Bir ay kadar sonra -muhtemelen 1 Nisan gibi- kazı sezonu açılır, “kaldırım festivali” için duyurular peş peşe gelir ve belediyeler “vaat taşı” dizmeye başlar:
* “... Belediyesi kaldırım seferberliği başlattı.”
* “... Belediyesi kaldırım çalışmalarına hız verdi.”
* “... Belediyesi bu yıl kaldırım rekoru kıracak.”
Lakin bu vaatler artık “kaldırıma düştü”, yani önemini/değerini yitirdi.
Çünkü vatandaş şunu biliyor: “Bugün yap, yarın boz.”
Hele hele bazı kaldırım taşları var ki okey taşından daha önce/hızlı bozuluyor.
İDDİA ŞU: Tarım arazilerinin sulanması için Seymenli Göleti’nden getirilen suyu, “muhtar ve azalar kendi arazilerini sulamakta” kullanıyor(muş).
*
Devlet Su işleri(DSİ) Genel Müdürlüğü’nün “sulama hidrant noktalarını belirlerken hata yaptığını”, bu nedenle kendisi de dahil birçok çiftçiye ait arazilerin kuraklığa terk edildiğini savunan okurumuz Yunus Yalman’ın iletisi -özetiyle- şöyle:
‘YANLIŞ DÜZENLENDİ’
“Aslında gelen suyla ekili ve tapulu alanların sulanması gerekirken, muhtar ve azaların arazileri ile köy merasına hidrantlar konuldu. Muhtar şimdi köyün merasını da kendi malı gibi kullanıyor. Benim gibi tapulu ve ekili arazisi olanlar yanlı/yanlış düzenlemelerden dolayı bu hidrantlardan yararlanamıyor.
Eşinin mezarını ziyaret etmek için Karşıyaka Mezarlığı’na giden okurumuz Günsel Bakdi, karşılaştığı çamurlu manzarayı fotoğraflamış ve altına da şu notu düşmüştü:
“Çamurdan dolayı mezarın yanına ulaşmak çok zor oldu. Çamur içindeki mezarlık içi yaya yollarına en kısa sürede beton parke taşı döşenmeli.”
*
Hürriyet Ankara, okurumuzun bu şikâyetini geçen pazartesi günü gazetenin birinci sayfasından “Bu manzara yakışmıyor” manşetiyle verdi.
Eşinin mezarını ziyaret etmek için geçen salı(2 Şubat) Karşıyaka Mezarlığı’na gittiğinde bu çamurlu manzarayla karşılaşan okurumuz Günsel Bakdi, “Çamurdan dolayı mezarın yanına ulaşmak çok zor oldu” demiş.
Ve haklı olarak Ankara Büyükşehir Belediyesi’nden(ABB) şu talepte bulunmuş:
“Çamur içindeki mezarlık içi yaya yollarına en kısa sürede beton parke taşı döşenmeli.”
*
ABB Mezarlık Bilgi Sistemi’nden yaptığım sorgulamalara göre okurumuz Günsel Bakdi’nin fotoğraf çektiği U14 ada, 1032 parsel’deki definlerin büyük bir çoğunluğu geçen yıl mart ayında yapılmış.
Tüm Anadolu Motosikletli Kuryeler Federasyonu(TAMKF) Onursal Başkanı Yakup Sağlam, motosikletli kuryelerin son zamanlarda bir de “yük taşımacılığı” yapmak zorunda kaldıklarına dikkat çekerek, “Kaza geliyorum diyor ama buna kimse ses çıkarmıyor” diye uyarmış.
*
Bazı firmalar tarafından motosikletli kuryelere kilolarca ağırlıktaki “damacana” hatta “tüp” taşıtıldığını aktaran ve bunların fotoğraflarını gönderen Yakup Sağlam’ın iletisi -özetiyle- şöyle:
Şaka şaka.
Burası Çankaya’nın Beytepe Mahallesi.
Uzayla olan tek bağı ise tam adresi:
“Gündönümü Caddesi Kuyrukluyıldız Sokak.”
Suyun tasarruflu kullanılmasının büyük bir önem taşıdığı bu dönemde, okurumuz Hüseyin Kamalıoğlu, “Yenimahalle’nin Turgut Özal Mahallesi’ndeki birçok büyük site, yeşil alanlarını şebeke(içme) suyu ile suluyor” şikâyetini iletmiş.
Okurumuz, “ASKİ Genel Müdürlüğü bunu engellemeli” talebinde bulunmuş.
SORUM VAR
BAŞKAN MANSUR YAVAŞ’IN ‘ASFALT BEDELİ’ VAADİ NE ZAMAN HAYATA GEÇECEK?
Okurumuz Kudret Kaatsız, “Ben tamı tamına bin 710 TL asfalt katılım bedeli ödemiştim” demiş ve aylardır yanıt bekleyen o meşhur soruyu sormuş:
“Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mansur Yavaş’ın seçim öncesi verdiği ‘Ödenmiş olan asfalt katılım parası, vatandaşın bundan sonra ödeyeceği emlak vergisinden düşülecek’ vaadi ne zaman hayata geçecek?”
Burası kentin arterlerinden İstanbul Yolu’ndaki bir oto lastikçi.
Biri(leri) lastikleri ateşe vermiş.
Yükselen simsiyah duman adeta kenti boğuyor.
*
Fotoğrafa dikkat!
ÖNERİM VAR
İşte bu hatırlatmaları yapan okurumuz Murat Mutlu’nun, “yol harcamalarına katılma payı bedeli” yani bir diğer adıyla “asfalt katılım bedeli” konusunda Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne bir önerisi var. Okurumuzun iletisi şöyle:
YATIRANLAR CEZALANDIRILDI
* YORUM: Sayın Mansur Yavaş’ın seçim öncesi vaadine rağmen bugüne kadar bir adım atılmadı. Bu nedenle benim gibi bu ücreti yatıran insanlar maalesef cezalandırılmış oldu.
Ankara Büyükşehir Belediyesi ile Ankara Emniyet Müdürlüğü, hem otobüs duraklarının önüne park yapılmasını engellemek hem de ceza kesilecek alanı belirlemek için “sarı çizgi” uygulamasına geçmişti.
Kent içi trafiğin güveni ve düzeni için atılan bu adım, o yıllarda maalesef kentin tamamında uygulan(a)madı.
Sonra da...
Unutuldu gitti.
*
* Maalesef 1960’tan bu yana göz ardı edilen bir konu bu.
* Vergilerimizi ödüyoruz ama 60 yıldır tapu bekliyoruz.
* ‘Çalışmalar devam ediyor’ diyerek bizi oyalıyorlar.
* Her yer hurdacılarla doldu, hırsızlık olayları da arttı.
İki gün sonra yani 11 Kasım Çarşamba günü ABB Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanlığı Basın Yayın Şube Müdürlüğü’nden yazılı bir açıklama geldi.
Açıklamada, ABB Fen İşleri Dairesi Başkanlığı’na bağlı ekiplerin gerekli incelemeleri yaparak verdiği cevap var.
Ama bu açıklamaya geçmeden önce ABB Başkanı Mansur Yavaş’ın 22 Mayıs 2020’de Twitter’dan paylaştığı tweet’ini hatırlayalım.
DEMİŞTİ Kİ:
“Hazırlıklarını tamamladığımız Bağlıca Bulvarı-Çevre Yolu bağlantısı projesini haziran ayı içerisinde hayata geçiriyoruz. Şehrimizin ulaşım ağını genişletmek ve tüm bölgelerimizde kesintisiz trafik akışını sağlamak için çalışmaya devam edeceğiz.”
*
Ve şimdi...
İşte bu konuyla ilgili gelen iletiler:
* Engin Demirbaş: “Bağlantı çalışması haziran ayından beri durmuş durumda. En son eylül ayında biteceği söylenmişti ama herhangi bir çalışma yok.”
* Erhan Saydam: “Bölge halkı olarak ciddi derecede mağdur durumdayız. Haziran ayında başlayıp bitireceklerdi ancak inşaat durmuş vaziyette.”
* Aytekin Işıkal: “Her 2-3 ayda bir ‘Açılıyor’ deniliyor. Kasım ayına girdik, halen inşaat halinde bekliyor. Halkın ve kamunun zararı milyonları geçti.”
* Hacer ........: Bu yolun neden söz verildiği gibi yapılmadığını, hiç ilerleme olmadığını öğrenmek istiyorum. Bizler vatandaş olarak sabırsızlıkla bekliyoruz.”
Kazıyor... Kazıyor...
Dün asfaltlanan cillop gibi yol için daha belediyeye “Elinize sağlık” bile diyemeden, bi bakıyorsun ertesi gün biri(leri) gelip kazıyor!
Sapasağlam yollar...
Gıcır gıcır kaldırım taşları..
Maalesef heba oluyor.
İşte, Hürriyet Ankara okurlarının bir yandan hatırlatma yaparken bir yandan da akıbetini merak ettiği soruları:
1) ESENBOĞA METROSU
* Okurumuz Ünal Taşdelen, dönem dönem gündeme gelen ve Ankaralıları heyecanlandıran Esenboğa Havalimanı Metro Projesi’nin yolunu gözlediklerini belirtmiş ve bir de soru eklemiş:
* Türkiye’nin başkenti Ankara, Esenboğa Havalimanı’na metroyla ulaşabilmek için daha kaç yıl bekleyecek?”
2) YENİ STAT PROJESİ
* Okurumuz Metin Eryılmaz, Ankara 19 Mayıs Stadyumu’nun yerine yapılması planlanan yeni stat projesinin akıbetini merak etmiş.
Ve bir genelge yayınlamıştı.
O genelgede özetle, “Esenboğa Havalimanı çevresindeki besi çiftliklerinin çevreye yaydıkları kötü koku nedeniyle kapatılması” şeklinde bir talimat vardı.
Sonra.
Tebligat, zabıta, polis, olaylar...
Bir çare olmadı.
O dönemin ‘tez vakitte’ çözüm bekleyen bu sorunu, aradan sekiz yıl geçtikten sonra bugün de ‘tezek gibi’ karşımıza çıktı.
Okurumuz Kadir Kuplay’dan gelen fotoğraf da bunun kanıtı.
Okurumuz, 60.54 metreküp suyu olmasına rağmen kartlı su sayacının biten pili nedeniyle günlerce susuzluk çektiklerini aktarmış.
İletisi ise -özetiyle- şöyle:
SÖZLEŞME İPTAL EDİLMİŞ
* Elektronik su sayaçlarını takan Elektromed firmasının ‘444 25 32’ numaralı telefonunu aradığımda, ‘ASKİ ile olan sözleşmelerinin iptal edildiğini’ söylediler. * Başkent 153’ü(Mavi Masa) aradığımda, ekiplerin geleceğini söylediler ama gün boyunca gelen giden olmadı. * Ertesi gün Başkent 153’ü tekrar aradığımda ise ‘Elektromed firması ile mevcut olan sözleşmenin iptal edildiğini, ASKİ’nin elinde elektronik su sayaçlarının pilinin bulunmadığını’ söylediler. * Sonuç olarak, Türkiye’nin başkenti Ankara’nın orta yerinde susuz kaldık.
Maalesef bu manzara, Türkiye’nin başkenti Ankara’ya da... Başkent içindeki başkent Çankaya’ya da... YAKIŞMIYOR!
SORU(YORUM)
BALIKLARIN ÖLÜM NEDENİ METAN GAZI MI?
Okurumuz Ebuzer Oral, Eymir Gölü ile “Soru(yorum)” diyor.
* 14 yılını doldurmuş sayaçlarda teknik bir arıza meydana gelmesi gerekiyor.
* 20 yılını doldurmuş sayaçlar zaten arızalı sayılıyor, yani kaçarı yok.
Lakin.
Okurumuz Murat Alagöz, burada Başkentgaz’ın da üzerinde önemle durması gereken bir hususa dikkat çekiyor.
Zurnanın zırt dediği yer, Başkentgaz’ın tüketiciye elden vermek yerine posta kutusuna ya da kapı önüne koyduğu ‘bildirim’, yani bir nevi ‘tabligat.’
*
İşte okurumuz, bu konuda Başkentgaz’ı eleştiriyor.
Yüz yüze sınav koronaya davet
Koronavirüs salgını yüzünden öğrenciler önce “uzaktan eğitim” sonra da “online sınav sistemi” ile tanıştı.
Hatta öyle ki...
Sınavların online yapılması, kopya sorununu da gündeme getirdi.
*
Belki kaçırmış olabilirsiniz.
Cumartesi günü Hürriyet’te Abdullah Şanlı’nın “Kopyacılara aynalı önlem” başlıklı bir haberi vardı.
Bilkent Üniversitesi, sınav esnasında öğrencinin her hareketini rahat görebilmek için her öğrenciye ayna göndermiş.
Rektör Abdullah Atalar, “Adaletsizliği ortadan kaldırmak için bu yönteme başvurduk” demiş.
*
Bu haberin yayınlandığı günün sabahı Hürriyet Ankara WhatsApp Şehir Hattı’na bir ileti düştü.
İsminin gizli kalmasını isteyen bir okurumuz, kalabalık bir sınıf fotoğrafının altına, “Bakın bu da Atılım Üniversitesi’nin sınav sistemi. Sanki hâlâ pandemi yok gibi” diye yazdıktan sonra şöyle devam etmiş:
MESAFE KURALI HİÇE SAYILIYOR
“Ankara’daki tüm devlet ve özel üniversiteler uzaktan eğitim verip, sınavlarını bilgisayar üzerinden(online) yaparken; Atılım Üniversitesi maalesef sınavları sınıflarda yüz yüze yapmayı sürdürüyor. Sınavların yapıldığı esnada mesafe kuralı da hiçe sayılıyor. Ayrıca İncek’teki üniversite kampüsüne toplu taşıma ile ulaşım da riskli. Hat olarak uzun bir mesafe ve sefer yapan araç az. Bu da toplu taşıma araçlarında uzun süre kalınmasına ve araç içinin de yoğun olmasına sebebiyet veriyor. Atılım Üniversitesi’nde ben ve benim gibi bu durumdan şikâyetçi olan tüm öğrenciler adına sizin aracılığınızla üniversite yöneticilerimize sesleniyorum:
* Ülkemizde hayat normale dönene kadar diğer üniversiteler gibi bizler de
sınavlarımızın online olarak yapılmasını istiyoruz.
* Ocak ayının ilk haftası yapılacak olan ikinci vize ile aynı ayın ikinci haftası yapılacak final sınavları için bu kararı bekliyoruz.
SÖZÜ/ÖZÜ
* “65 yaş üstünü korumak için sokağa çıkma kısıtlaması yapılıyorsa, o halde 65 yaş üstünün sokağa çıkabildiği saatlerde diğer yaş grupları evlerinde olsun.”
Orhan KOÇAK
* “Yılbaşında uygulanacağı açıklanan 4 gün süreyle sokağa çıkma kısıtlaması kararına ek olarak bu sürede şehirler arası seyahat de mutlaka engellenmeli.”
Tacettin TEZCAN
KÖY YOLU GİBİ
Keçiören’in Yeşiltepe Mahallesi muhtarı Ferhat Aygün, Güzelyurt Caddesi’nin yolu için “Köy yolu gibi” demiş ve eklemiş: “Yayalar her gün mayın tarlasından geçer gibi ölümle burun buruna geliyor çünkü caddede kaldırım olmayan yerler de var.”
![Yüz yüze sınav koronaya davet]()
![Yüz yüze sınav koronaya davet]()
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’a seslendiğini aktaran muhtarın talebi ise şöyle:
“Sıklıkla kazaların yaşanmasına sebep olan bu caddemize, can kaybıyla sonuçlanacak bir kaza yaşanmadan önce el atılsın. Bir insan hayatını kaybedip bir ailenin ocağı söndükten sonra orayı dünyanın en modern yolu da yapsanız bir önemi kalmaz.”
ASKİ’YE SORUM VAR
Okurumuz Umut Özkan, ASKİ’nin değişim yaptığı kartlı su sayacına yükleme yapmak için PTT’ye gitmiş, ancak “ASKİ ile sözleşmemiz bitti” yanıtı almış. ASKİ’nin verdiği yeni kartların sumatik kiosk’larına tanımlanmadığı için 17 aralık günü su alamadığını aktaran okurumuz haklı olarak şu soruyu sormuş:
![Yüz yüze sınav koronaya davet]()
* Madem bu kartları değiştiriyorsunuz, önceden PTT ile sözleşmenizi niçin yenilemiyorsunuz?
* Madem bu kartları değiştiriyorsunuz, önceden sumatik kiosk’larını neden uyumlu hale getirmiyorsunuz?
EGO’YA SORUM VAR
Okurumuz Dursun Türker’in iletisi EGO Genel Müdürlüğü’ne.
![Yüz yüze sınav koronaya davet]()
Şöyle ki:
“Yenimahalle’nin Çiğdemtepe Mahallesi Selim Caddesi’ndeki 23 Nisan Parkı önünde yer alan otobüs durağının dijital göstergesi iki aydır arızalı. EGO Genel Müdürlüğü neden ilgilenmiyor?”
SON ÜÇ YILDIR ÇİVİ ÇAKILMADI
Okurumuz emekli öğretmen Eşref Uğur, Mamak’taki 29 Ekim Ortaokulu’nda 25 yıl öğretmenlik yapmış. Yıkılan ve yeniden yapılmaya başlanan okul binasına son üç yıldır çivi çakılmadığını söyleyen okurumuz, “Semt sakinleri okulun bir an önce bitirilmesini sabırsızlıkla bekliyor. Yetkililerden tık yok. Yazık, günah” demiş.
14 ARALIK ÖNCESİ
14 ARALIK SONRASI
FİLİSTİN CADDESİ’NDE KALDIRIM ZULMÜ BİTTİ
Geçen pazartesi(14 Aralık) okurumuz Nadir Gökalp’ın, “Filistin Caddesi’nin kaldırımı yaklaşık bir senedir böyle. Yayaya kaldırımda yürümek bile zulüm” şikâyeti üzerine harekete geçen Ankara Büyükşehir Belediyesi, bozuk kaldırımı aynı gün onardı.
Kentine karşı duyarlılığı için okurumuz Nadir Gökalp’e, hızlı çözümü için de Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkürler.
SÖZ YETKİLİDE
ANKARAY A2 HATTI’NIN UZATILMASI TALEBİ UYGUN GÖRÜLMEDİ
Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin proje hazırlığında olduğu Ankaray A2 Dikimevi-Nato Yolu Hattı ile ilgili geçen hafta bu köşeden Mamaklılar, “Doğukent, Kusunlar, Yenibayındır, Kıbrısköyü, Yeşilbayır mahallesi ve devamında devlet hastanesi olarak uzatılması ortak talebimizdir” demişlerdi.
İşte bu talep üzerine EGO Genel Müdürlüğü yazılı bir açıklama gönderdi.
Açıklamanın özeti şöyle:
“Kent içi raylı sistem çalışmalarının yapılabilmesi, hukuki olarak ancak güzergâhın Ulaşım Ana Planı’nda yer alması ile mümkün olmaktadır. Bahsi geçen talep(Nata Vega’dan Devlet Hastanesi’ne uzatma) mevcut Ulaşım Ana Planı’nda bulunmamaktadır. Ancak revize çalışmaları devam eden 2038 Ulaşım Ana Planı içinde değerlendirilmesi için ilgili birime (ABB Ulaşım Dairesi Başkanlığı) bilgi verilecektir. Kurumumuzca yürütülen Dikimevi-Natoyolu Hafif Raylı Sistem Uzatma Hattı Projesi’nin talep edilen doğrultuda uzatılması, söz konusu bölgede yapılaşmanın raylı sistem yatırımları açısından yeterli seviyede olmamasından dolayı şu anda ekonomik açıdan uygun görülmemektedir.”