Yeni ve etkili bir başlangıç yapıp, kışın aldığımız kiloları kontrol altına alıp, yaz aylarına fit girebilmemiz için detoks fırsatını değerlendirebilir ve vücudunuza reset atabilirsiniz.
Tüm toksinlerden arınma anlamına gelen ‘Detoks’ kelimesini dilimize iyice yerleşti. Peki, gerçek anlamda sağlıklı detoks uygulaması nasıl yapılır?
Aldığımız toksinleri temizleyen tek organımız karaciğer’imizdir. Detoks yaparken vücudun PH dengesini kurmak çok önemlidir. Özellikle de mevsim geçişlerinde detoks programı uygulanabilir ancak en iyi sonucu alabilmek için mutlaka bir uzman eşliğinde uygulanmalıdır.
Vücutta toksin yaratan etkileri atmak için doğal ve katkısız beslenme ana prensiptir. Vitamin ve mineral dengesi için sebze ve meyvelerin ağırlıklı olduğu ana öğünler, sebze ve meyve suları ile desteklenmiş ara öğünler, tam tahıl ürünleri, kurubaklagiller, balık, yoğurt, kefir gibi probiyotik besinler, yağlı tohumlar, bol su sağlıklı bir detoks programı içerisinde yer almalıdır. Böyle bir beslenme şeklini en az 3 gün, maksimum 7-10 gün boyunca uygulanabilirsiniz. Detoksun etkisi görebilmek için kafein, alkol, sigara, doymuş yağ, kızartılmış yiyecekler, şeker, işlenmiş gıdalar, kırmızı et ve hazır ürünlerden uzak durmalısınız. Programınızı egzersiz, masaj ve sauna ile desteklerseniz en iyi sonucu alırsınız.
Detoks programlarında kullanılacak meyve ve sebzeler önemlidir. Yaza doğru uygulanan detoks programlarında; enginar, domates, kabak, rezene, bezelye, fasulye, semizotu, soğan, mercimek, mantar, maş fasulyesi, salatalık, maydanoz, dereotu, sarımsak, soğan, hindiba, karpuz, yeşil erik, yeşil elma, kayısı, böğürtlen, yaban mersini, zencefil, zerdeçal yer almalıdır. Badem, kaju, ceviz, kabak çekirdeği, susam, kenevir tohumu, hindistan cevizi, avokado da detoksta yer alabilir.
Bol su tüketiminin yanında sıvı ihtiyacının bir kısmı sebze ve meyve sularından karşılanmalıdır. Zencefil, hindiba, rezene, mate, kiraz sapı, mısır püskülü ise vücuttan fazla suyun atılmasına yardımcı olur. Rahatlamak için papatya, adaçayı, rezene, ısırgan, ekinezya, melisa çaylarını limon ilavesiyle tercih edebilir ve bu ritüeli gün boyu 4-5 kez tekrarlayabilirsiniz.
DENİZ ÜRÜNLERİ: İstiridye, karides, havyar, somon
Deniz ürünleri içeriğinde bulunan çinko özellikle sperm kalitesini ve Omega 3 ise cinsel gücü artırmakta etkindir.
MEYVELER: Çilek, nar, muz, kivi, yaban mersini, avokado
Muzda bulunan bufotenin adlı madde, güven duygusunu ve cinsellik arzusunu artırıcı niteliğe sahiptir. C vitamini kaynağı olan nar, çilek ve yaban mersini gibi kırmızı meyveler de sperm kalitesini artırır.
SEBZELER: Kereviz, kuşkonmaz, tatlı patates, roka, marul, enginar, fesleğen
Kerevizin içinde bulunan erkeklik hormonu androsteron tüketildikten sonra karşı cins üzerinde etkiyi artırmaya yardımcı olur. Kuşkonmaz ve fesleğen, hem erkek hem de kadınlarda cinsel isteği artırır ve bu sebzeler afrodizyak etki gösterir.
Besinler, hayatımızın her alanını etkiler. En iyi performansı göstermek için doğru besinleri seçmek sanılandan daha büyük önem taşır. Stratejik olarak yapılan atıştırmalar, doğru besinlerin egzersiz öncesi gücü artırdığını, stresli bir sınav öncesi odaklanmayı sağladığını gösterir. Önemli olan doğru ve özellikle kesin etki sağlayacak kombinasyonları bir araya getirmektir.
Orta düzeyde ve bir saatten daha az egzersiz (kardiyo) yapıyorsanız ve kas artırmak için ağırlık çalışması yapmıyorsanız, egzersiz öncesi ekstra besinlerle depolarınızı doldurmak zorunda değilsiniz. Egzersiz öncesi enerjinizi yükseltmek ve gücünüzü artırmak için 1 orta boy taze meyve yeterli olabilir. Muz, egzersiz öncesi tüketebileceğiniz mükemmel bir ara öğündür. Çünkü sindirimi kolaydır ve potasyum içerir. Terle birlikte kaybettiğimiz elektrolitleri yerine koymamızı sağlar.
Öneri: Muz yanında içeceğiniz bir fincan kahve enerjinizi katlayacaktır. Kafein, performansınızın daha uzun sürmesini sağlar ve kas ağrılarını azaltır. Bir fincan kahveyi (veya 2 fincan çayı) egzersizden yarım saat önce içmeye özen gösterin, bu yarım saatlik süreçte kafein vücut tarafından kullanılmaya başlayacaktır.
Kilo vermek ve kilosunu korumak isteyenlerin yatmadan 2-3 saat kadar önce yeme işlemlerini bitirmesi önemlidir. Son ara öğünde yağlı ve yüksek kalorili atıştırma yapmak yerine yaklaşık 150 kalorilik doğru kombinasyondaki ara öğünler tercih edilebilir. Böylece daha rahat bir uykuYU garantiye alırsınız. En iyi doğal yatıştırıcı triptofandır. Triptofan, vücudumuzda seratonin üretimi için gereklidir. Seratonin ise sakinlik verir ve uykuya geçişinizi kolaylaştırır. Burada önemli olan hindi, süt, peynir ve yumurta gibi triptofan içeren besinleri karbonhidratlarla beraber tüketmektir. Karbonhidratlar, uykunuzun gelmesini sağlayacaktır.
Öneri: Tahıllı kraker (karbonhidrat) ve az yağlı peynir (triptofan kaynağı) uyku öncesi harika bir ara öğün olabilir. Aynı zamanda gece yatmadan papatya çayı içmek de kasların gevşemesini sağlar.
Dışarıda sağlıklı beslenmek veya diyet yapmak gittikçe büyüyen bir problem haline gelmeye başladı. Açken fast food restoranlar başımızı döndürürken dışarıda sağlıklı ve doğru seçim yapmak zorlaşıyor. Uzman Diyetisyen Gamze Şanlı Ak, dışarıda sağlıklı beslenmenin yollarını sıraladı.
Yoğun çalışma hayatı, bazen çalışma masasından kalkıp yemek yemeğe bile engel olabiliyor, bu durumda elimiz hemen telefona uzanıp yemek siparişi verebiliyoruz ve maalesef bu siparişlerin birçoğu yüksek kalori ve yağ içeren fast food yiyecekler oluyor. Sipariş verirken fast food tarzı seçimler yerine tercihimizi peynirli ve hindi fümeli bir sandviç yanında ayran ya da ızgara ve salata yönünde kullanmaya özen göstermeliyiz.
Birçok semtte ev yemekleri yapan ya da menülerinde az yağlı ve sağlıklı besinlere yer veren restoranlar bulunuyor. Önemli olan bir dedektif gibi menüyü iyi incelemeniz! Hatta mümkünse restorana gitmeden önce internet sitesini bulup menüsünü inceleyip siparişine karar vermeniz gerekli, böylece menüdeki diğer yiyeceklerin aklınızı çelmesine izin vermemiş olursunuz. Balık restoranları ve geniş salata bar seçeneği sunan restoranlarda genellikle sağlıklı tercihleri bulabilirsiniz.
Dışarıda sağlıklı beslenmek istiyorsanız, görünmeyen kalori tuzaklarına düşmemelisiniz. Masaya gelen ekmek sepeti, zeytin ve zeytinyağı tabağını yemek öncesi boş kalori almamak için geri çevirmelisiniz.
Gazlı, light veya şekerli diğer içecekler yerine yemekte içecek siparişiniz ‘su’ hatta buzlu su olsun ve yemek gelene kadar suyunuzu yudumlamaya başlayın. Genellikle en sık yaptığımız hata susama hissi ile açlığı karıştırmamızdır. Su, doğal maden suyu ve ayran en iyi, en sağlıklı içeceklerdir.
Yağlı, panelenmiş, kızarmış ve kremalı ifadeleri yemeğinizin bol kalori yüklü olduğu anlamına gelir. Mayonez, tartar sos veya kremalı soslar yerine ketçap, hardal, barbekü sosu, salsa veya taco sosları tercih edebilirsiniz. Doğru seçim yapmak için yağlı ve yağsız etleri de öğrenmelisiniz.
Okul heyecanı yeniden başlıyor. Çocukların okul başarısını etkileyen en önemli faktörlerden birisi de dengeli beslenmek... Sağlıklı bir beslenme çantası, çocuğunuzun sağlıklı büyüme ve gelişme sağlayabilmesi için önemli bir anahtardır.
Sağlıklı bir beslenme çantası hazırlamanın en kolay yolu, içine bütün besin gruplarından bir çeşit besin yerleştirmektir. Süt grubu, et grubu, tahıl grubu ve sebze meyve grubu beslenme çantasında yer almalıdır. Çocuklar hep aynı besinleri tüketmekten hoşlanmaz ve çabuk sıkılırlar. Beslenme çantasının dolu gidip boş gelmesini sağlamak için çeşitlilik sağlamaya özen gösterilmelidir. İşte, çocukların beslenme çantası için sağlıklı öneriler…
[fotogaleri=1383]
Çocukların hem fiziksel hem de zeka gelişiminde beslenme büyük önem taşır. Çocuklar, günlük aktivitelerin yanında büyümek ve gelişmek için ek kaloriye ihtiyaç duyar. Çocuk beslenmesinde en önemli bölümünü de kahvaltı oluşturur.
Konu ile ilgili yapılan araştırmalar, kahvaltı yapan çocuğun okul dönemindeki başarısının daha fazla olduğunu, problem çözme gibi konularda daha pratik olduğunu ve kavrama yeteneklerinin daha iyi olduğunu göstermiştir. Kahvaltı yapmayan çocukların daha sağlıksız ve ileride şişman olma risklerinin olduğu belirlenmiştir.
Kahvaltıda protein, yağ ve karbonhidrat dengesinin sağlanması önemlidir. Bu tüketimi sağlamanın en kolay yolu “ekmek ile peynir” tüketmektir veya “tahıl gevreği ile süt” ya da “meyve ile süt” ikilisi de olabilir.
Sağlıksız okul mönüleri ile kantinlerde satılan yanlış besinler ve hareketsizlik okul çağındaki çocukların erken yaşta kilo sorunu yaşamalarına sebep olabilir.
Selülit, lenfatik dolaşımın bozulmasıyla oluşan, sadece kilo problemi yaşayanlarda değil aynı zamanda kilo problemi olmayan kadınlarda da görülebilen portakal kabuğu görünümüdür.
TEDAVİYE ERKEN EVREDE BAŞLANMALI
Kadınların %80-90’ının sorunu olan selülit; genetik etkenler, hormonlar, vücutta su tutumu, kilo alıp vermelerde (yo-yo diyetleri) yağ hücrelerinin genişlemesi sonucu ortaya çıkmaktadır. Ergenlik çağından itibaren önlem alınması gerekir. Vücudumuz, selülitle ilgili ilk işaretleri genellikle 20- 30 yaşları arasında vermeye başlar. Selülit tedavisinde; oluşumuna etki eden etmenleri tanımak ve önlem almak en etkili çözüm yoludur. Tedaviye erken evrede başlamak daha iyi sonuçlar verir çünkü yaşla birlikte ilerlemiş selülitlerde tedavi daha da güçleşmektedir.
SELÜLİT ENGELLEYİCİ YAZ SEBZE VE MEYVELERİ (TIKLAYIN)
SELÜLİTİN BAŞLICA SEBEPLERİ
[webtv=115262]
[webtv=115263]
