14 Mart doktorlarımız ve sorunlar 

‘Doktor beyler’, ‘Doktor hanımlar’ sıkıntı ve stres içerisinde çalışıyor. Önerileri ve itirazları karşılık bulsun istiyorlar. Halkın yararına ve daha saÄŸlıklı nesiller için talep ediyorlar. Anlaşılmıyor, anlaşılmak istenmiyorlar...Â

Haberin Devamı

14 Mart doktorlarımız ve sorunlar

Ülkelerin gelişmesi, kalkınması ve ilerlemesinde ‘İlmiye sınıfı’ önemli rol oynar. 
‘Askeriye sınıfı’, halkın emniyet, güven ve huzur içerisinde yaşamasını sağlar. 
Dünya gerçeği böyledir. 
Türk devletleri tarihte bu iki sınıfı daima gözetmiş ve kollamıştır. 
Bu sınıflara değer verilince devlet güçlü olmuş, itip kalkınca da zayıflayıp çökmüş… 
* 
İlmiye ve askeriyeyi hakir gören, değerlerini aşındıran, onları hırpalayan ülkeler huzur bulmuyorlar. 
Bizde de sıkıntılar var! 
Liyakat ve ehliyete kıymet verilmeli. 
Makam, mevki, görev ve sorumluluklar için etik değerler yok sayılmamalı, yan yollar kullanılmamalı. 
* 
Askeriye’yi biliyorsunuz, badireler atlatmasına rağmen Türk Silahlı Kuvvetleri, yeniden yapılandı. 
Subay, personel, silah ve teknoloji alanlarında değişim sürüyor. 

Haberin Devamı

MÜLKİYE VE İNEK BAYRAMI 

İlmiye sınıfı içerisinde iki büyük grup var; Mülkiye ve Tıbbiye… 
‘Mülkiye’yi, devleti, devletin idaresini, hazinesini, malını, mülkünü ve ilişkilerini yöneten ‘İdareci sınıfı’ diye tanımlayabiliriz. 
*  
Osmanlının batılılaşma ve reform serüveni başlamıştır. 
Yıl 1859, işler iyi gitmiyor.  
Etkili bir yönetim sisteminin kurulması ve modern usullerin kullanılmasını sağlayacak idarecilerin yetişmesi için padişah Abdülmecit, ‘Mekteb-i Fünun-u Mülkiye’ okulunu açıyor. 
II. Abdülhamit, okulun adını ‘Mekteb-i Mülkiye-i Şahane’ olarak değiştiriyor. II. Meşrutiyet’te kapatıyor. 
Mülkiye, I. Dünya Savaşı’nda kapalı kalıyor.  
Açıldığında okulun adı Mekteb-i Mülkiye oluyor. 
* 
Yeni Türk devleti kurulunca Mülkiye Mektebi, ‘Cumhuriyetin memurları’nı yetiştirmeye başlıyor. 
Atatürk döneminde Mülkiye Mektebi adı Siyasal Bilgiler Okulu oluyor. 
Siyasal Bilgiler Okulu 1949’da, Siyasal Bilgiler Fakültesi olarak Ankara Üniversitesi’ne bağlanıyor. 

İNEK BAYRAMI 

Mülkiyeliler, her yıl Mayıs ayında şenlik düzenler ve ‘İnek Bayramı‘nı kutlarlar. 
İlk kez 1930‘larda kutlanmış. 
İnek Bayramı 1960‘dan sonra geleneksel olmuştu. 
Öğrenciler spor tiyatral gösteriler, şiir dinletileri, sportif aktiviteleri, konserler, eğlenceler ve söyleşiler yapar, ‘Fermanlar’ okur, ‘İnek duası’ ve ‘İnek yürüyüşü’ gibi etkinlikler yaparlardı. 
Şimdilerde ‘Nerde o eski bayramlar!’ diye üzülüyorlar. 
* 
Türkiye’nin sosyal, siyasal gelişmelerde hep var olan Mülkiye‘yi kimi kaynaklar 15. Yüzyılda, II. Murat döneminde kurulan ‘Enderun Mektebi’ne dayandırır. 
Önce Osmanlı, sonra da Türkiye Cumhuriyeti için yönetici yetiştiren Mülkiye bugün 163 yaşında. 

TIBBİYE 

Haberin Devamı

Üç sınıf; askeriye, mülkiye, tıbbiye önemlidir. 
* 
II. Mahmut devridir, ‘Islahat’lar yapılır, idari yapı, hizmetler ve eğitimde yenileşme ve dönüşüme gidilir. 
İlk ‘Cerrahhane’ İstanbul da, Şehzadebaşı‘da ki Tulumbacıbaşı Konağı’nda ‘Tıphane-i Amire ve Cerrahhane-i Amire’ adıyla 14 Mart 1827’de kurulur. 
195 yıl önce modern tıp eğitimi başlar. 

TIBBİYELİ VE TIP BAYRAMI 

14 Mart doktorlarımız ve sorunlar

Mülkiyelilerin inek bayramının şenlikli havasının aksine Tıp Bayramı son yıllarda sıkıntılı ve sorunlu geçiyor. 
* 
I. Dünya Savaşında Osmanlı yenilir. İstanbul batılı devletlerce işgal edilir.  
Takvimler 14 Mart 1919’u gösterirken ‘Tıbbiyeli Hikmet’ önderliğinde ‘Tıbbiyeliler’ okula Türk bayrağı asarak işgal kuvvetlerin protesto eder. 
İlk Tıp Bayramı gerçekte yiğitçe bir protestodur. 
Protesto da, okulun kuruluşu da 14 Mart’tır. 

Haberin Devamı

TIBBİYELİ HİKMET 

Tıp Bayramı, tıbbiyeliler için bir şenlik değil ulusal egemenlik için, sömürge güçlerine, işgal kuvvetlerine karşı bir başkaldırı, direniş günü olarak kabul edilir. 
Hekimlerimiz ‘Tıbbiyeli Hikmet’i, Hikmet Boran‘ı, onun ve arkadaşlarının kahramanlıklarını minnetle yad eder. 
Ve vatansever hekimler kendilerini Tıbbiyeli Hikmet olarak görür. 
* 
14 Mart’larda, hekimlerin sorunları ve sistemin tartışıldığı, bilime katkılarının ödüllendirildiği anma ve kutlama günü ve haftasında Türk Tabipler Birliği, Odalar ve tıp fakülteleri tarafından düzenlenen sergi, konser, söyleşi, dinleti, film gösterileri, yürüyüş, Atatürk anıtına çelenk sunma gibi etkinlikler ve basın açıklamaları yapılıyor. 

Haberin Devamı

SAKİNLİK VE HOŞGÖRÜ 

Bu yıl Tıp Bayramına İstanbul, Taksimde yaşanan bir olay damga vurdu. 
Atatürk anıtına çelenk sunmak üzere toplanan hekimlere polisin engel olması ve çıkan itiş kakışta bir meslek büyüğümüzün, 89 yaşındaki Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Erdinç Köksal yere düşürülmesi…  
* 
Yakışıksız işler! 
Hekimler ellerinde bomba, uyuşturucu değil, çelenk, çiçek taşıyorlardı…  
Saygı duruşunda bulunulacak, açıklama yapılacaktı. 
Son günlerde yaşanan tartışma ve gelişmelerle ilgili ‘gitmiyoruz’ diyeceklerdi... 
Nezaket içerisinde bir iki saydıracaklardı… 
* 
İtiş kalkış arasında Dr. Erdinç Köksal, genç polislere ancak; ‘Evladım, biz sizin ananınızı babanızı tedavi ettik, yapmayın Allah aşkına’ diyebildi... Yere düşürüldü. 
O kadar da olsun be arkadaş!  
On binlerce hekimin feryadı ve talepleri var, duyulsun azıcık! 
* 
Çelenk sunulsaydı devlet batmaz, millet bölünmez, rejim çökmezdi, Dr. Erdinç Köksal‘ın çamurlu önlüğü duvara asılmazdı…  
Ama demokrasi, fikir özgürlüğü ve bir arada yaşama kültürü gibi evrensel değerler kazanırdı. 
Oldu mu, yakıştı mı?.. 
Biraz sakinlik, biraz hoşgörü gerekli. 
 
SORUNLAR VAR 

Haberin Devamı

Geçti, 14 Mart’ta bitti.  
Hekimlerin talepleri var; 
Hekimlere karşı öldürücü, yaralayıcı, kaba davranışlar ve şiddetin önlenmesi 
Hasta muayenesinde 5 dakika kısıtlamanın kaldırılması, 20 dakika olması 
Ekonomik kayıpların telafi edilmesi, hekim onuruna yakışan ücretin verilmesi 
Yurtdışı hekim göçünün önlenmesi 
Malpraktise hukuki düzenlemelerin yapılması 
Döner sermaye uygulamasının kaldırılması 
Emekli hekim ücretlerinin iyileştirilmesi 
Halk için koruyucu, önleyici ve ücretsiz sağlık hizmetinin verilmesi 
Yönetici-hekim ilişkilerinin iyileştirilmesi 
5 dakikada hasta muayene edilemez, doktorlar far, fren ayarı yapmıyorlar ki!.. 

YETERSİZ TIP FAKÜLTELERİ  

Bunlardan başka iki büyük sorun var! 
Çok sayıda açılan ‘yetersiz tıp fakülteleri’ ve yurtdışından gelen ‘yetersiz doktorlar’  
Halkımızın sağlığı için büyük tehlike bunlar. 

BİLİM İNSANLARI KORUNMALI VE GÖZETİLMELİ 

İlmiye sınıfı mülkiye ve tıbbiye yanında bugün, geniş bir yelpaze içerisinde akademisyenleri, mühendisleri, öğretmenleri ve bilim insanlarını da kapsıyor. 
* 
Toplumun gelişmesi ve ilerlemesi, halkımızın sağlıklı, huzurlu, mutlu, güven içerisinde ve yüksek refah düzeyinde yaşaması için mülkiye, tıbbiye ve askeriye sınıfı aydınlarının söylediklerine, öneri ve isteklerine önem ve değer verilmeli. 
Osmanlı devletinin son dönemlerinde yaptığı hatalara düşülmemeli. Yönetimler, aydınların açıklamalarından rahatsız olsalar bile bu sınıfları susturmaya tevessül etmesin…

Yazarın Tüm Yazıları