Paylaş
YILLAR önce Samsun’da golf sahası açılışında kendi kendime sormuştum:
“Burada kim golf oynayacak? Karadeniz’e o kadar turist geliyor mu?”
Ama dün Ulaştırma Bakanlığı’ndan istediğim bilgileri alınca;
“Amma da boş sormuşum” dedim kendime.
Çünkü yalnızca Trabzon’a bu 8 ay içinde 19.136 uçuş olmuş. O uçaklardan 2.5 milyon yolcu inmiş.
Belli ki;
Trabzon’dan, Samsun’dan, Ordu ve Giresun’dan Rize’ye kadar yemyeşil kıyıların Karadeniz’i hareketleniyor. Nitekim, son dönemde arı gibi çalışması dikkatimi çeken Ulaştırma Ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu Trabzon’da yeni havalimanı projesini açıklıyor. Denize doğru yeni pist. 110.000 m2 alanda yıllık 10 milyon yolcuya hizmet verebilecek terminal binası.
Sonuç;
Karadenizli’nin bir an önce bu yeni duruma ayak uydurması lazım.
Biliyorum Karadenizli girişimcidir. Bu yüzden “bir kerelik kazanç” için değil, “sürekli kazanç” için; güler yüzlü ve makul fiyatlı konaklamayı ilke edinmesi lazım.
Uşaklar;
Fırsat ayağınıza uçarak geliyor.
Kaçırmayın...
KEŞKE HER MESLEK LİSESİ BUNU YAPABİLSE
DEMİRÖREN Medya Lisesi öğrencilerinin MEB’in bu yıl 15’incisi düzenlenen ‘Uluslararası MEB Robot Yarışması’ndan 8 saat canlı yayın yaptığını okuyunca kendi kendime mırıldandım:
“Keşke her meslek lisesi bunu yapabilse...”
Yani...
Meslek liselerinde okuyan öğrenciler, okudukları konunun pratiğini de o iş kolunda yapabilse.
Elbette bir staj dönemleri oluyor. Ama benim sözünü ettiğim eğitim ve pratiğin birlikte organize olması.
Son dönemde bakanlık bazı meslek liselerini fabrikaların içinde açtı.
Ben Aselsan’daki meslek lisesini biliyorum. Başkaları da var. Ama yeterli mi?
Hayır yeterli değil.
Her öğrenci üniversite mezunu olmayı hayal ederse üretimde kalite tutar mı? Kalifiye teknik eleman sanayi toplumu için altın değerindedir. O yüzden meslek liselerini önemsiyorum. Ve mümkünse eğitimin pratikle birlikte gitmesi gerektiğini savunuyorum.
Aynı şeyi spor meslek liselerinin artırılması için de yazmıştım. Bir çocuk hem tenisçi hem bilgisayar mühendisi olamaz. Hem atlet hem doktor da olamaz. O yüzden spor meslek liseleri diyorum.
Demirören Medya ve Teknoloji Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencilerinin bu kesintisiz 8 saatlik canlı yayını meslek liseleri adına beni çok umutlandırdı.
Genç meslektaşlarımı kutluyorum.
DEMEK Kİ MAHKEMEYE GİTMEDEN DE ÇÖZÜLÜYORMUŞ
İŞTE UZLAŞMA
ESKİŞEHİR Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan kararlıydı:
“Muharrem Bey, uzlaşmak istiyorlarsa engelli vatandaşlarımıza tekerlekli sandalye alacaklar.”
Muharrem Bey şüphelileri çağırdı.
-Beyler hakkınızda çok şikâyet var. Bu dava açılır. Ama eğer uzlaşmaya varırsak çözümü buluruz..
Şüpheliler şaşkın, ürkek:
-Ne yapmamız lazım efendim?
Buradan sonrasını DHA’nın haberinden okuyalım:
“Tehdit ve basit dolandırıcılık suçlamasıyla haklarında soruşturma başlatılan 2 şüpheli, Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu’nda mağdurlarla bir araya geldi. Uzlaştırıcı Muharrem Akaydın’ın girişimleri ile mağdurlar, engellilere tekerlekli sandalye almaları şartıyla uzlaşma sağlayacaklarını belirtti. 2 şüpheli uzlaşma şartını kabul edip, 1’i akülü 2 tekerlekli sandalye aldı. 2 şüpheli hakkında da dava açılmadı.”
Düşünün ki;
Ortada bir dava konusu var. İddialar, şüpheliler, mağdurlar. Aylarca sürecek soruşturmalar, mahkemeler. Hâkimin, savcının iş yükü. Oyalanan mahkeme süreçleri.
Bütün bunların yerine iki engelli vatandaşımızın yüzü gülüyor.
Bundan daha güzel bir uzlaşma olur mu?
Bravo size Başsavcım.
Bazı olayların yalnızca “dava aç gitsin”den ibaret olmadığını gösterdiniz.
Bravo size uzlaştırıcı Muharrem Bey.
Alkışlıyorum sizi mağdurlar...
Demek ki oluyormuş dedirttiniz.
Paylaş