldi. Yanında biri var ve size “Hayatım bak bu benim yeni eşim. Artık aynı evde yaşayacaksınız. Sen benim ilk göz ağrımsın ama ona da alışacaksın, ikinizi eşit seveceğim.” dedi…

Allah korusun dediğinizi duyar gibiyim.

Bu kalp ritmini bozan örneği vermemin nedeni çocuğunuzun da aynı şeyi doğacak olan kardeşte yaşıyor olmasıdır.

Çocuklar yeni kardeş sürecini nasıl yaşar?

Bazı çocuklar yeni gelen kardeşe hiç olumsuz tepki vermezler. Adeta etrafında uçuşurlar. Ama bu örneklerin bir çoğunda anne babanın görmediği yerde “Seni sevmiyorum” vb. dediği görülebilmektedir. Çok sevse de kardeşe alışana kadar geçen sürede tedirgin olması çok doğaldır.

Pek çok örnekte de büyük çocuğun huzursuzlaştığı, daha hırçın, inatçı, kızgın olduğu görülmektedir. Anne babayı adeta cezalandırır ve iç gerginliğini dışa yansıtır.

En üst seviyede de fiziksel zarar verme, kardeşin gitmesini isteme, depresyon belirtileri ortaya çıkabilmektedir. Bu seviyedeki durumlarda özel psikolojik destek almak iki kardeşi bekleyen koca bir hayat için yapılabilecek en iyi şeydir.

Yazının Devamını Oku