Troya’nın yüzü Brad Pitt’se Çanakkale’nin adı ne olmalı

TURİZM ve Kültür Bakanı Numan Kurtulmuş pazar günü gazetecilere çok önemli bir haber verdi.

Haberin Devamı

Troya’nın yüzü Brad Pitt’se Çanakkale’nin adı ne olmalıBu yıl Türkiye’de “Troya Yılı” olarak kutlanacak...

Ve Troya’nın yüzü olması için Brad Pitt’le görüşmeler yapılıyormuş...

***

Benim eskiden beri görüşüm şu....

- Çanakkale’nin adı Troya olarak değiştirilmelidir...

- Yapılan köprünün adı Troya olmalıdır...

- Ve Türkiye, bugünkü Çanakkale ve karşıdaki toprakları üzerinde, Cumhuriyet’in ilk megapol şehir projesini gerçekleştirmelidir.

- İstanbul ile bu yeni megapol arasına dünyanın en hızlı treni yapılmalıdır.

***

Bir zamanlar Rus Çarı Petro nasıl St. Petersburg gibi bir şehir yaratmışsa, Cumhuriyet de 100’üncü yılına böyle iyi planlanmış, uluslararası yarışmayla tasarlanmış bir proje ile girmelidir.

Kanal İstanbul vizyonuna sahip Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu vizyonu da çok iyi anlayacağına eminim.

***

Haberin Devamı

Diyeceksiniz ki tarihi Çanakkale adı ne olacak?

Söyleyeyim...

Çanakkale uydurulmuş bir isim... Osmanlı döneminde şehrin adı başka...

Cumhuriyet döneminde bu ismin nasıl konduğuna dair doğru dürüst bir belge bile yok...

Nereden baksanız suni bir isim Çanakkale...

Çanakkale Savaşı olurken bile adı Çanakkale değildi...

Bütün dünya o savaşı “Gelibolu Savaşı” olarak biliyor...

Hemen itiraz etmeden bir düşünelim diyorum....

Böyle küresel bir megapol projesi Cumhuriyet’in 100’üncü yılına yakışmaz mı...

 

ENTELEKTÜEL PENİSİN ÖNLENEMEZ YÜKSELİŞİ
GEÇTİĞİMİZ hafta, Türk ve Avrupa medyasında “penis” konusu iki ciddi gazetede ele alındı.

Biri Cumhuriyet Pazar Eki öteki Le Monde gazetesi...

Ekin editörü Tayfun Atay, popüler kültür konusunda en keyifle okuduğum yazardır diyebilirim...

Onun Tuğba Özay’ın Instagram hesabından yaptığı bir paylaşım üzerine yazısını çok beğendim.

Bu iki gazetede yayınlanan yazılarla penis işi ciddileşti. Entelektüel seviyeye terfi etti.

Bu durumda Mehmet Barlas ve Emin Çölaşan’ı kızdıracağım diye bu işin dışında kalamazdım.

 

TARTIŞMA 1

ACABA ASIL YUMRUĞU SON RAUNDA MI BIRAKTI
TUĞBA Özay’ın, Instagram hesabında paylaştığı mesajda şöyle diyor: “Bak koçum benden sana bir tavsiye... O b.ktan uzvuna güvenip de skor peşinde koşma... Kadın var kadıncık var... Ferrari’yle Anadol’u bir tutma yani...”

Haberin Devamı

- Seslendiği “Koç” kim bilmiyoruz...

Bazısına göre kendisini aldatan bir erkek...

Kendine göre ise “bütün erkek milletine” sesleniyor.

- Ferrari herhalde kendisi oluyor onu biliyoruz da Anadol kim...

- “B.ktan uzuv” derken bütün penisleri mi kastediyor, yoksa “Bak koçum” dediği o erkeğinkini mi...

Ama en öldürücü lafı sona bırakmış.

“Emin ol muadillerin çoktur...”

Yine de insaflı... Öldürücü darbeyi vurmamış...

Hiç olmazsa o meçhul erkeğe “Skoru ve volümü senden iyisi çok” dememiş...

Bir erkeği yıkacak asıl cümle işte odur...

Kim bilir belki de o cümleyi son raunda bıraktı.

Troya’nın yüzü Brad Pitt’se Çanakkale’nin adı ne olmalı

TUĞBA Özay’ın bu mesajının üstüne koyduğu fotoğraf da ilginç.

Sanki “Bak koçum, bir şu Ferrari kadına bak, bir de öteki Anadol’a” der gibi bir hali var... Elbise altına saklanmamış vücut, kendinden emin duruş, yüzdeki müstehzi ifade, mesajı yüzde 100 destekliyor.

Haberin Devamı

Yani “Koç”un işi kolay değil...

 

EY MUHALİF, BAŞAKŞEHİR’İ SEN NASIL TARİF EDERSİN
BAŞAKŞEHİR öyle bir takım ki... İktidar yanlıları bitiyor, muhalifler ise ifrit oluyor...

Bu hafta Cumhuriyet Pazar Eki’nde Bağış Erten’in harika bir Başakşehir ve Arda Turan yazısı vardı...

Sporla ve siyasetle ilgilenen herkese tavsiye ederim.

Başakşehir fenomenini şöyle tarif ediyor:

- “Memleketin en tartışmalı başarısını kovalayan...

- Hükümetin kanatları altında konuşlanmış, ama gayet iyi top oynayan...

- Tarihsiz, köksüz, yeni bir soluk peşinde koşan...

- Sadece futbolla baktığınızda sempatik, futbolun bir adım ötesinde ise yeterince alerjik.

- İktidarın ‘aletli jimnastiği’ndeki halkalardan biri...”

Haberin Devamı

Tabii bu arada teknik direktör Abdullah Avcı’nın hakkını da hiç yememiş.

 

KIRIK AYAK KARARLARI 1

‘ERTUĞRUL ÖZKÖK 5.0’ SÜRÜMÜ HİZMETİNİZDE
ÇOK daha az grilik...

Çok daha fazla renk...

Çok daha az “Ağır ol da molla desinler...”

Çok daha fazla sululuk...

Çok daha az siyaset...

Çok daha fazla hayat...

Çok daha az milli meseleler...

Çok daha fazla insani meseleler...

Çok daha az Türkiye...

Çok daha fazla gettolarımız...

Yeni şiarımız:

“Bekler bazı tarzlar, bazı yaşları...”

Vee...

“Siyaset siyasetten anlayana

Kalan hayatlar bizimdir...”

 

SEVGİLİ KARDEŞİM GALİBA DERDİMİ ANLATAMADIM
DİYOR ki...

“Size ne etti ki, Ekşi Sözlük’ü boğmaya kalkıyorsunuz...”

Bana ne ettiği oradaki 211 sayfada yazılı... Peki ben ona ne ettim?

Haberin Devamı

- Bugüne kadar bir dava mı açtım...

- Erişim yasağı koydurtmaya mı kalkıştım...

- Birilerine şikâyet mi ettim...

- Köşemde bir satır yazıp bana niye hakaret ettiriyorsun diye sitemde mi bulundum...

Hiçbiri...

Kardeşim benim derdim şu:

Bu arkadaş, Ekşi Sözlük denilen platformdan herkese her türlü hakareti yaptırıyor, iftirayı attırıyor, aşağılayıcı lakapları taktırıyor...

Ama kendisi için küçücük bir haber çıkınca, erişimi engelleme kararı aldırıyor...

Derdim bu riyakârlık...

 

MAAZALLAH
- Her köşe yazarı, ötekileri hakkında “Size ne etti ki” diye bir çetele tutmaya başlarsa...

- Her eleştirinin önüne bir “Size ne etti ki” ifadesi koyup, sonuna bir de “boğmak” fiili eklerse...

Halimiz ne olur düşündük mü hiç...

 

SON 24 SAATTE YAŞANANLAR

Yazarın Tüm Yazıları