Kentler ‘yoğun’ akıcı

Trafik sıkışıklığında en çok hangi tabiri kullanırız?

Haberin Devamı

‘Yoğun’.
Misal, ‘Eskişehir Yolu, yoğun’ deriz, ya da daha iyimser bakış açısıyla ‘yoğun akıcı’...
Peki en gerekli oldukları zaman; yani sabah-akşam bu yollar neden sürekli yoğun ve en önemlisi; açılan yeni yollara rağmen her geçen gün neden daha da yoğunlaşıyor?

* * *

Çünkü artık imar planlarındaki ‘yoğunluk’ kıstası, kağıt üzerinde kaldı da ondan. Kabaca anlatımla, imar planları hazırlanırken bölgenin yolları, okulları, parkları, nüfusu kısaca yaşama dair her unsuru dikkate alınarak bir yoğunluk hesabı yapılır ve binaların kat yüksekliklerinin sınırıyla, inşaat alanları bu yoğunluğa göre belirlenir.
Müteahhitten de bu sınırlara uygun inşaatlar yapması beklenir.

* * *

Müteahhit, adamını bularak, rüşvet vererek ya da siyasi baskı mekanizmasını kullanarak bu sınırları aşarsa ve belediye meclisleri buna göz yumarsa ne olur?
O şehre ne araba yeter, ne şerit, ne yol ne de otoban...
Peki, kentlerde tıkır tıkır işlemeye devam eden bu ‘çarpık düzen’ nasıl engellenir?
Yasayla, hakla, hukukla, vicdanla...

* * *

Haberin Devamı

Tam da bu noktada, bizler kentliler olarak yerel meclislerden umudu kesmişken ve “Hükümet artık bu kanayan yaraya bir el atsın artık” diye beklerken, hükümet ne yaptı?
Aynı caddede, aynı sokakta iki bina arasında ortaya çıkan emsal farkını engellemenin yollarını aramak yerine, bundan sonra hakka, hukuka, yasaya uymayandan ‘rant vergisi’ alınacağını duyurdu.
Kısaca, inşaatçıya ‘Yasaya uymayabilirsin ama bundan sonra devleti de göreceksin’ denildi.

Bedeli karşılığında keyfiyet özgürlüğü

Vergiyle epeyce haşır neşir olan ve her türlü vergiyi yüklenmeye hazır milletimiz, “Öderiz sorun değil de, rant vergisini anlamadık” deyince, Bakan İdris Güllüce, konuya ‘açıklık’ getirdi:
“Oturduğunuz binada ilave bir rant talep etmiyorsanız kimse vergi mergi ödemeyecek kardeşim. Siz arsanızdaki 5 kat konutu ‘10 kat yapayım’ derseniz o 5 katın rantını ödeyeceksiniz. Ama ‘imar planındakinin aynısını yapacağım’ derseniz o zaman vergi yok.”
Yani imar planına uyanlar sevinebilirsiniz, ek bir külfetle karşılaşmayacaksınız! Diğer yandan, imar planına uymayanlar, siz de sevinebilirsiniz. Devlet, size bedeli karşılığında keyfi davranma özgürlüğü tanımış oluyor. ‘Ben imar planına uymayacağım arkadaş. Parası da neyse veririm’ dediğiniz takdirde ‘yoğunluk’ özgürlüğüne sahip oluyorsunuz. Sonuç itibariyle yasaya uyan da uymayan da, trafikte aynı ‘yoğunlukta’ direksiyon sallamaya devam ediyor.

Haberin Devamı

Umutsuz değiliz planlara uyulmasını bekliyoruz

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 2013 yılında Ankara Bulvarı’nın açılış töreninde şöyle demişti: “Sıfırdan kurulan bir şehir olarak Ankara için düzgün planlar yapılmış olsaydı, bu planlara uyulmuş olsaydı, Ankara bugün dünyada örnek bir Başkent olacaktı. Ama biz, asla umutsuz değiliz. Asla, ‘Böyle gelmiş böyle gider’ demiyoruz. Yerel yönetimlerdeki tecrübemizi, birikimlerimizi başta İstanbul ve Ankara gibi büyük şehirlerimizde her geçen gün yaygınlaştırarak devam ediyoruz.” Biz de aynı görüşteyiz. Asla umutsuz değiliz. Düzgün planlar yapılmasını ve bunlara uyulmasını bekliyoruz.

Yazarın Tüm Yazıları