Dr. Hüseyin H. Serdar

Yangın, sel, deprem 

18 Ağustos 2022
92 yıllık ipek fabrikası binası yandı. 

TARİHİ BİNA YANDI 

Osmangazi ilçesinin en eski mahallelerinden olan Demirkapı’da gece yarısı başlayan yangın, yıllardır kullanılmayan metruk yapıyı kül etti. 
Alevlerin teslim aldığı, bir asırlık yapı, kısmen ahşap ve 4 katlıydı. Turgut Yılmazipek İpek Fabrikası, mimari açıdan da türünün örnekleri arasında sayılıyordu. 
Can kaybının yaşanmadığı yangın sabaha karşı söndürüldü. 

Göğe yükselen alevler kentin birçok yerinden üzüntüyle izlendi. Yangın adeta Bursa’da geceyi aydınlattı. 
Söndürme çalışması yapan itfaiye araçlarının dar sokaklardan kolaylıkla ilerleyemedikleri görüldü. 

Yazının Devamını Oku

Sağlık hizmetleri ihmale gelmez  

11 Ağustos 2022
İnsanların en önemli talebi sağlık ihtiyacının karşılanmasıdır. COVID-19 salgınında bu daha belirgin olarak görüldü. 

Bugüne geldiğimizde salgın yokmuş veya bitmiş gibi davranılıyor. Tedbirler de halkın anlayışına bırakıldı. 

Yoğun bakım yataklarının yeniden dolmaya başladığını, hastaların ve ölümlerin arttığını görmeliyiz...  

Belli ki rehavete kapıldık. 

TABLOYA BAKALIM 

Sağlık Bakanlığı’nın paylaştığı bilgilerine bakalım; 

30 Mayıs - 05 Haziran 2022 tarihleri arasında, 7 günde, 7 bin 322 kişi hastalanmış, 19 kişi de hayatını kaybetmiş. 

Yazının Devamını Oku

Covid-19 tedavi giderleri iade ediliyor  

4 Ağustos 2022
Sağlık hizmetleri her dönem konuşulur.  Üç, dört yıl öncesine kadar bu alanda, ‘güleryüzlü sağlık hizmeti’ ve ‘otelcilik hizmetleri’ öne çıkartılır, övgüler yapılır, konuşmalar bu vurgularla süslenirdi. 

Sadece Bursa’da değil, tüm yurtta, alınamayan ya da ileri tarihlere verilen randevulardan şikayetçi. 
‘Böyle bir sorun yoktur, abartılıyor’ diyebilir miyiz? 
Bazı hastanelerde hatta kentlerde hematolog, endokrinolog, gastroenterolog, kardiyolog, çocuk cerrahı, üroloğu, nöroloğu yok... 

‘Yan dal hekimleri’nin eksikliği büyük sorun. 
Başhekimler, müdürler, kaymakamlar, valiler hatta milletvekilleri hekimler gelsin diye yollarını gözlüyorlar. 

Yazının Devamını Oku

Özel güvenlik görevlileri gündemde 

28 Temmuz 2022
İnsanlar, güvenlik içerisinde yaşamak isterler. ‘Emniyet içinde olma’ en temel insani ihtiyaçlardan biridir. 

Güvenlik, yasalarla sınırları oluşturulan ve bu sınırlar içinde bireysel veya toplumsal varlığın korunması, yaşamının sürdürülmesi olarak ya da toplum yaşamında kanuni düzenin aksamadan yürütülmesi, kişilerin korkusuzca yasayabilmesi şeklinde tanımlanabilir. 

Emniyetsiz, güvensiz bir ortamda yaşanır mı? 
Askerler, polisler, jandarmalar, korucular, kolcular, istihbarat görevlileri, gümrük ve orman muhafaza memurları, kır ve mahalle bekçileri ile zabıtalar bu amaçla çalışırlar. 
Güvenliğimiz için hayatlarını ortaya koyarlar. 

YASASI YOKTU

İhtiyaçlar değişince, güvenlik hizmetleri yapılarında da değişiklikler oluyor. 

Yazının Devamını Oku

Covid-19 geri döndü 

21 Temmuz 2022
Beklenen oldu ve COVID-19 geri döndü. Hasta sayıları, ayakta ve yatakta tedavi olanlar, yoğun bakım ünitelerine yatanların sayısı her geçen gün artıyor. Ölüm sayıları da aynı şekilde yükseliyor. Ülkemizde gördüğümüz bu durum, diğer ülkelerle aynı. 

Küresel, dünya çapında bir salgın bu... 
Yılbaşından itibaren görmezden geldiğimiz, normal gündelik yaşama döndüğümüz günlerin ‘sonuna mı geldik acaba’ diye düşünmeden edemiyoruz. 
COVID-19 vakalarındaki ciddi artış sebepleri arasında:
* İnsanların moral olarak tükenmesi,
* Maddi olarak kayıplara uğraması,
* Sosyal hayatın felç olması

Yazının Devamını Oku

Sağlıktaki şiddete çözümler üretilmeli

14 Temmuz 2022
Kadına şiddet, çocuğa şiddet, hayvana şiddet. Son yılların üç başlıkta toplanan zorbalık türü.

Her gün birkaç yerden gelen, birbirinden acıklı ve dehşet içeren haberlerle canımız sıkılıyor.
Nasıl sıkılmasın ki...
Vahşet bu, vandallık bu, cahillik, eğitimsizlik ve geri kalmışlığın yansıması bu.
Türlü türlü aptalca sebeplerle kıskandığı, boşanmak üzere olduğu veya boşandığı eşini, eski eşin sevgilisini veya eşini katletmeler...
İlkelliğin alası şeyler.

ŞİDDET, HASTALIK HALİDİR

Çocuk evde gördüğü zorbalığı, şiddeti kardeşine uygulamakla başlıyor. Anne çocuğunu dövüyor, anneyi de baba. O çocuk büyüdükçe etrafındaki arkadaşlarına, okulda, mahallede, askerde, iş yerinde uygulamaya başlıyor.

Yazının Devamını Oku

Ottan, tıbbi ve aromatik bitkilere 

7 Temmuz 2022
Doğada her gördüğümüzü basit ot gibi görmeyi bir kenara bırakma vakti geldi. Artık biyolojik çeşitliliği, endemik bitkileri, geniş florası ile dünyada eşi benzeri olmayan ülkemizde “ot’a, ot demeyi bırakıyoruz”, onu kültür hayatımızın bir parçası olarak görmeye başlıyoruz. 


Bilmeden çiğneyip geçtiğimiz o ot, aslında bir baharat. 
Ezip gittiğimiz o ot, eşsiz bir parfüm, esans, tütsü, koku.  
O ot, paha biçilmez yağ. 
O ot, gıda katkısı, çeşni.
O ot şifa.  
O ot ilaç. 

Yazının Devamını Oku

Sebep iklim değişikliği mi? 

30 Haziran 2022
Selleri, su taşkınlarını ve heyelanları ne kadar sık konuşuyoruz değil mi? 

Bu olaylara doğal afet diyoruz!  
Ve can kayıplarının olmamasını kar sayıp, seviniyoruz! 

DOĞA KÖKENLİ OLAYLAR 

Yurdumuzun her bölgesinde afet diye nitelenen, büyüklü küçüklü, ölümlü ölümsüz onlarca hadise yaşandı. 
Bazı bölge ve kentlerde ise tekrar tekrar yaşandı. 

Yazının Devamını Oku