Geçici indirim yerine kalıcı değişiklik gerek

SON dönemde hükümetin ekonomide canlanma sağlanması için akaryakıt başta olmak üzere birtakım ürünlerin Özel Tüketim Vergisi’nde ( ÖTV) indirime gitmeye hazırlandığı söylentileri yine ortalığı karıştırdı. Kesin ve resmi bir açıklama yok. Sadece bazı danışmanlar piyasaların canlanması için bu konuda temennide bulununca, basında geniş yer buldu ve senaryolar oluşturulmaya başlandı.

Haberin Devamı

ÖTV indirimi söylentileri özellikle akaryakıt üzerinde yoğunlaşırken, bazı haberlerin satır aralarında otomotive yönelik bir indirimin olabileceği iddiaları da yer alınca anında beklenti yarattı. Ne yazık ki bu tip iddialar satışları bir anda bıçak gibi kestiği için otomotiv sektörüne büyük darbe vuruyor. Daha önce defalarca yaşandı, sonuçları ağır oldu.

Sonuçta akaryakıt ürünlerine yapılacağı iddia edilen ÖTV indirimi, “Bekleyelim de indirimli benzin alalım” beklentisi yaratmaz. Ama otomotivde tüketici hemen beklemeye geçer. Bu daha önce yaşandı, yine yaşanırsa olası bir indirimin olumlu etkisinden çok sektöre darbe vurur.

İnanın ben de son bir haftadır, “ÖTV inecek mi?”sorularına maruz kalıyorum. Herkese resmi bir açıklama olmadan ciddiye almamaları tavsiyesinde bulunuyorum, başka ne diyebilirim ki.

Haberin Devamı

TARİHTE BİR KEZ İNDİ

Bu noktada şunun altını çizmem gerekiyor; ÖTV oranları tarihinde sadece ve sadece bir kez indirildi. O da 2008 küresel krizinden sonra hükümetin iç pazarı canlandırmak ve stokları eritmek amacıyla 16 Mart 2009’da başlayan ve 3 ay süren ÖTV indirimiydi. Bu hayati bir müdaheleydi, çünkü bir çok distribütör ve bayi batma noktasına gelmişti.

Bu destekle birlikte sektörün üzerindeki 151 bin adedi aşan stok yükü eritilirken, çarklar yeniden dönmeye başladı. 3 aylık dönemde otomobil satışları yüzde 33 arttı. Bunların yanı sıra ÖTV indirimi kamu maliyesine de yaradı, ek vergi geliri elde edildi. Bunun üzerine indirim, oranlar biraz arttırılarak 3 ay daha uzatıldı. Hatırlatmak gerekirse, o dönem 1.6 litre ve altında motora sahip otomobillerin yüzde 37 olan ÖTV oranı 3 ay süresince yüzde 18’e indirildi. Bu oran daha sonra yüzde 27’ye çekilerek 3 ay daha devam ettirildi. Hafif ticari araçlarda ise ÖTV oranı yüzde 3’e çekildi, çekiciler, midibüsler, özel amaçlı taşıtlar, kamyonlarda ÖTV yüzde 1 olarak uygulandı. Otobüslerden ise ÖTV alınmadı.

MATRAH KALKMALI

Bugün gelinen noktada ise Maliye’nin kasım 2016’dan itibaren matraha (vergisiz fiyat) dayalı ÖTV sistemini devreye almasıyla birlikte yasada en düşük ÖTV oranı yüzde 60’a yükseldi. Aslında Bakanlar Kurulu kararıyla uygulanan yüzde 45 ve 50’lik dilimler de var ama son 1 yılda kurların yüzde 40’a yakın artmasıyla bu dilime giren otomobil sayısı yok denecek kadar azaldı. Yani aslında son 9 yılda ÖTV oranlarının ulaştığı seviyeye her şeyi net bir şekilde ortaya koyuyor. Bugün ‘ÖTV’ye indirim yapılacak mı, yapılmayacak mı’ tartışmalarını bir kenara koyup, sektörü asıl rahatlatacak formülün matraha dayalı ÖTV sisteminden vazgeçilmesi olduğunu çok rahat bir şekilde söyleyebilirim. 1.6 litre ve altındaki otomobillere uygulanacak tek tip ÖTV oranıyla fiyat belirsizliği kalkar, sektör derin bir nefes alır.

Haberin Devamı

Geçici büyük indirimler yerine inanın matraha dayanmayan bir ÖTV sistemi tercih edilecektir. O yüzden söylentilerle beklenti yaratıp sektöre darbe vurmak yerine, ÖTV sistemini yeniden gözden geçirmenin zamanının geldiğini düşünüyorum.

 

 

Yazarın Tüm Yazıları