Soma faciası neden herkesi aynı şekilde etkilemiyor?

Her insanın olumsuz toplum olayları ile baş etme şekli farklıdır. Bu bizim yetişme şeklimiz, aile yapımız, inançlarımız, karakterimiz, kültürel geçmişimiz, sosyal çevremiz, ruh sağlığımız gibi birçok faktörün etkisiyle şekillenir.

Haberin Devamı

Danışan: Üstümde sürekli bir hüzün var, hiçbir şeyden keyif almıyorum, canım kimseyle olmak istemiyor.
- Dr. Başak: Ne zamandır böyle hissediyorsunuz?
Danışan: Uzun zamandır karamsarım. Okuduğum haberler, seyrettiğim haber kanalları sürekli olumsuz. Ama Soma’daki feci maden kazasından sonra iyice dibe vurdum. Gece gündüz haberleri seyrediyorum, olanları anlamaya çalışıyorum. Seyrettikçe kızgınlığım, çaresizliğim daha da artıyor. Oraya gidip bir şeyler yapmak, yardım etmek istiyorum ama buradaki sorumluluklarımı bırakamıyorum, bu da beni daha kötü hissettiriyor.

- Dr. Başak: Soma faciası hepimizi derinden etkiledi. Sizin gibi birçok kişi aynı duyguları yaşıyor; kızgın, üzgün ve çaresiz hissediyor. Türk Psikologlar Derneği bu konuda bir bildiri yayınladı:
Süreç içerisinde yaşadıklarınızı ve hissettiklerinizi çevrenizle paylaşmaktan çekinmeyin. Bu dönemde ortaya çıkabilecek duygusal, bedensel ve davranışsal birçok tepki, “anormal bir duruma verilen normal tepkiler” olarak tanımlanır. Bu süreçte;
* Duygu durumunuzda ani değişiklikler olabilir.
* Uyku ve iştah problemleri yaşayabilirsiniz.
* Sosyal anlamda geri çekilme, ilgisizleşme hali artabilir.
* Tepkisizlik, hissizlik ya da tam tersi aşırı tepkili, öfkeli ve toleranssız olma hali görülebilir.
* Konsantrasyon kaybı ve motivasyonunuzda azalma, işteki performansınızı olumsuz etkileyebilir.
* Olayı hatırlatan kişi ve mekânlardan kaçınma veya oralara özellikle sıklıkla gitme arzusu dikkat çekebilir.
* Olayı tekrar tekrar yaşama hissi olabilir; gözünüzün önünden silemediğiniz görüntüler, kulağınızda çınlayan sesler ve sözler gibi... Bazen de olayı veya bazı kısımlarını hatırlamakta güçlük geçebilirsiniz.
* Çevreye ve kendinize yabancılaşmış gibi hissedebilirsiniz.

HERKESİN TOPLUM OLAYLARIYLA BAŞ ETME ŞEKLİ FARKLIDIR
Danışan: Bu saydıklarınızın çoğunu yaşıyorum ben.
- Dr. Başak: Böyle sarsıcı bir olaydan sonra ilk günlerde bu tip duygular, şikayetler yaşıyor olmanız normal. Soma maden kazası 13 Mayıs’ta oldu. Kendinizi gözlemeye devam edin, eğer bu yaşadıklarınız iki haftadan fazla sürerse, günlük hayatınızın gidişatını sekteye uğratmaya başlarsa durumunuzu tekrar gözden geçirmemiz gerekir.
Danışan: Peki neden bir sürü insan da hiç benim gibi hissetmiyor. Hayatlarına güle oynaya devam edebiliyorlar. Onlar mı duyarsız yoksa bende bir anormallik mi var? Ben neden bu kadar çok etkilendim?
- Dr. Başak: Her insanın bu tip toplum olayları ile baş etme şekli farklıdır. Bu bizim yetişme şeklimizden tutun da aile yapımız, inançlarımız, karakterimiz, kültürel geçmişimiz, sosyal çevremiz, ruh sağlığımız gibi birçok faktörün etkisiyle şekillenir. Yan yana duran 10 kişi aynı kazaya şahit olsa da hepsinin olay sırasında ve olay sonrasında tepkileri birbirinden farklı olabilir. Bazıları olayı yok sayarak, oradan kaçarak, kendini başka şeylerle oyalayarak yaşanılan acılardan uzak kalmayı tercih edebilir. Bazıları olaya müdahale etmek, tüm detaylarıyla bilmek, anlamak isteyebilir. Bazıları sessiz kalarak içinde çözümlemeye çalışır, bazıları sürekli bu konu ile ilgili konuşmak isteyebilir. Dolayısıyla Soma faciasına verilen duygusal tepkilerin kişiden kişiye değişmesi de çok doğal. Başkalarını bu konuda eleştirip yargılayamayız.

HİÇBİR ŞEY BANA ESKİSİ GİBİ KEYİF VERMİYOR
Danışan: Evet haklısınız herkes farklı ama ben kendimi o ailelerin yerine koyduğumda başka türlü hissetmem mümkün değil. Son zamanlarda bana hiçbir şey eskisi gibi keyif vermiyor. İçimde hiçbir ışık kalmadı. Hep ağlamaklıyım. İnsanlarla olmak istemiyorum, yalnız kalmak istiyorum. Hiçbir şey yapamadığım için de kendimi çok suçlu hissediyorum. Orada değildim ama oradaymış kadar etkilendim. Bu normal mi?
- Dr. Başak: İnsanlar sadece kendilerinin can güvenliğine değil başkalarının can güvenliğine bir tehdide veya sadece kendi yakınlarının değil, başkalarının yakınlarının can kaybına şahit olduklarında da ciddi bir şekilde etkilenebilirler. Travmatik olaylar insanları üç değişik şekilde etkileyebilir:
1- Direkt olarak maruz kalmak: Facia sırasında, olay yerinde sıkışıp kalıp yaşam mücadelesi verenler, iş arkadaşlarının ölümüne şahit olanlar, kurtarma çalışmalarına katılanlar, olayı birebir yaşayanlar, yaşadıkları bu travma sonrasında birçok ruhsal ve fiziksel problem yaşayabilirler.
2- Tanık olmak: Televizyondan, internetten, gazeteden ya da başka bir şekilde olaylara tanık olanlar, yaşanan facianın korkunçluğundan ciddi bir şekilde etkilenebilirler. Olayların direkt olarak içinde olmasalar bile tanık olmak da aynı şekilde korku, endişe, acı, çaresizlik, kızgınlık gibi olumsuz duygular yaşamalarına neden olabilir. Bu olayların uzun süre devam etmesi, bu duyguların her gün pekişmesine yol açabilir ve yoğun bir strese neden olabilir.
3- İndirekt olarak maruz kalmak: Soma faciasında hayatını kaybedenler yaralananların veya kurtulanların eşleri, akrabaları, yakın arkadaşları, komşuları da travmayı birebir yaşayanlar kadar ağır şekilde etkilenmiş olabilirler. Sevdiği, tanıdığı kişileri kaybetmiş olmak ya da o kişilerin hayat mücadelesi veriyor olması, kişinin günlük hayatını normal bir şekilde sürdürmesini engelleyebilir, ruh ve fiziksel sağlığının olumsuz etkilenmesine yol açabilir.
Danışan: Öyleyse benim “tanık olarak” olsa bile bu yoğunlukta bir acı yaşıyor olmam çok da anormal değil.
- Dr. Başak: Biraz önce de anlattığım gibi, kişiler olaylar karşısında birbirinden farklı reaksiyonlar geliştirebilirler. Kimisi travma yaratan olayın hemen ardından duygularını dışa vurabilir, kimisi de aylar belki de yıllar sonra reaksiyon gösterebilir. Bunun gibi, bazıları travmanın yarattığı etkilerden uzun yıllar kurtulamaz, bazıları çok daha çabuk ve kolay atlatır. Travma sonrası ortaya çıkan reaksiyonlar zaman içinde değişime de uğrayabilir. Travmanın hemen ardından, hayatta kalabilmek, ortaya çıkan her türlü zorlukla baş edebilmek için çok enerjikken, zaman geçtikçe daha depresif ve umutsuz olabilirsiniz.

ESKİ HALİNİZE DÖNEMİYORSANIZ...
Eğer olaylardan olumsuz etkilendiğinizi ve ne yaparsanız yapın bir türlü eski halinize dönemediğinizi düşünüyorsanız, bir an önce yardım almanız gerekebilir. Çünkü:
1- Travma ardından yaşanan şikayetler, ilk zamanlar olayın şoku ile ortaya çıkmasa da zaman içinde daha kötüye gidebilir. Yaşadıklarınız hakkında konuşmak, yüzleşmek, olayları anlamak, anlamlandırmak, olaylarla baş etmenizi kolaylaştırır.
2- Travma sonrası yaşanan stres etrafınızdaki kişilerle ilişkilerinizi olumsuz etkileyebilir. Yaşadığınız yoğun olumsuz duygular neticesi kimseyle görüşmek istemeyebilir veya gergin ilişkiler kurabilirsiniz. İnsanlara kızgın veya agresif davranabilirsiniz. Bu da sevdiklerinizle ilişkilerinizin bozulmasına ve en çok dayanışmaya ihtiyacınızın olduğu bir zamanda daha da yalnız kalmanıza neden olabilir.
3- Travma sonrası yaşanan semptomlar bir süre sonra beden sağlığınızı da etkileyebilir. Araştırmalar, yoğun travma sonrası yaşanan stresin kalp hastalıkları ile ilişkisi olduğunu göstermiştir. Uzun süren stresin, baş ağrıları, mide, barsak problemleri, uykusuzluk ve bunun gibi birçok fiziksel şikayetle ilişkisi olduğu bilinmektedir.

Not: Psikoterapi diyalogları danışanlarımın hikayeleri değildir, psikoterapi sürecinde kullanılan yöntemlere örnek oluşturmak amacıyla yaratılmıştır. İçeriği psikolojideki bilimsel gelişmelere paralel olmakla beraber genel bilgilendirme ve tavsiye niteliğindedir.

Yazarın Tüm Yazıları