Sütçü çocuk Türk ruhunu iyi okudu

***

- BİR: Sütçü çocuk anladı ki...

Saf bir Türk, “çiftlik” lafı duydu mu...

Anında aklına “Ali Baba’nın bir çiftliği var” şarkısı gelir...

Nakaratı şöyle tamamlar... “O çiftlikte deste deste para var.”

Oysa şarkının orijinalinde o deste deste para Ali Baba’nındır.

Çiftlik Bank’ın Ali Babası da sütçü çocuktur...

***

- İKİ: Sütçü çocuk anladı ki...

Saf bir Türk “süt” kelimesini duyunca, bir anda hoşafa döner... Çünkü kafasında “sütannesi” vardır... “Ben ak süt emdim, herhalde sütçü çocuk da ak süt emmiştir” diye düşünür...

Sütün kaymağını sütçü çocuğun yiyeceği, ona ise hoşaftaki vişnenin çekirdeğinin bile kalmayacağı aklına gelmez...

***

- ÜÇ: Sütçü çocuk anladı ki...

Saf bir Türk inek resmi görünce yelkenleri indirir...

Boğa resmini görünce, sütçü oğlanın tırışkadan bankasının da boğa gibi güçlü olduğunu zanneder...

O heyecanla, sütçü oğlanın şirketin logosuna koyduğu resmin boğa değil, öküz olduğunu da fark edemez garibim...

Fark etse de iş işten geçmiş, Ferrari’sini alan süt oğlanı Uruguay sınırını çoktan geçmiştir...

***

Neticede kardeşim...

Türk, Kurtuluş Savaşı’nda ateşle imtihanından yıldızlı beşle geçmiştir...

Ama inekle imtihanında fena halde çakmıştır...

***

Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur...

Saf Türk’ün ise inekten bile arkadaşı yoktur...

İşte o anlaşılmıştır...

BİR BEATLES DÖNEMİ ÇOCUĞUNUN SAÇ NAKLİ HİKÂYESİ
BEN Beatles dönemi çocuğuyum...

Yani bizler, 1963 yılından itibaren Türkiye’de saçını uzatmaya başlayan ilk nesiliz.

Bir Beatles dönemi çocuğu için, en büyük kâbus daha yirmili yaşlarında sabah uyandığında yastığında, banyodan sonra küvetin deliğinde onlarca dökülmüş saç bulmaktır. Yine de saçlarım 60’lı yaşlarıma kadar idare etti beni.

Hatırladığım kadarı ile Türkiye’de saç ekimi yaptırıp bunu televizyonda anlatan, köşesinde yazan ilk gazeteci benim.

Sekiz yıl önce İstanbul’da böyle bir operasyon yaptırdım.

Bir hafta sonra çıktığım bir televizyon programında bunu anlattım.

Dünyada ise yaptırdığı saç ekimini açıklayan, benim bildiğim kadarı ile ilk şöhretli kişi o günlerde Manchester United’da, bugünlerde ise Cenk Tosun’la Everton’da oynayan Mickey Rooney’di...

Geçirdiği saç nakli operasyonundan sonra attığı bir tweet’le bunu açıklamıştı.

Bazı insanlar, hâlâ saç ekimi yaptırmaya çekiniyor. Bunun en büyük nedeni de utanmaları...

Bense çevremde, bu sorunu olan herkese bunun utanılacak hiçbir yanı olmadığını anlatıyorum. Birçok arkadaşımı da ikna ettim.

Onlara diyorum ki... Bu işlem, başınızdaki kendi saçınızın bir noktadan alınıp öteki tarafına nakledilmesinden ibarettir.

Saç ekimi konusundaki gelişmeleri de çok yakından takip ediyorum.

Geçen gün, Türkiye Saç Ekimciler Derneği Başkanı Dr. Koray Erdoğan’la sohbet edip, bu alandaki yenilikleri öğrendim.

TÜRKİYE’YE HER YIL 500 BİNE YAKIN İNSAN GELİYOR
TÜRKİYE saç ektirme konusunda bugün dünyanın en önemli ülkesi haline geldi.

Kayıt dışı ile birlikte her yıl 500 bine yakın yabancı uyruklu insan Türkiye’de saç nakli yaptırıyor.

Herkes sadece Araplar geliyor zannediyor ama gelenler arasında onlardan çok Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere, İtalya, İspanya, İsrail, Almanya gibi ülkelerin vatandaşları var.

Her biri ortalama 10 bin Euro’ya yakın para bırakıyor.

SAÇ EKİMİ İLE TÜTÜN EKİMİ ARASINDAKİ BENZERLİK
SAÇ ekimi 3 temel aşamadan oluşuyor.

- BİRİNCİSİ: Saçı olan bölgeden saç köklerinin çıkarılması. Yani bir nevi fidelerin hazırlanması.

Bu bölüm oturma pozisyonunda yapılıyor.

- İKİNCİSİ: Saç derisinin seyrelen bölümünde, bu saçların ekilmesi için kanalların açılması. Yani bir nevi tarlanın sürülmesi.

Bu bölüm de oturma pozisyonunda yapılıyor.

- ÜÇÜNCÜSÜ: Çıkarılan köklerin bu kanallara yerleştirilmesi.

Yeni uygulamada bu bölüm yatar pozisyonda yapılıyor. Bütün operasyon çıkarılan kök sayısına göre 6-7 saat sürüyor.

ŞAHSİ TECRÜBE: OPERASYON SIRASINDA ACI ÇEKİLİYOR MU
ÇOK ince iğnelerle lokal anestezi yapılıyor.

Benim şahsi tecrübem...

Çok hafif iğne teması hissediliyor.

Kullanılan anestezi malzemesi çok gelişmiş.

Operasyon sırasında hiç acı hissi olmuyor.

Bazı hassas noktalarda gerektiğinde ek anestezik madde veriliyor.

EN SON YENİLİK: SAÇ EKİMİNDE ROBOTİK SİSTEM
SAÇ ekiminde en önemli şeylerden biri saç yapısına göre kaç kökün çıkarılacağı ve bunların en optimal olarak nerelere yerleştirileceğinin belirlenmesi.

Yakın zamana kadar bu iş, ekimi yapan uzmanların tecrübesi ve bilgisine bağlıydı.

Ancak son zamanlarda bunun “coverage value” (kapsama değeri) denilen bir endeksi çıkarıldı. Bunu bulan da bir Türk doktoru olan Koray Erdoğan.

Bu endekse göre çalışan ve “graft calculator” denilen bir uygulama geliştirildi. Bu uygulama halen dünyanın başka ülkelerinde de kullanılıyor.

En son yenilik ise bir analiz robotunun geliştirilmesi olacak.

Bu da yine Koray Erdoğan’ın tasarım ve girişimi ile Kocaeli Üniversitesi ile TÜBİTAK tarafından ortaklaşa geliştirilecek.

Çıkarılacak saç kökünün sayısı ve yerini, ekileceği yeri bir optik tarama ile bu robot belirleyecek.

Bu robot ilk kez, Dünya Saç Ekim Enstitüsü’nün (FUE) haziran ayında Lizbon’da düzenlenecek toplantısında tüm dünyaya tanıtılacak.

SAÇI UZUN AKTÖRLERE NASIL EKİMİ YAPILIYOR
BEN kafamı neredeyse dazlak hale getirtip öyle ekim yaptırdım.

Çünkü bu yol daha kolay olanı.

Ama her gün kamuoyu önüne çıkan, film çeken aktörler veya dış görünümü değişmeden bu işin yapılmasını isteyenler için de yöntem var.

Yani saçı kesmeden de kök çıkarılıp ekim yapılabiliyor.

ALDATILMAYI KABUL EDEN BİR KADINA İKİ SORUM VAR
ELİZ Sakuçoğlu dünkü Cumartesi Postası’na verdiği mülakatta, “Ben her ilişkimde aldatıldım...” dedikten sonra hafifletici nedeni ekliyor:

“Angelina Jolie de aldatıldı abi...”

Ama asıl arkasından gelen şu cümle dikkat çekici:

“Ben yaşamış biri olarak da aldatılmayı her türlü kabul edebilirim...”

Ayrıca tekeşliliğe de inanmıyormuş...

Bekir Saçan’ın mülakatını büyük ilgiyle okudum.

Ama bana göre şu çok önemli üç soruyu sormamış:

- BİR: Çokeşlilik sadece erkek için mi geçerli bir şeydir?

Yoksa kadın için de geçerli midir?

- İKİ: Aldatılmayı bu kadar kolay kabul etmende, senin de zaman zaman aldatmış olma ihtimalin var mı?

- ÜÇ: “Her türlü kabul ederim” derken neyi kastediyorsun?

ANGELINA JOLIE DE ALDATILDI ABİ
BENCE haftanın lafı bu...

Sonuna getirilen “abi” lafı, o cümleye afili bir hava veriyor...

Bunu bir de bir kadının ağzından işittiniz mi...

Yeme de yanında yat...

GÜNÜN LAFI
“KADININ dişiliği kişiliği kadar önemli.”

Ferhat Göçer

BAŞKAN ÖYLE İKİ KADINA ÇATTIN Kİ VAR YA YERLER SENİ
AKP’nin bir ilçe başkanı Seda Sayan ve Hülya Avşar’a öyle laflar etmiş ki...

Mesela Seda Sayan için “Ahlaksız kadın” demiş...

Hülya Avşar’a saydırmış...

Belli ki, bulmuş karşısında sütçü oğlana para yatıran saf Türkler gibi bir izleyici...

Saydırıyor da saydırıyor... Bak başkan...

Ben bu iki kadını da tanıyorum...

İkisinin de zekâsının ne olduğunu, mücadeleci karakterinin ne olduğunu çok iyi biliyorum... Bak şuraya yazıyorum...

Ham yaparlar seni...

Bilesin ha...

Ha bir de şu...

O iki kadını eleştirebilirsin, laflarına katılmayabilirsin falan...

Ama ahlaksız demek... Alçak demek...

Hiç de öyle değillerdir...

İkisi de mert kızdır...

İkisi de çocuk denilecek yaştan beri ekmeklerini taştan çıkaran kadınlardır...

Yani o ahlaksız ve alçak lafını geri alsan iyi edersin...

Yoksa Karamürsel sepetine dönersin...

Benden demesi...