Pandemide çöp teneksini karıştırırken gördüğüm şey

Neden durup dururken Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ile sohbet ettim.

Haberin Devamı

Şundan dolayı...

Çünkü o Antarktika kıtasına giden ilk Türk belediye başkanı...

Çünkü benim yıllardır yapmak isteyip de bir türlü yapamadığım şeyi yaptı...

Çünkü oraya gitti, bilimsel çalışmaları gördü...

Pandemide çöp teneksini karıştırırken gördüğüm şey

Bir de yaşadığımız kıtada kaybetmeye başladığımız temiz çevreyi gördü...

Gerçi orası da artık kirlilikten ve küresel ısınmadan nasibini alıyor...

Ama yine de bembeyaz...

*

O günden beri, özellikle de pandemi ve ev yasakları sırasında onunla telefonda sık sık sohbet ettik.

Şu noktaya dikkat...

*

O aynı zamanda Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı...

Bu sohbeti o şapkasıyla yaptım.

O “beyaza giden kadındı”, ama bu defaki sohbet konumuz “yeşil Türkiye” ve “yeşil bisiklet”ti...

Haberin Devamı

Hepimiz üç aya yakın evde oturduk.

Fatma Şahin de öyle yaptı...

Üç ay evinde ve ofisinde yalnız oturan bir belediye başkanı orada neler gördü...

Sözü ona bırakıyorum.

1) PANDEMİDE ÇÖP TENEKSİNİ KARIŞTIRIRKEN GÖRDÜĞÜM ŞEY

“GENEL meseleye geleceğim ama önce en çer çöp işten başlayayım. Pandemi nedeniyle evde daha fazla kalınca, mutfakta ne çok hata yaptığımı fark ettim. Dünyanın bu hale gelmesindeki kendi sorumluluklarımıza baktım. Ve şunu daha iyi gördüm: Çöp tenekesi sadece bir çöp tenekesi değil. Bizde evde başlayan bir sorun var. Mesela çok büyük bir çöp tenekesi sorunu. Çöpümüzü birleştiriyoruz; organik, inorganik, sebzeyi, meyveyi, camı her şeyi aynı çöp tenekesine atıyoruz.

Ne zararı var bunun?

“Çok zararı var. Çünkü çöp dediğimiz şey basit bir çöp değil. Bunun içinde geri dönüşümle yeniden kazanacağımız çok şey var. Siz bunu aynı çöp tenekesine atınca, tekrar birbirinden ayrılması gerekiyor. Bu çok pahalı bir yöntem. Özellikle organik olan ürünleri ayrıştırdığınızda kompost ünitesi ile verimli gübre elde edebiliyorsunuz ve park ve bahçelerde ürettiğiniz bu gübreyi rahatlıkla kullanabiliyorsunuz. Ama karıştırırsanız, bu da çok zor ve pahalı bir şey haline geliyor. Oysa Almanların 50 yıldır yaptığı gibi bunları ayrı çöp kutularına koysak meseleyi baştan çözüyoruz.

Haberin Devamı

Pandemide çöp teneksini karıştırırken gördüğüm şey

2) BULAŞIKLARI YIKARKEN GÖRDÜĞÜM DEHŞET ŞEY

“YİNE pandemi sırasında bir de şunu fark ettim: Evde bulaşık yıkarken kullandığımız evye de bir başka çöp tenekesi. Oraya da atık malzeme atıyoruz ve hepimiz açısından en kötü şeyi yapıyoruz.”

Nedir o?

“Kızartma yaptığımız tavayı yıkarken içindeki kullanılmış yağı da deterjanı da suyla aynı yere döküyoruz. Bu çok daha tehlikeli bir şey. Çöp tenekesindeki çöpü ayırabilirsiniz ama suya karışmış yağı ayırmanız imkânsıza yakın bir şey. Evyeye giden o karışım, çevre kirlenmesi ve kanser olarak bize geri dönüyor. Mesela kullanılmış piller asla toprakla temas etmemeli.”

3) ARTIK BİSİKLETİ YENİDEN KEŞFETME ZAMANI GELDİ

Haberin Devamı

“BİR belediye başkanı olarak, oturup düşünürken şunu da daha iyi gördüm. Önümüzde şöyle bir gerçek var: İnsanlar korona nedeniyle toplu taşıma araçlarına binmeye korkuyorlar. Peki ne yapacaklar? Ya her biri kendi arabaları ile gidecek ya da bisikletleriyle gidecekler.. Arabayla gitmeleri bir çözüm ama orada da sorun var. Karbon emisyonu daha da artacak. O nedenle Türkiye artık bisikleti keşfetmeli ve bisiklete binmeli. Bisiklet hem hava kirlenmesini önler, hem de obezitenin en büyük ilacı.”

4) İSTANBULLU VE İZMİRLİ BİSİKLETE NASIL BİNECEK

Ama bisiklet konusunda bazı şehirler şanssız değil mi? Mesela İstanbul veya İzmir inişli çıkışlı...

“Siz öyle diyorsunuz ama Avrupa Hareketlilik Haftası kapsamında bir yarışma düzenledik. Ekim ayında değerlendirilen 300 küsur projeden seçilen 30 tanesine projelerini 1 yıl içinde hayata geçirmeleri halinde Türkiye Belediyeler Birliği olarak mali destek vereceğimizi bildireceğiz. 6 şehir öne çıktı. Bunlar arasında İstanbul ve İzmir de var.”

*

Haberin Devamı

NOT: Konuştuğum bisikletçiler bu sorunun saçma olduğunu çünkü artık yeni bisiklet teknolojileri ile inişli çıkışlı şehirlerde de rahatlıkla bisiklet kullanıldığını söylediler.

Pandemide çöp teneksini karıştırırken gördüğüm şey

5) TÜRKİYE’NİN EN BİSİKLETÇİ ALTI ŞEHRİ HANGİLERİ

Hangileriydi o 6 şehir?

“İstanbul, Ankara, İzmir, Gaziantep, Bursa ve Konya. Çok iyi projeler getirdiler. ‘Herkes İçin Sıfır Emisyonlu Hareketlilik’ kapsamında hazırladıkları bu projeler desteklendi ve Avrupa Birliği’nden projelerinden mali destek alma fırsatı verildi.”

Bunlar içinde en öne çıkanlar hangileri?

Mesela Konya da çok başarılı, Bursa belediyemiz çok gayret gösteriyor. Biz de Gaziantep olarak hem yaptığımız bisiklet yollarını, hem de bisikleti teşvik edecek entegre ulaşım modellerini hayata geçiriyoruz.”

Haberin Devamı

6) DÜKKÂNININ ÖNÜNDEN BİSİKLET YOLU GEÇEN ESNAF NE DİYOR

Sadece bisiklete binmeyi teşvik etmek ve bisiklet yolu yapmak yeterli mi? Başka ne gibi sorunlar var?

“Sadece bisiklet yolu yapmak yetmiyor. En büyük sorunlardan biri bisiklet otoparkları. Ayrıca bisiklet üstgeçitleri yapmak gerekiyor.

Ayrıca şehir halkının da eğitimi gerekli. Mesela bir esnafın dükkânının önünden bisiklet yolu geçiriyorsunuz, kıyamet koparıyor. Bana diyor ki, ‘Ben kırk yıllık esnafım, buradan bir tane bisiklet geçmedi.’ Dedim ki, ‘Yol olmadığı için geçmedi. Biz yol yaparsak bisiklet geçecek.’”

7) ŞU KARBON DÜNYADA HİÇBİR ŞEY ESKİSİ GİBİ OLAMAZ

ŞİMDİ geleyim daha genel meseleye. Sık sık duyuyoruz: ‘Korona sonrasında hiçbir şey eskisi gibi kalamaz.’ Ben bu cümleyi şöyle değiştiriyorum: ‘Şu karbon salınımlı fani dünya da eskisi gibi karbondioksitli kalamaz.’ Artık küreselleşme ve çevre projeleri yükselen bir değer ve biz bunlar olmasın diye ne yapmamız gerektiğini sorgulamalıyız. Hepimiz hedefler koymalıyız. Mesela ben Gaziantep’te gelecek yıl sonuna kadar 1 milyon ağaç dikme hedefi koydum. Ve hiçbir mazeret kabul etmiyorum.

8) BU YEŞİL AVRUPA’DA YEMYEŞİL BİR TÜRKİYE

“AVRUPA buna ‘yeşil ekonomi ve karbonsuz Avrupa’ diyor. Biz de ‘yeşil Türkiye’ demeliyiz. En büyük kirletici sanayi. Özellikle enerjide yenilenebilir enerji dediğimiz enerji çeşitliliğini arttırarak suyu, güneşi, rüzgârı kullandığımız enerji modelleriyle karbondioksit salınımını azaltmalıyız. Ulaşımda ise özellikle büyük şehirlerde kullandığımız toplu taşımalar karbondioksit salınımını arttırıyor. O nedenle doğalgazlı otobüslere dönüyoruz. Herkes için sıfır emisyonlu hareketlilik için bisiklete yönelmeliyiz. Yeşil Türkiye, yeşil Avrupa, yeşil dünya dediğimiz zaman artık yeni, yepyeni bir şeyler söylememiz lazım.”

9) KANYON FATİH, VE KARAVAN İNSANLARI DÖNEMİ GELİYOR

“PANDEMİ insanların dünyaya bakışını da değiştiriyor. Yeni bir şeyler söylememiz gerekiyor derken, bu çağın insanlarına da yeni bir bakış açısı benimsetmemiz lazım. Mesela yeni turizm trendlerinde artık büyük otellerden daha çok butik oteller, karavan turizmi ve doğa öne çıkıyor. Mesela dünyada şu anda kanyon ve kanyon turizmi yükselen bir değer. Doğa yürüyüşleri yükselen bir değer. Özellikle pandemiyle birlikte insanlar doğaya dönüyor, yeşile dönüyor. Boğaziçi Üniversitesi’nden, Ortadoğu’dan kulüpler var, bu çocuklar yeni alanlar bekliyorlar. Bu çocukları buraya getirecek network’ler için altyapı çalışıyoruz. Yeni dönemde yeni bir şey söylememiz lazım ve çevreyi koruyan, doğayı koruyan şehirleri daha güçlü inşa etmemiz lazım.”

Pandemide çöp teneksini karıştırırken gördüğüm şey

10) MODACILARIN BU İŞE EL ATMASINDAN MEMNUNUM

Tam sizinle bu Zoom sohbeti yaptığım bu sabah, McKinsey şirketi internet sitesinde moda sektörüyle ilgili ilginç bir çalışmanın raporunu yayınladı. Raporda çok ürkütücü bir rakam var. Diyor ki, bugün dünyada moda sektörü her yıl dünyaya 2.1 milyar metreküp green gaz/zararlı gaz emisyonu salıyor. Gaziantep ve Belediyeler Birliği’ne üye birçok başka şehirde tekstil sanayisi var. Bu şirketlerin çevreyi kirletmesi önlenebilecek mi?”

“Ben özellikle moda sektörünün bu soruna eğilmesinden çok memnunum. Çünkü onlar moda yaratan insanlar. Bir şey yaptılar mı daha çok dikkat çekiyor. Onların da öteki sanayicilerin de çocukları ve torunları var. Onlara güzel bir dünya bırakmak istiyorsak, hepimiz belediyeler olarak temiz bir dünya ve şehircilik için elimizden geleni yapmalıyız.”

KATKIDA BULUNANLAR
Sayfa Editörü: Firuzan Demir
Foto Editörü: Umut Veis
Düzeltmen: Metin Usta
Tasarım ve Uygulama: Selma Songül Zengin

Yazarın Tüm Yazıları