Bakın aslında Trump'ın yerinde kim oturuyor

Bu montaj fotoğrafı önceki gün bir arkadaşım WhatsApp’la gönderdi. Kim yapmış, nerede yapılmış bilmiyorum.

Haberin Devamı

Trump son tweet’lerinden birinde “Kürtler Normandiya’da bizimle beraber değildi” dedikten sonra ben de şunu dedim:

“Hah şimdi bu montaj tam yerine oturdu...”

Bakın tam nereye oturduğunu size şema üzerinde anlatayım.

*

Bu montaj, 20’nci yüzyılın en önemli filmlerinden biri olan “Guguk Kuşu”nun bir sahnesi üzerine yapılmış.

Film bir akıl hastanesinde olup bitenleri anlatıyor...

Bakın aslında Trumpın yerinde kim oturuyor

Hastanede her şey disiplin altında giderken bir gün Randle Patrick McMurphy isimli yeni bir akıl hastası getiriliyor.

Jack Nicholson’ın olağanüstü şekilde oynadığı bu karakterin gelişi ile hastanedeki bütün düzen bozulur ve isyanlar başlar.

*

Haberin Devamı

Montaj fotoğrafın yanına filmdeki orijinalini de koydum.

Dikkatle bakarsanız, Trump’ın da kimin yerine oturtulduğunu daha iyi anlarsınız. Çünkü orijinaldeki kişi, bileklerine kelepçe takılmış zapt edilmesi en güç, en ağır hastalardan birisi...

Bizim neslimiz 21’inci yüzyılı büyük umutlarla bekliyordu... Heyhat, çok safmışız...

*

Bu montaj fotoğrafa bakarken, rahmetli Çetin Altan’ın ölmeden önce söylediği ve bizim neslimiz için bir düş kırıklığı vasiyeti haline dönüşen cümlesini hatırladım.

“Hayal ettiğimiz ülke ve yüzyıl bu değildi...”

BUNU SÖYLEMEK HAİNLİK Mİ YOKSA VATANSEVERLİK Mİ

Ana muhalefet partisi ve İYİ Parti tezkere için evet oyu verirken, akılsız trollerin hâlâ onlara yüklenerek oluşan bu birlik ruhunu torpillemesine karşı çıkmazsak, çıkamazsak...

*

Bütün dünyaya demokrasi mesajları verirken, Türkiye Büyük Millet Meclisimiz ifade özgürlüklerini genişletmek için teklifleri görüşmeye hazırlanırken, savaşa karşı çıktı diye insanlar hakkında soruşturma açarsak...

*

Sözcümüz bütün dünyaya “Amacımız Suriye’nin toprak bütünlüğünü korumak”, “Dini azınlıklar, sivil hedefler korunacak” mesajı verirken, Mehter Marşı çalarak sanki fethe gidiliyormuş algısına neden olmak doğru bir strateji midir diye tartışmazsak, tartışamazsak...

*

Haberin Devamı

Bütün dünyada harekâtımıza karşı negatif bir hava oluşurken, ülkenin en iyi iletişimcilerinin fikrini almazsak, bunu kahramanlık menkıbeleri ile yönetmeye kalkışırsak, bu çok haklı harekâtımızı dünyaya anlatmak için ülkenin en parlak iletişimcilerini seferberliğe davet etmezsek...

*

Ve son olarak, bu makul sözleri söyleyen, makul uyarıları yapan insanlara hain gözüyle bakmaya devam edersek, bunu yapan insanları aptalca ve vandalca linçler yapan azgın bir trol sürüsünün önüne atarsak...

*

Ülkemize iyilik mi yapmış oluruz, yoksa kötülük mü...

İLK 24 SAATTE İYİ YÖNETİLEN ŞEYLER

Trump’ın bütün zikzaklarına, Amerikan Kongresi’nden gelen bütün tahriklere karşı bir infial psikolojisine girilmedi.

*

Haberin Devamı

Sırbistan dönüşü, “istihbaratçıların Şam rejimi ile görüştüğünü” söylemesi iyi bir işaretti.

*

Ayrıca IŞİD’le mücadele konusunda dün çok kesin ifadelerle güvence vermesi de etkili bir tutumdu.

İSTİŞARE KURULU BİR TOPLANTI DAHA YAPMIŞ AMA BASINA AÇIKLANMAMIŞ

Geçen hafta, bir gazeteci olarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeni oluşturulan İstişare Kurulu üyeleriyle yaptığı görüşmede nelerin konuşulduğunu çok merak ettiğimi yazmıştım.

Çünkü ben bu kurulun çok yararlı işler yapabileceğine inananlardanım. Bunu araştırırken ilginç bir şey öğrendim. Geçen haftaki toplantı ilk diye sunulmuştu.

Meğer kurul daha önce bir kere daha toplanmış ama basına açıklanmamış.

Haberin Devamı

Ayrıca kurul üyeleri Cumhurbaşkanı olmaksızın kendi aralarında iki kez bir araya gelmişler. Yine bana gelen bilgiye göre kurul üyeleri fikirlerini açıkça söylemişler, Cumhurbaşkanı da olumlu bir hava içindeymiş.

Bence bu kurulu toplamanın yine tam zamanı...

Bakın aslında Trumpın yerinde kim oturuyor

EDWARD NORTON NİYE NEW YORK TAKSİLERİNE TAKTI

Onu ilk defa “Primal Fear” (İlk Korku) filminde seyrettiğimden beri Edward Norton’un oyunculuğuna hayranım. “Dövüş Kulübü”ndeki olağanüstü oyunu da buna dahil.

*

Uzun süredir film yapmıyordu. Bu hafta başında New York Times’a verdiği bir mülakattan öğrendim ki, “Motherless Brooklyn” adlı, hem yönettiği hem oynadığı bir polisiye film ile sinemaya dönüyormuş.

*

Haberin Devamı

Amerika’da 1 Kasım’da gösterime girecek filmden önce verdiği mülakatta bir şey dikkatimi çekti. Edward Norton sıkı bir UBER’ci olmuş ve New York taksilerine ve taksicilerine savaş açmış.

“New York taksi sisteminden nefret ediyorum. O, dolandırıcılar tarafından yönetilen bir kartel. Şoförlerini sömürüyor, müşterisine felaket derecesinde kötü hizmet veriyor” diyor.

*

Neden böyle olduğunu merak edenlere söyleyeyim.

Norton, UBER’in ilk yatırımcılarından biri.

Ayrıca UBER başladığında Los Angeles’ta oradan taksi çağıran ilk müşteriydi.

Bakın aslında Trumpın yerinde kim oturuyor

SÜPER KAHRAMAN SEVENLERE

Benim gibi Marvel ve DC Comics hastası iseniz... Süper kahramanlar sizi de mest ediyorsa...

Netflix’in yeni dizisi “Raising Dion”u tavsiye ederim. Olağanüstü güçleri olan siyah bir çocuğun hikâyesi... İlk sezonu bir gecede bitirdim.

Yazarın Tüm Yazıları