Woody Allen ve Howard Stern’in kafasına FETÖ’yü böyle sokmak iyi olur mu

ENES Kanter, Fetullah Gülen’e kesin inanmış bir basketbol oyuncusu...

Haberin Devamı

Bana sorarsanız, hem Türkiye’deki kariyerini, hem de ailesini bu sersemce tutkuya kurban etti. Bir basketbol hayranı olarak çok kızgınım ona.

*

Kanter şimdi New York Knicks takımında oynuyor ve Türkiye onu kırmızı bültenle Amerika Birleşik Devletleri’nden istiyor. Sıkı bir basketbol izleyicisi ve özellikle de bir NBA takipçisi olarak kırmızı bülten kararı alan Türk yetkililere küçük bir brifing vermek istiyorum.

Woody Allen ve Howard Stern’in kafasına FETÖ’yü böyle sokmak iyi olur mu

*

Önce Enes Kanter’in 2019 yılı, yani bu yılın başından beri New York Knicks takımında oynadığı son 4 maçın teknik analizini vereyim:

- 2 Ocak 2019 günü Denver Nuggets’a karşı 17 sayı, 12 ribaunt, 7 hücum ribaundu, 5 savunma ribaundu ile oynadı.

Haberin Devamı

- 5 Ocak 2019 günü Los Angeles Lakers’a karşı 15 sayı, 15 ribaunt, 4 hücum ribaundu, 11 savunma ribaundu ile oynadı.

- 7 Ocak 2019 günü Portland Trail Blazers’a karşı, 17 sayı, 14 ribaunt, 6 hücum ribaundu, 10 savunma ribaundu ile oynadı.

- 9 Ocak 2019 günü Steve Cury’nin takımı Golden State Warriors’a karşı 12 sayı, 16 ribaunt, 5 hücum ribaundu, 10 savunma ribaundu ile oynadı. Bunlar yıllardır başarı susuzluğu ve yıldız oyuncu sıkıntısı çeken New York Knicks için iyi rakamlardır.

*

New York Knicks Manhattan’ın takımı. Fanatik taraftarları arasında dünyaca tanınmış ünlüler var. Size birkaç örnek vereyim:

Woody Allen, Ben Stiller, Chris Rock, Drew Barrymoore, Jerry Seinfeld, Katie Holmes, Uma Thurman, Michael J. Fox, Julianne Moore gibi Amerika’nın hem popüler hem entelektüel dünyasında etkili sinema oyuncuları...

Spike Lee gibi kamuoyu oluşturmada çok başarılı yönetmenler...

Howard Stern, Katie Couric, gibi asla diline düşmek istemeyeceğiniz çok etkili radyo ve televizyoncular...

- John Legend, 50 Cent, Alicia Keys, Chris Brown gibi, özellikle genç nesli çok etkileyen ünlü müzisyenler var...

Bunu şundan yazıyorum.

New York Knicks başarıya susamış
bir şehrin takımı.

Ve yukarıda sahadaki performans rakamlarını verdiğim bir oyuncuya karşı yürütülen kampanya Türkiye’nin lehine değil, aleyhine bir kamuoyu oluşmasına yol açar..

*

Haberin Devamı

Türkiye FETÖ’yle mücadele paketine Enes Kanter’i de koyarsa bu sadece ve sadece Fetullah Gülen’in işine yarar.

*

Hülasa şunu söylemek istiyorum: Howard Stern gibi bir medya cambazının, Woody Allen, Spike Lee gibi ince eleştiri dâhilerinin kafasına, asla etkileyemeyeceğimiz bir Enes Kanter meselesi sokmak üzerinde bir kere daha düşünelim derim. Onu kendi sersemliği ile baş başa bırakmak FETÖ’yle mücadelede çok daha etkili bir davranış olur.

 

DEVLETİN RESMİ AJANSI 2015’TE ONUN İÇİN NE DEMİŞTİ

ANADOLU Ajansı 23 Mart 2015 günü Enes Kanter’le ilgili şöyle haberler geçiyordu: “NBA’de Enes Kanter şov: Enes Kanter, takas döneminin son gününde gittiği Oklahoma City Thunder’da harikalar yaratmaya devam ediyor. Miami Heat karşısında, Kevin Durant ve Serge Ibaka’dan yoksun takımını Russell Westbrook ile birlikte sırtlayan Enes, 27 sayı, 12 ribauntla sahanın yıldızı oldu.”

Haberin Devamı

BANA GÖRE BUGÜNÜN YENİ ‘FRİENDS’ DİZİSİ BU

Woody Allen ve Howard Stern’in kafasına FETÖ’yü böyle sokmak iyi olur mu

KIZIM Gülümsün durmadan bu diziyi anlatıyordu bana. Dün sabaha karşı üçüncü sezonunu da tamamladım. Fransız yapımı “Ten Pour Cent” (Yüzde 10) adlı dizi. Türkiye’de İngilizce “Call My Agent” (Ajansımı Arayın) ismiyle gösteriliyor. Olağanüstü bir dizi.

Paris’te bir oyuncu ajansında yaşanan olayları anlatıyor.

Aslında herkes birbirinin kuyusunu kazıyor, birbirinin elindeki aktörleri almaya çalışıyor. Bu arada içeride müthiş bir iktidar mücadelesi var.

Ama bölümler ilerledikçe ve konunun içine girdikçe bu küçücük toplum size güzel bir “Friends” dizisi gibi görünmeye başlıyor.

Çok ama çok sevdim.

Anladım ki “Friends” dizisini ve oradaki arkadaşlıkları çok özlemişim.

 

Haberin Devamı

ACABA BEN DE MONİCA BELLUCCİ GİBİ YAPSAM SEMPATİK OLUR MUYUM

Woody Allen ve Howard Stern’in kafasına FETÖ’yü böyle sokmak iyi olur mu

- “CALL My Agent” dizisinin her bölümde çok ünlü bir Fransız oyuncu da rol alıyor. Çok ilginç bir senaryosu var. Her oyuncu kendisi olarak rol alıyor.

Ama hepsi için kendileriyle dalga geçen roller yazılmış.

- Monica Belluci yalnız kalmış erkek arayan bir kadın...

- Isabelle Huppert kaprisli mi kaprisli bir oyuncu.

- Jean Dujardin, çevirdiği dağlarda geçen filmin etkisinde kalıp saç-sakal doğayla kafayı yemiş bir adam...

- Isabelle Adjani dudakları silikonlanmış, yüzündeki estetik izleri aşırı belli bir kadın...

- Beatrice Dalle iyice kilo almış bir halde kapris yapan bir sanatçı.

Guy Marchand, rolünü ve etrafındaki isimleri karıştırmaya başlayan yaşlı bir aktör.

Haberin Devamı

Fransa’nın bu dev isimlerinin bu rolleri kabul etmesi gerçekten çok güzel.

Benim gözümde hepsini daha da büyüttü daha da sempatik hale getirdi.

Uykum kaçtı... Ben de kendi kendimle dalga geçen roller yazmaya başladım. Belki yıllardan beri benden nefret eden bazı insanların gözünde sempatik olurum.

YENİDEN KEŞFETTİĞİM HARİKA BİR AJDA PEKKAN CAZI

BUGÜNLERDE harika bir kitap okuyorum.

Derya Bengi’nin Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan “70’li Yıllarda Türkiye Sazlı Cazlı Sözlük”...

Beni Türkiye’nin masum yıllarına götürdü.

Bu kitabı pazar günü size genişçe yazacağım. Bugünlük kitapta Ajda Pekkan’ı okurken tekrar takıldığım iki şarkıyı anlatmak istiyorum.

Biri harika “jazzy” bir şarkı.

“Yine Tek”...

Öteki ise daha önce Ayten Alpman’dan defalarca dinlediğim “Her Yaşın Bir Güzelliği Var”...

Bu iki harika kadın da harika söylüyor.

Tabii ki arkasında iki harika insan daha var.

Söz: Fikret Şenes...

Müzik: Garo Mafyan...

 

Yazarın Tüm Yazıları